KAZA

8.2K 78 9
                                    

Öncelikle merhaba.. bir dylmas hikayesiyle karşınızdayım. Degişik şekilde yazmak istiyorum. Önerileriniz olursa yorumlarınıza açıgım biliyorsunuz. Iyi okumalar..

----

Ani yaptıgım fren ile ilk öne savruldum sonra sırtım koltuga dayandı. Arabanın ön camına çarpan silüet bir an şoka girmeme neden olmuştu. Ellerim direksiyonu sıkarken güçlükle nefes alıyordum. Etrafa şaşkınca bakarken, arabanın etrafına bir sürü yabancı yüz yaklaştı. Insanlar şaşkın bir şekilde yere bakıyorlardı. Bir kaç kişide koşup acil durum malzemeleri almaya gitmişlerdi. Bense mal gibi arabada etrafa bakıyordum. Kadının teki elini yumruk yapıp iki parmagının tersiyle oturdugum yerdeki cama vurdu. Ani şaşkınlıkla o tarafa döndüm ve direksiyonun altındaki cam açma dügmesine bastım. Cam yavaşca aşagı inerken, şaşkınlıgımı koruyabilmiştim. Kadın biraz daha yaklaştı.

"Onu hastaneye götürmelisin. Iyi gözükmüyor."

sadece karşıya bakıyorken gözümden tek damla yaş damladı. Çok suçlu hissediyordum. Ölmuş olabilirmiydi? Hayır daha yeni çarpmıştım. Kadın bakmaya devam ederken gözumdeki tek damla yaşıda silip kapıyı hızla açtım. Arabadan indigim gibi öne dolandım ve yerde yatan genç bayana baktım. Evet bir bayana çarpmıştım. Hızla onu kucagıma aldım ve arabaya koştum. O kadın kapıyı açarken bende kucagımdaki yara almış kadını koltuga indirdim. Hızla kapagı kapatıp koltuguma geçtim. Çalıştırdıgım gibi gaza yüklendim. Arada bir arkama dönüp baktıgımda, burnu kanamıştı. Ve nefes aldıgı belli degildi. Ölmüş olamazdı, sadece burnu kanıyor gibi görünüyordu.

Hastaneye ulaştıgımda, sedye ve birkaç hemşire yanımıza koştular. Hemşirenin ikisi, genç kadını sedyeye yavaşca yatırıp içeri iteklemeye başladılar. Bende dudagımı ısırarak onları takip ettim. Onu acile alırlarken danışmanın yanında bekledim. Orta yaşlı bir doktor yanıma yaklaştıgında ona baktım.

"Neyiniz oluyor? Sevgiliniz mi?" söyledigine afallasamda gayet normal karşıladım.

"Oh, hayır. Ben ona çarptım ve onu orada bu halde bırakamazdım."

" teşekkürler.. peki alà, birazdan polisler ifadeniz için gelirler." dedikten sonra arkasını dönüp yavaşca uzaklaştı.

Ellerim titremeye başlarken gülumseyerek gelen hemşireye döndüm.
"Onu odaya aldık, gayet iyi. Geçmiş olsun". dedigine karşın derin bir nefes verdim ve oturaklardan birine oturdum. Arkama yaslanıp kollarımı başımın arkasında birleşirdim. Kızın iyi olmasıyla en az bir yarım saat sorguya çekilirdim. Ve akşam yemegine bir saat geç gidebilirdim. Ben ev arkadaşlarımla yaşıyordum. Annem ve babam, yaptıklarımdan dolayı bir süre önce beni evlatlıktan reddetmişlerdi. Bende kendime benim gibi sahipsiz harika arkadaşlar bulmuştum. Herneyse.

Dışarı açılan kapının açılmasıyla, içeri kaba cüssesiyle polis oldugunu tahmin ettigim biri girdi. Elinde bir dosya tutuyordu ve cebindeki silah açıkca gözukuyordu. Oturdugum yerden dogrulup ona dogru yürüdüm. Ortada buluştugumuzda bana kenardaki oturakları gösterdi.

"otur bakalım delikanlı."
dedigini tutup ilk boşluga oturdum.

"Birkaç sorum olacak sonra gideceksin yegenim. içerdeki hastayı tanıyor musun?"

"hayır. kendisine yanlışlıkla çarptım."

"Sanırım olay iki suları gibi olmuş. Ciddi birşeyi var mı?"

"Sadece burnu kanadı efendim, o iyi."

"sevindim. Şimdilik bu kadar sonra yine dosyalarınızı inceleyecegim. görüşuruz"
agır cüssesiyle havaya dogruldu ve yavaşca yol aldı. Arkasından baktım. Kafamı ellerim arasına alıp duşunmeye başladım. Aslında duşunecek birşey yoktu. Buna karar vererek kafamı kaldırdım.
Ama o da neydi şimdi? Sarışın? karizmatik? gülüşü mü güzel? Ve bu tarafa geliyor? Tanrım, bu bugünkü yorgunlugum için bir ödül mü? Tanrım, sen nasıl birşeysin? Nasıl bir mahluk? Neyse sus sus geliyor.

Önüme gelip kafasını aşagı egmiş bana bakarken, gözlerinde kayboluyordum az daha. Yavaşca ayaga kalktıgımda, boylarımız eşitlenmişti. gözlerine baktıgımda donup kalmıştım. Sarstıgını son anda anlamıştım. tek eli yakamdan kavramış, sarsmaktan beter etmişti.

"bana bak lan, içerdeki benim kardeşim." inanmıyorum bu sarışın çocugun kız kardeşine çarpmışım. Olamaz.

"ona isteyerek çarpmadım ve sadece burnu kanadı sıyrık bile yok." yakamdaki ellerini gevşettigi an tek elimle yakamı düzelttim. Bu sefer sanki yeniden tanışıyormuşuz edasıyla elini uzattı.

"Ben thomas.."

*gelecek bölüm:

Dudagını öptügümde hem o hem ben şaşkınlık içindeydik. tesadüfen olmuştu. kahverengi güzel gözlerini kocaman açıp bana bakarken kapı açıldı.. ince bir ses yankılandı.

"Thomas.." kız kardeşiydi.. *

TECAVÜZ SUÇLUSU +18||dylan obrienHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin