"Ben bu şarkıyı sana yazdım",
Diyor Cem Adrian, işte ben de bu mektupları sana yazdım.
Merak ediyorlar seni. Okudukları bu adam kim diye merak ediyorlar. Oysa bilmiyorlar ki; sen yoksun. Olmayan birine yazdım ben bu mektupları. Belki de varsın eğer öyleyse bile bana rastlamadın. Ben de sana rastlamadım. Yada belki ikimiz de birbirimizi rastaldık ama içimizdeki kalablıktan farketedemedik? Bilmiyorum. Benim tek bildiğim şey senin bana zihnimin bir oyunu olduğun. Kendimi kandırdığım. Belki tutunacak bir dal arıyordum. Bilmiyorum. Ama sen yoksun. Ya da varsın ama sadece zihnimde ve hayallarimde. Onca insanın merak ettiği bir insanın hiç olmaması ne garip değil mi? Hayatta aslında bundan ibaret değil mi? Karşımızdaki insanlar bizim sandığımızdan ibaret değil aslında. Onların içinde daha fazlası var. Bazense daha azı. Biz baktığımızda sadece görmek istediğimizi görüyoruz. İşte sen de böylesin. Olduğun gibi değil benim seni istediğim gibi. Bu yüzden fazla mükemmelsin. Başkalarının gözünde değil benim gözümde.
Sen olduğun gibi değilsin benim seni istediğim gibisin çünkü aslında sen yoksun ama yokken bile varsın. En azından benim için. Çünkü ben bu mektupları sana yazdım.
Eğer olurda bir gün bu mektupları okursan- sen değil- seni hayal ettiğim gibi biri. Sana benzeyen ama sen olmayan belkide sen olan, kim bilir? Neyse eğer bir gün bu mektupları okursan. Bul beni. Gölgesinde bile kendimi güvende hissedebileceğim, gölgesinde bile huzur bulacağım adam, eksik yanlarımı tamamlayacak adam, eğer bunları okuyorsan ya da okuyacak olursan, beni bul.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Sana Yazdığım Mektuplar
Poesia"İşte sen de tam buradasın. Mısralarımda saklı" Hiç okumayacağını bile bile yazmak. Sadece içinden geldiği için. Sadece onun için.