Bluzumu yukarı çekiştirip sütyenimi açığa çıkardığında dudaklarımızı ayırmamıştı. Kopçayı ustalıkla çözdü. Dudaklarımdan ayrılıp açığa cıkan göğüslerime kısa bir süre baktı. Avuç içlerimle göğüs uclarımı kapatıp ona ters ters baktım. " Ne bakıyorsun?"
"Sen..." dedi gözlerimi alan bir pırıltıyla bakarken. "Fazla güzelsin."
Kalbim deli gibi atmaya başladı. Bana böyle aç gözlerle bakması beni korkutmasının dısında anlam veremedim başka şeyler de hissettiriyordu.
" İzin ver? " dedi soru sorar gibi ellirini gögüs uclarımı kapattığım ellerime yaklaştırarak, gözlerini gözlerimden ayırmadan.
"Ben..ben bunu istemiyorum."
"Dünya, düzeltmeme izin ver." dedi tekrar dedi kadifemsi çıkan sesiyle.
Sağ eli yavaşca belimi kavrarken gözlerimi kaçırdım. Kendimi uzakta tutmaya calısıyordum.
Ellerini belime doladığında alnını alnıma dayadı." Korkma benden."
"Senden korkmuyorum." Dedim fısıltıyla. Koca bir yalandı, ondan korkuyordum. Bir anda herseyimi alan biriydi o. Gençliğimi, bedenimi, bebeğimi... Ondan korkmayıp kimden korkacaktım ki.
" Düzelecek, sen ve ben mutlu olacağız. Bana yardım et dünya, lütfen."
Ellerini belimden çekip tutmami bekler gibi uzattı. "Hadi."
Sağ elimi gögsümden cekip sol elimi onun yerine koydum. Göğüslerimi az da olsa kapatabilmistim. Elimi kavrayıp gülümsedi.
"Şimdi,ufak bir oyun oynayacağız."
Elimi kavrayan elinden kurtulup ona ters bir bakıs attım. "Çocuk musun sen ne oyunu? Oyun falan oynamam. Senin erotik oyunlarina doydum ben. "
Çekmecesinden kelepce çıkardığında bu sefer kaşlarımı çattım. "Hayır güzelim, bu senin memnun kalacağın türde bir oyun." Üzerindeki tisortü bir hamlede çıkartıp dizinin üzerine koydu. Kelepceyi bileğıne yerlestirip taktıktan sonra elini tekrar uzattı. "Gel." Tışortünü kafamdan sokmaya çalıstıgında onu durdurmadım. Çıplak kalmaktan iyiydi. Pantolonumun dügmesini açtığında geri çekildim.
"Ne yapiyorsun?"
"İç çamasırın kalacak, korkma."
Derin bir nefes aldım. Ne yapmaya çalısıyordu anlamamıstım. Pantolonumu aşagıya çektiğinde bende bacaklarımı tek tek kaldırıp ondan kurtuldum. Tişortu bana büyük olduğundan iç camasirim görünmüyordu. Sağ eline taktığı kelepcenin esini sağ bileğime taktı. Sadece boxerıyla kaldığında yorganı açıp altına girdi. Ona göre hareket etmem gerekiyordu. Kelepceli kolunu yastıgıma uzattıgı için kafamı koluna koymak zorunda kaldım. "Bunu neden yaptın?" dedim sessizliği bölerek.
"Seni bana kelepceledim. Bu eve sana hapsoldum demiyor muydun. Seni kendime hapsettim. Ve.. ama gögüs uçların dikkatimi dağıtıyor. "
Omzumla sertce ittirip ona sırtımı dönmeye çalıştım. "Kızma, şaka yapıyorum."
"Espri yeteneğin yok sen şaka falan yapma."diye çıkıştım. Gülmeye başladı.
"O halde sen bir tane yap da görelim espri nasıl olurmuş."
"Onu da kaybettim. Sayende..."
"Bütün gece beni tersleyecek misin güzelim. Muhabbet ederiz diye düsündüm. Yoksa biz susalım bedenlerimiz konuşsun mu isterdin."
"Uyumak istiyorum." Dedim hoşnutsuzca. "Sessiz ol."
"Gelelim oyunun kurallarına..." gözlerimi devirdim. Al işte başlıyorduk.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
ZORAKİ AŞK
Ficção GeralDünya, 19 yaşına kadar teyzesini annesi sanan bir genç kız. Hiç tanımadığı kardeşini evlilikten kurtarmak için yaptığı zoraki bir evlilik. Tamamen değişen hayatı.... Gökmen'in ona yaşatacakları.. Zorlayıcı bir hikaye sizleri bekliyor... Umarım...