Akşam saatlerinde el ele eve geldiklerinde Gece'nin uyuma ihtimaline karşı zile basmadılar ve kapıyı anahtarla açtılar.
Nazlı ve Savaş hararetli hararetli konuşuyor, Peri ise Gece'yi seviyordu.
"Selam millet..."
"Kayıplara karıştınız zannettik kuzen, birazdan polise gidecektik."
Ali Savaş'a alaycı bakışlarla baktıktan sonra hızla ilerledi ve kızını kucağına aldı."Hakikaten ya Selin, saatler oldu merak ettik."
"İyiyiz Nazlı, geldik işte."
"Prensesim nasılmış bakalım? Özlemiş mi babayı?"
"Ya Ali ben de özledim, bana ver."
"Olmaz Selin ya ben daha çok özledim."
Selin dil çıkararak koltuğa otururken Ali de kucağında kızı ile yanına geçti.
"Sen de babayı daha çok özledin değil mi kızım? Söyle de anne duysun."
Selin kızının yanağına eğildi kocaman öptü, bazen yanaklarını ısırmak istiyor kendisine çok zor engel oluyordu. Bu çocuk pamuk gibiydi.
"Sen görürsün Aliş, Gece bir büyüsün elimizden çekeceğin var. Sana saatlerce alışveriş poşetlerimizi taşıtacağız."
"Şöyle bir düşündüm de Selin gözümde canlanmadı."
Selin gülerek koltuğa yaslandı, Ali de kızını öpmeye sevmeye devam ediyordu.
"Peri sen nasılsın ablacığım?"
"İyiyim abla, Gece ile oynadık değil mi teyzeciğim?"
Ali Gece'yi boynuna yasladı ama Gece yüzü arkada kaldığı ve kimseyi göremediği için huzursuzca ağladı. Selin Gece'nin ses tonundan babasına naz yaptığını anlayarak müdahale etmedi.
"Oyun mu istiyorsun sen minik hanım?"
Tekrar çevirdi ve bu sefer sırtını göğsüne yasladı.
"Ee kuzen görüşemiyoruz bu aralar."
Savaş Ali'ye gözlerini büyüterek baktı ve kucağındaki bebeği ima ederek cevap verdi.
"Oğlum sanki doğumu sen yaptın, resmen eve kapattın kendini. Bir gün Ali Mertoğlu bu hallere düşecek deselerdi asla inanmazdım."
"Ne varmış halimde?"
Selin de lafa atlamadan duramadı.
"Ne varmış Aliş'in halinde?"
"Şu haline bak oğlum, ev erkeği oldun çıktın. Evden işe işten eve ha o da işe gidersen."
"Ee biz de böyle bir adamız Savaş efendi, karım ve çocuğumdan daha değerli hiçbir işim yok."
Selin "Yaaa Aliş yerim seni." diyerek kafasını Ali'nin göğsüne yasladı ve yanağını öptü.
"Sen asıl kendi haline bak kuzen."
"Ne varmış halimde?"
"Bir şey yok işte..."
Savaş yüzünü buruşturarak bakarken Selin de kafasını kaldırıp Nazlı'ya baktı imalı gözlerle.
"Seni de göreceğiz Savaş bey, o günler çok uzakta değil."
Savaş Selin'in imasından bir şey anlamazken, Nazlı da yalandan bir öksürük krizine girdi. Ali ise boş boş onlara bakmaktan sıkılmış, kızı ile tekrar ilgilenmeye dönüş yapmıştı.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
İstemiyorum Git! Alsel
FanficRüya gibi bir aşk, güzel giden bir evlilik ve harika bir bebek... Filmlerden ya da kitaplardan beklediğimiz mutlu son bunlar değil mi? Peki ya bunlar olduğu halde oluşan mutsuzluklar? Peki tüm hikaye asıl burada başlıyorsa? Kızının doğum sancıla...