SONGÜN:FARKLI

3.BÖLÜM

Multi - Son Feci Bisiklet - Rahatsız Vals
----------------------------------------------
"Meral mi?!Hangi Meral?" Diyerek fazlasıyla şaşkınlığını dile getirdi Songül."Tamam,gelirim...Hoşçakal." Diyerek telefonu kapattı.Ellerini saçlarının arasına alıp boşluğu izlemeye başladı."Hoşgeldin Meral." Dedi ve yüzüne çarpık bir gülüş yerleştirdi.Eline de telefonu aldığı gibi Cemre'yi aradı.Telefon 4-5 kere çaldığında açtı Cemre.
"Alo,Songül.Efendim."
"Cemreeee,sana intikam fırsatı,ayağına geldi kardeşim!"
"Ne,ne geldi Songül,ne intikamı?"
"Meral denen sürtük buraya gelmiş,hem de temelli."
Telefondan Cemre'nin sesi gelmeyince şaşırdığını anladı Songül.Bir kaç saniye sonra cevap aldı."Hadi ya,nereden esmiş gelmek...Dur zaten girmek istemiyorum hiç derslere,geliyorum düşünelim bir şeyler."
"Tamam,gel gel de...Benim önce bir kafeyle görüşmeye gitmem lazım,iş için."
"Tamam bebeğim sorun yok ben beklerim."
Cemre'nin telefonu kapatmasıyla oturduğu koltuktan doğrulup üstüne yırtık kot pantolonuyla,mavi kısa gömleğini giydi.Saçlarını iki tarafından tutturup tokayla sabitledikten sonra ayağına beyaz Nike ayakkabılarını giyip kapıdan çıktı.Cemre beyaz boyalı iki katlı 3 odalı bir evde yaşıyordu.Evin büyüklüğüne bakış kirası gayet uygundu.

Yolda giderken pastanede durup bir tane simit aldı.Çıkacakken de Güney'le çarpıştı."Lan dikkat et!" Songül şaşkınlıkla yerden omzunun acısıyla biraz sendeleyerek Güney'in yüzüne baktı."A sırık!"
"Ö sörök!Atarlı şey." Güney bunu söyleyince Songül sinirlenip Güney'in dizine tekmesini geçirdi."Bilgin olsun 'Güney Beyefendi' kızların taklidi yapılmaz akıllı ol!" Diyerek parmağını tehdit edercesine salladı.Sonra da kapıdan çıkıp gitmesi gereken yere doğru yol aldı.
Songül kafeye gittiğinde kahvaltı yapan onca insanı görüp tebessüm etmişti.'Bu kadar insan gelebiliyorsa hafta içi,demek ki iyi bir yer.' Diye düşünmeden edemedi.Kapıda öylece dikilmişti bir dakika kadar.Sonra arkasından birisinin seslenmesiyle kendine geldi."Pardon,geçebilir miyim?" Songül arkasını döndüğünde gördüğü kişi karşısında şok oldu. "Ya yok artık!Yalan söyleme neden takip ediyorsun beni?!" Diyerek gözlerini kısıp Güney'in gözlerinin içine baktı."Asıl sen ne arıyorsun lan burda?!" Diyerek Songül'ü itip içeriye girdi Güney.Songül de koşarak yanına gitti."Ne kadar kaba bi insansın bak çocuk seni gebertirim he!" Diyerek kolunu çimdikledi."Ahh.N'apıyon lan acıdı!" Diyerek kolunu ovaladı Güney.
"N'oluyo burda?" İkisi de bir anda hantal bir yapısı olan adamın karşısında mum gibi kesilmişlerdi.
SG:"Merhaba,ben iş ilanınız için geldim!"
SG:"N E?!"
"Ben bunu görmeye dayanamıyorum lan git başka yerde çalış Güney misin nesin?!"
"Sen git başka yere,Allah Allah."
Müdür görünümlü adam ikisine de elleriyle durun işareti yapıp konuşmaya başladı."Vallahi yapacak bir şeyimiz yok,isterseniz çalışmayabilirsiniz.İki kişiye de yerimiz var...Girecekseniz buyrun."
İkisi de önce sahibin,sonra birbirlerinin gözlerinin içine bakarak biraz düşündüler."O-olur.Ben giricem.Bu sırık da umarımda değil.'' Güney 'ne saçmalıyon gerizekalı' bakışı atarak ''Ben de giricem!'' diyerek inat etti.Songül biraz sinir olsa da kendini tutmaya çalıştı.''İyi bugünden başlayın yarın saat 7:30'da gelip açarsınız dükkanı.''

İkisi de sahibin bunu söyleyip gitmesiyle gözlerini kocaman açıp birbirlerine baktılar.''Saat yedi buçuk mu dedi ben mi yanlış duydum?'' Güney ise kafasını olumsuz anlamda salladı.''Bugün,yarın ve buradan ayrılana kadar,hayatımın en kötü anını yaşayacak olacağım.''
Songül de 'hadi ya ben çok Mutlu olacağım sanki' bakışı atıp mutfağa girmişti.Güney de derin bir iç çekip Songül'ün gittiği yöne doğru ilerlemeye başladı.
----------------------------------------------
"Burak,lan olay var yine.O it var ya...Barış piçi,alt sınıflardan bir kıza fena şekilde takmış kafayı.Fırsat ayağına geldi,bence değerlendir."
Burak gözlerini devirip biraz boşlukta gezdirdikten sonra oturduğu banktan kalkıp arka bahçeye doğru ilerlemeye başladı.