Gözlerimi açmak ve açmamak arasında kararsızdım. Sarsılıyordum, arabadaydım galiba, sol tarafıma yan yatmış vaziyetteydim, boynum ağrıyordu, sanki damarlarım sıkışmış gibi, tutulmuştu sanırım. Arabada yabancı müzik çalıyordu, yavaş yavaş işitiyorum, duyularımın yavaşca açılmaya başladığını hissedebiliyordum. Boğuk boğuk insan sesi duyuyordum ama müzikten fazla seçemiyordum. Yavaşca gözümü açtım, tek tük seçebiliyordum etrafı, tahmin ettiğim gibi arabadaydım.
Bir anda korktuğumu hissettim, hissetmedim aslında korkuyordum. Yattığım yerden doğrulmak istiyordum ama halim yoktu. Her yer karanlıktı, gece miydi? Daha çok korku sardı beni bunları düşündükçe. Yavaşca doğrulmaya çalıştım ama vücudum kendini geri bıraktı bu sefer sırt üstü yattım, ama gövdem kalçamdan kıvrılarak bacaklarımın yan ve üstüste durmasını sağlıyordu. Sağ elimin tersini alnıma koyarak, arabanın tavanına kilitledim gözlerimi. Kimdi bunlar? Ne konuşuyorlardı? Yardım et Allah'ım diye dua etmekten başka bir şey yapamıyordum, kıpırdayamıyordum bile, ateşim vardı, çok üşüyordum. Elimi alnımdan çekerek iki kolumla bedenimi sardım. Sırtımı yattığım yerden kaldırarak yan yatışıma devam ettim, bedenimden kollarımı ayırdım yavaşca iki bacağımı karnıma çektim, sardım. İki büklüm olmuştum adeta. Çok üşüyordum, karnım o kadar çok ağrıyordu ki, midem bulanıyordu. Kusmak istiyordum.
Babamı aramam lazımdı beni kim nereye götürüyordu? Bacaklarıma sardığım ellerimi salarak elimi cebime attım, hiç bir şey yoktu. Öbür cebime attım yavaşca, her yer boştu, kendimi bu kadar çaresiz hissetmemiştim.Ağlamak, bağırmak, babama sarılmak istiyordum, beni parçalayan adama sarılmak isteyecek kadar çaresizdim. Gözlerim bulanıklaştı, doluyorlardı, göz yaşlarım kendini daha fazla tutamıyordu. Ağladım sonunda çenem titriyordu, dişlerim birbirine vurdukça titriyordum, ağlıyordum.
Araba bir anda durdu, müzik kapandı. Kapı sesleri duyuyordum, ağlamayı kestim, sağ elimi bacaklarımdan çekerek gözlerimi sildim. Ama hâla üşüyordum deli gibi. Şoför koltuğunun yanındaki kapının açıldığını hissettim, bacaklarıma buz gibi soğuk vuruyordu, ürpermiştim.Ayak sesleri duyuyordum biri yaklaşıyordu, başımdan taraftaki kapıya birileri yaklaşıyordu, bedenimi iyice karnıma yapıştırdım, kafamı bacaklarıma eğerek kapandım, kaybolmak istedim, yanıyordum, üşüyordum, titriyordum, korkuyordum. Kapı sonunda açıldı."Mina n'apıyorsun? "
dedi bir erkek sesi, algılayamadım. Bir daha;
"Kafanı çıkar oradan." diye emretti, yine o ses.
Yanlış mı duyuyordum, istediğim içinmi duyuyordum, bilmiyorum ama ses çok tanıdıktı. İçimi bir yumuşama kapladı, çenem titremiyordu artık. Yavaşca kafamı bacaklarımdan kaldırdım, karnımın ağrısından fazla kıpırdayamıyordum ama yavaşca yukarıya kaldırdım kafamı. Karanlıktı, her yeri bulanık görüyordum, ellerimle gözümü ovuşturdum, yavaş yavaş görüntü geliyordu.
Gözlerim doldu, işte bu sefer hüngür ağlıyordum. Yüzümü ellerimle kapattım, sadece ağlıyordum, o kadar çok korkmuştum ki ağlayarak atmam gerekiyordu.
Bir el omuzlarımı kavrayak yattığım yerden doğrulttu, yanıma oturdu, koltuk çökmüştü biraz, bir elini saçlarıma soktu diğer eliyle boynumu sardı, kafamı eliyle kavradı kendine yaklaştırdı.Gövdem benim komutumdan çıkmıştı. Göğsüne yatıyordum, kokusu burnumu dolduruyordu. O kadar güzeldiki sağ elimi yüzümden çekerek, göğüs kafesinin ortasına doğru yavaşca kaydırdım. Saatlerce durabilirdim böyle. Hâla ağlıyordum, karnımın ağrısını unutmuştum adeta. Boynumdaki ellerini çekerek alnıma yaklaştırdı. Elinin tersiyle alnıma koydu."Mina yanıyorsun sen. " dedi telaşla.
" Biliyorum. " dedim boğuk sesimle.
" Doğu hastaneye sür kardeşim. " dedi telaşla. Benden uzaklaştı, vücudumda soğukluk hissetim, ama bu uzun sürmedi. Kapıyı kapayarak tekrar kucakladı beni. Rahatlamıştım.
" Atakan noldu bana? " dedim boğuk sesimle kafamı kulağına yaklaştırarak.
" Bunları sonra konuşalım, 98'li." dedi kestirip atarak. Sustum, konuşmak istemiyordum, babam napıyordu? Beni merak etmişmiydi acaba? diye düşünürken araba durdu. Atakan kapıya yaklaşarak yine benden uzaklaştı. Kapıyı açtı, çıktı, kapattı. Bende gövdemi arabanın koltuğuna doğru yasladım. Benden taraftaki kapı açıldı, ama bir sorun vardı bu Atakan değildi. Alttan tanımıştım onu, arabaya yaslanan siyahlı çocuktu bu. Ellerini bana yaklaştırarak bir elini bacağımın büklümüne diğer elini boynumun arkasına götürerek, beni kendine çekti. Kucağındaydım, düşmemek için ellerimi boynuna sardım, ama başımı göğsüne koyamadım, hiç tanımadığım birine yaklaşamazdım zaten.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
KarmaAŞIK
Teen Fiction" Bu dövmenin anlamı ne? " dedim merakla. Uzun süre kıpırdamadı, cevapta vermedi. Sola bakan kafasını yavaşca bana çevirdi. Gözlerimin içine o kadar derin bakıyordu ki öleceğim sandım, neden bu kadar güzelsin demek istiyordum her defasında ama dilim...