-MELANKOLİ-

47 4 2
                                    


Evet, bugün 2015'in son günüydü.Yaşadığımız zorluklar,çektiğimiz yanlışlıklar , acılar hepsi gidecekmiş gibiydi . Ama biliyorduk hepimiz tekrardan yaşayacaktık.Bu yıl da bitmişti.Sabah kalkıp annemin üşenerek hazırladığı sütlü gevreği yiyordum.Saat daha 6:30 idi . Kardeşimin  o kalkmamak için çıkardığı sesleri duymak zorunda kalıyordum.Beni sıkan o okula gitmek zorunda mıydım  yaa. Daha lise 1 deydim.Liseyi tanıyalı az olmuştu.İnsanları iyice tanıyordum bence.Okula tek gitme amacım sevdiğim çocuğu( ALPEREN) görmekti belkide .Ondan hoşlanıyordum,onun bana  olan bakışları ümit veriyordu . O kırmızı şapkonlu siyah hırkası boyunun uzunluğu , o saçlarının rengi mükemmeldi, onu tek tek anlatmazdım ,  o anlatılamazdı. Bugün basketbol maçı vardı .İzlemem gerekiyordu.Onun basketbol oynaşını görmek ne güzel bir şeydi, ama tabikide kızların ona tezahürat yapması da  sinir bozucu.O basketbol takımında kaptan idi .  Herkes tarafından sevilen bir çocuktu ,sarışın, gözleri kahverengi idi. Bence kumral (biraz esmer de olabilir ) saçlarımız ayni gibiydi aynı kulüpteydik.Kitap okumayı seviyordu  yani öyle görünüyordu. Ve en sevdiğim özelliği gördüğüm kadarıyla sigara içmiyordu.Sigara zararlı idi , ben ona kıyamazdım .Yanımda hep "BURÇİN"isimli telefonuma "Kardeşim" diye kayıtlı bir dostum vardı.Onsuz olmuyordu ,  hep birlikte rezil oluyorduk .Onun sevgilisi yoktur. Burçinde alperenin en yakın arkadaşını seviyordu.Ama o bilmiyordu .  HOŞLANMAK < SEVGİ < AŞK böyle olduğunu seviyorum diyordu direk. Alperen; Şu an en çok değer verdiğim insanlardan biriydi . O da bana bakıyordu bazen saçmada olsa el sallıyordu .Saçlarımı tarayıp , okul kıyefetimi giydim.Bugün ayrı bir özenmiştim .Alperenin basketbol  maçını sebep bilerek.Biraz burnumda çıkan sivilceye fondöten sürüp, sürme çektim .Annemin görmemesi lazımdı o yüzden tuvalet aynasında yapıyordum,  evet güzel olduğumu düşünerek; spor ayakkabımı giydim , görüşürüz dedikten sonra servisi bekledim. Serviste bir çok arkadaşım vardı  . Serviste bir bizim sesimiz çıkıyordu. Öndeki ablalar bundan rahatsız oluyorlardı . Evet biraz  daha sesiz olmak gerekirdi.Okula gelmiştim. Burçini bekliyordum. Burçin ile alperen aynı serviste idi.Onu beklerken alpereni görüyordum . Evet , saçları bukle bukle olan siyah saçlı burçin idi.  Alperen de servisten bir kızla konuşarak geliyordu.Ama banada bakmıştı.Anlamıyorum.Moralim bozulmuştu.Burçin ise capsler gösteriyordu.Gülüyordum ona karşı ama içim acıyordu.Sadece "DUMAN" şarkıları bana iyi geliyordu.Kulaklığımı çıkarttım ve son ses "Haberin Yok Ölüyorum" dinliyordum . Alperen ile aynı sınıftaydık.Ve kesin o kızın sınıfına gitti . İnsanın canı acıyor be . Sonra derse 5 dakika kala geldi , çantasını benim oturduğum yerden 3 sıra ileri koymuştu.Boyu uzun olduğu için en arkada cam kenarında oturuyordu.Bende böylece ondan 3 sıra geri cam kenarındaydım.Boyum 1.68ydi.Ortaydı ama bizim sınıfa göre en uzun bendim.Alperen de sınıfın en uzunuydu.Bazen beden derslerinde halka olurken el ele tutuşmak gerekiyor. Ve onun elini tuttuğum an ki o sıcaklık o his o tadı olmayan bitmemesini istediğim an. Bizim sınıftaki erkeklerle konuşurken duydum ki beden hocasının yanına gitmiş servisten inince.Bu da benim içimi rahatlattı.Ben onlara bakarken alperen ile göz göze geldim.Sonra ise "Günaydın" dedi.Bu kadar çabuk da nasıl mutlu oluyordum.Arada bir diyordu.Benim bütün yaralarımı kapatıyordu sanki.İyi geliyordu bana . Onun varlığı bile mutlu ediyordu.Bazen acaba biliyor mu , ona karşı hissettiklerimi diyordum, ama bilse böyle yapamazdı heralde.Burçin'in sevdiği oğlan yan sınıftaydı.Bu onun için zordu, iki de bir yan sınıfa gitmek zorunda kalıyorduk.Bende " Günaydın " dedim tebessümle . Ders başlamıştı. Derslerden bir tek fizik ve beden dersini seviyordum.Diğer dersleri adam akıllı dinleyemiyordum , aklımı alperen alıyordu.Bakmadan edemiyordum.Ders biyolojiydi .Ben yine ona bakıyorum.Hep aklımda . Ona hep bakıyorum kızgın olduğum zamanlar bile .Ona bakıyordum yine ve de çok imkansız bi şekilde 2.kez yine göz göze geldik.Benle oynuyor mu ? Veya hislerimi öğrendimi?Aklımda bu sorularla bir de biyoloji dinle . Bazen ümit veriyo işte böyle .Dün hislerimi sonlandırmayı düşündüm .Umut veriyordu ve gerisi yoktu .Canımı acıtıyordu .Ona bakmayı çok seviyordum.Ona değer veriyordum ve beni kandırıyordu.Bana acımıyordu.Belkide anlamıştı , ama hiç bişey yapmaması sadece biraz bakıp ara sıra benle konuşması ya da el sallaması beni elinde oynatıyor gibiydi .Hislerimi o öldürüyordu.Onun olmayan hisleri benim fazlasıyla olan hislerimi çürütüyordu.Galiba vazgeçmem gerekiyordu.Ama dayanamazdım sanırım.Kalbimi çok kez kırıp dediği bir kelimeyle bütün kırıklarımı tekrardan toparlayan biriydi o , bütün  yaralarımı  bir anda saran, solmuş bir çiçeği tekrardan canlandırabilen , bütün dertlerime derman olabilecek biri o ALPEREN işte.Ben o da bana bakınca kafamı çevirdim.Ve boş boş tahtaya baktım.Tenefüse kaç dakika kaldığını sordum arkadaşlara ve 10 dakika kalmıştı . Son kez daha alperene baktım . Bir şeyler çiziyordu, biyoloji defterine .Çantamdan bir şey almış gibi yapıp tekradan arkamı döndüm ve baktım.Ve anlayamadım.Zil çaldı, alperen dışarıya çıktı.Ben de hemen en arkada sıranın yanından geçiyormuş gibi yapıp defterdekileri okudum.Bu inanılamazdı.Duman-Bal şarkılarının sözlerini yazmıştı .En sevdiğim şarkıydı.Hikayesi kadar değerliydi o şarkı.Sözlerini ezbere bilmesi beni kendine daha çok sevdiriyordu.Evet bundan çok etkilenmiştim.Aynı kişiyi ya da grubu dinlememiz , benim için bir çocuğun çok istediği bir oyuncağı babasının eve getirdiğinde ve onu gördüğü an  kadar mutlu ediyordu . Bu sözler kimeydi? Sevdiği biri mi vardı ? Yoksa böyle şeyler yazmaz bir insan.Alperen hayatta yazmazdı.Onun dinlediği şarkılar ; Rihanna , Eminem vb. idi.Ne ara böyle oldu ? O  çok yerleşmek istediğim kalbine  kimi kiraya aldı ? Kime bu kadar önem veriyor ? O kendine düşünen bir bencildi.Ne oldu o yamuk kafasının içinde ? ve giderek artan sorular ... . Ama aynı tür şarkı dinlememiz canımın sıkıntılığını dengelemişti."GİDEREK ÜZDÜN BİZİ ZAMAN"be . Onu kendime daha yakın hissetmeye başlıyorum.Ve bu da olan olan hislerimi artırıyor.Öğle arası maça gittim ama alperen okulda yoktu ki , kimi izlicektim . Annesini çağırttırıp hasta numarası yapıp okuldan gitmesi saçmaydı. Ama sonra kimya dersini sevdiği için geri geldi. Belliki bugun basketbol maçına katılmak istememişti.Bugün 8 saat hiç birşey anlamadan geçmişti . Ve çıkışa 5 dakika kalmıştı.Canım kimyacı son 5 dakika serbest bıraktı.Burçin, hocaya bir şey sormak için hocanın yanına gitti. Ben de kimya dersinde okuduğum kitabı çantama koydum.Bir baktım yanımda Alperen.Güldüm yüzüne bakarak ve sanki burda ne işin var havası verdım ve yüz ifadem öyleydi. "Selam ya irem " dedi sanki sonuna soru işareti koymuş da gibiydi. Bende tebessümle " İyi yani sen " dedim ."Bende iyi" . Gülmeye başladık , birbirimizde o manası olmayan gülüşler bir iki dakikalığına güzeldi. Tabi , burçinin "alperen kalk yerimden" demesine kadar. Burçin alpereni sevmiyordu çünkü ; canımı acıtıyordu beni üzdüğünü biliyordu.Belkide böyle yapması iyi olmuştu.Bağlanmamamı sağlıyordu.Ona bağlanmamam gerektiğini biliyordum , o beni anlayamazdı , o bana o gözle bakamazdı,o beni düşünemezdi.Ben onu seviyordum galiba çünkü aklı başımdan atıyordum onun bakışında ,gülüşünde.Onu içime öyle yerleştirdim ki benim gibi , canım gibi . Onu yanımda istiyordum .Ve onun kalbinde bir yerim olmasını istiyordum.Zil çaldı ve herkez servislere bindi.Bugun mutluydum . Servise bindim.Ve sadece son ses kulaklığımla " İçerim Ben Bu Akşam " dinledim.2016 ya böyle girmek mükemmeldi.Alperen ; fazlası zehirdi bana.Azı acı. Ortası tam iyiydi.Eve gittim ve alperenin bugun o defterine yazdığı dumanın"Bal" şarkısını  bir çok kez dinledim.Sonra biraz fizik dersi çalışmaya başladım.Ve o aklıma geliyordu.Onu aklıma getirecek bir çok şarkı vardı ama onu yanıma getircek hiç bir şey yoktu.Bugün öyle saçma sapan gülüşlerimiz aklıma geldi belkide dünyanın döndüğünü gülüşünün içtenliğinden anlıyordum.Biraz uyudum . Saat 23:12 yi gösteriyordu.Yarın yani cuma gününün de tatil olması ve böylece 3 gün boyunca tatil olması çok iyiydi.Bugün 2016 ya müzik dinleyerek girmeyi düşünüyordum.Fazlası da azı da bana zarar dokunmayan şey müzik idi. Müzik hayatımın her yerini kaplıyordu.Anlatamadığım şeyler bir şarkının sözü olabiliyordu.Pera da dinlerdim bazen .Bana çok yakın geliyor alperen, ama uzak işte ...Ona olan bakışlarım en derinlerden geliyor.Ve yeni bir seneye sadece 2 dakika kalmıştı.Ve babam telefonuyla oyun oynamakta kardeşim ve annem uyumaktaydı.Bende kulaklığımı aldım ve Duman-Melankoli'yi açtım.Ve son 1 dakika. Tam "özledim seni harbiden" kısmında telefonum çaldı , "CANIM"yazıyordu.Bu en az 40 kişiden yardım alarak aldığım telefon numarası olan  ALPEREN.

MELANKOLİHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin