Balo salonuna girmek üzereyken koluma giren kiza tekrar baktim. Öpüşme sonucunda yanaklari ve dudaklari kizarmisti , teni porselen gibi bembeyaz duruyordu. İç cekerek yuzumu cevirdim hangi şansli kisi bu guzellige sahip olacakti kim bilir.
Salon oldukça kalabalikti ve buyuk bir ugultu vardi. İsimlerimiz anons edilince butun salon bir anda susup bize dikkat kesilmisti. Genç kizlarin ve annelerinin kotu bakislari erkeklerin ise yanimda ki guzellige hayran ve aç bakislari...
İstemsizce Cornelia yi kendime biraz daha cekerek salona dogru ilerlemeye basladim. Cornelia nefesini tutmustu ve etrafa bakmaktan kaçiniyordu.***
Aklim hala öpüşmedeyken hangi ara bu kalabalik salona girdigimizi idrak edememistim. Utancimdan kafami kaldiramiyordum. Sanki herkes Edward la öpüştüğümü anlayacakti. Bu kaniya giristeki buyuk aynalardaki yansimama bakarak karar vermistim çünkü dudaklarim şişmişti ve kizarmisti. Tenim alev alev yaniyordu. Simdi Edward in kolunda salonda ilerlerken kafami kaldirmamistim , nedeni de bu utançti. En köşeye gectigimizde herkesin bize baktigini fark etmem uzun sürmedi.
Utancimdan Edward in yuzune bakamiyordum. Nasil biri olmustum ben. Ne demek öpüşüne karşilik vermek ! Yanaklarim hala alev alev yaniyordu.- şuan o kadar tatlisin ki ..
Edward a gozlerimi kocaman acarak baktim. Edepsizce guluyordu serseri züppe !
Yanimiza yaklasan garsonun tuttugu tepsiden iki kadeh şarap alip bir tanesini bana uzatti.- kullanmiyorum
- hadi ama al Cornelia biraz kendine gelirsin
Sesindeki igrenc iğnelemeyi fark etmemek ne mümkün ! Kadehi elinden aldim ve yavas yavas icmeye basladim. O sirada yanimiza gelen erkekler dikkatimi cekti. Hepsi ilk once Edward a selam verdikten sonra bana donduler ve selamlarina kucuk reveranslarla karsilik verdim.
- Edward bizi arkadaşinla taniştirmani rica ediyoruz
Edward kaşlarini çatarak tanistirmaya basladi. Hafif kilolu ve kisa olan Darwin , sıska ve boyu Edward a yakin olan Luhan ve uzun boylu kaslı ve yemyesil gozleriyle mukemmel bir sekilde karsimda duran Matthew..
- Leydi Cornelia benim misafirim
Küçük bir muhabbetin ardindan bu üc adam benimle sans etmek istediklerini soylediler ve geri cevirmek terbiyesizlik olacagi icin kabul ettim. İlk basta Darwin le dans ettim. Aslinda edemedim çünkü adam dans etmekten ziyada ayaklarima basmakla meşguldü ! Neyseki sıska olan Luhan yardimima geldi ve kibar bir hareketle beni Darwin in eziyetinden kurtardi. Tabi buda kurtulmak sayilmazdi bu defa kendi eziyetine sürükledi beni. O kadar hizli hareket ediyor ve beni oyle ani hareketlerle savuruyordu ki ! Edward a degen gozlerim onunda bu durumdan keyif aldığını gosteriyordu ! Adi herif ! O sırada bize yaklasan Matthew e minnettar gozlerle baktim. Sıra ondaydi. O kadar güzel dans ediyor ve o kadar narin davraniyordu ki. Kendimi kaptirmadan edemedim. Her dönme sonunda bana göz kırpıyordu ve ben kendimi gülmekten alı koyamıyordum. Dans bitince koluna girdim ve yerlerimize donmek icin yurumeye basladim ama Edward bıraktığım yerde değildi. Gözlerimle aradim ve kadinlı erkekli bir grubun içinde muhabbet ettiğini gördüm ve benden bir haberdi.
- Balkona çıkıp serin bir hava almak istermisiniz Leydim ?
Matthew in sorusuyla kendime geldim ve hafif bir tebessümle karşılık verdim
- evet gercekten iyi olur
İlerlerken üzerimizde ki bakışları fark etmemek elde degildi. Büyük bir balkona adım atar atmaz Matthee in kolundan ciktim ve balkonun kenarına dogru yürüdüm. Temiz hava gercekten iyi gelmişti.
- Bana kendinizden bahsedin Leydim
Matthew yanıma gelmisti ve bana bakmadan direk karşiya bakiyordu. Sonrasinda bana dönerek hafif ve çarpık bir gülüş gönderdi.
- Nereden başlayacağımı bilemedim doğrusu
- Neden Edward a misafirsin oradan başlayabilirsiniz
Şaşırmıştım ama karşı koymak istemedim
- Ben Claymorede dedemle yaşıyordum ve yakın bir zaman once onu kaybettim. Ve en yakin arkadaşına yani Lucas amcaya emanet etti beni. Kendisi henüz gelemedi benim için bir balo düzenlemek istiyor ve bu sırada Edward bana eşlik ederek alışmamı sağlayacak hepsi bu.
- Edward in evinde mi kaliyorsun
- Evet
- Şaperonun varmı peki
- Hayir
- Bir genç kızın erkegin evinde şaperonsuz yaşaması pek uygun karşılanmaz buralarda.
Haklıydı , yanlış seyler düşünebilirdi insanlar. Cevap vermek için ağzımı açmıştım ki Edward ın sesi buna izin vermedi.
- Şaperon en kisa zamanda bize katilacak Matthew senin endişelenmene gerek yok
Oyle sert bakiyordu ki Edward nedenini bir türlü çözemedim
- Cornelia dans sırası bende verdiğin sözü tutmani istiyorum.
Ne zaman söz vermiştim hatırlamıyorum
- Ben sana söz ...
Ben lafımı tamamlamadan koluma girmiş ve beni salona sürüklemeye başlamıştı.
***
Cornelia Matthew le dans ederken neden bu kadar sinirlenmiştim. Dahası o adam kızı şimdi balkona çıkariyordu! Serseri Matthew Cornelia icin bir seçenek bile olamazdı. Listeden adını silmiştim. Evet Cornelia için bir evlilik listesi oluşturmuştum kafamdan bu akşam ve ona uyan kimse yoktu.
Bende arkalarından balkona çiktim. İkisi yan yana durmuş muhabbet ediyorlardi.
"Bir genç kızın erkegin evinde şaperonsuz yaşaması pek uygun karşılanmaz buralarda."
Matthew in son cümlesini duyabilmiştim ve eminim Cornelia buna bir açıklama yapamazdi. En azindan ben yalan söyleyebilirdim.
- Şaperon en kisa zamanda bize katilacak Matthew senin endişelenmene gerek yok
Gereken cevabi beklemeden Cornelia yi dans icin salona çekiştirmeye başladim.
- Ne yaptiğini saniyorsun Cornelia ! Tanımadığın bir adamla balkona çıkmak neyin nesi. Umarım kimse fark etmemiştir. Yoksa dedikodular iğrenç bir hal alabilir
Gözlerini kocaman açarak bana bakti.
- B..ben düşünemedim o an sen meşguldün ve balkona cikmak zorunda kaldim.
Cevap vermedim ve direk dans pistine çıktık. Karşıma geçerek küçük bir reverans eşiliğinde dansına başladı. Öyle narin hareket ediyordu ki... Belinden tutunca hafifçe titrediğini hissettim. Adımlarımı ona uydurmaya çalışırken epey zorlanıyordum çünkü birşeyler uyanmaya başlamıştı bende. Farkında olmadan biraz daha kendime çektim ve bedenini bedenime yasladım İtiraz etmiyordu çünkü hala dansa kaptıramamıştı kendini. Büyük ihtimal balkon mevzusunda kalmıştı. Umursamadım ve narin bedenini hafifçe geriye yaslayarak bir sonraki dans hareketini yaptım. Tekrar kendime doğru çekerek hafif bir hareketle geriye savurdum. Bütün salon bizi izliyordu çünkü ilk kez bir baloya katılıyor ve bir kızla dans ediyordum. Dans sona ererken Cornelia yı da alarak köşe bir yere geçtim. Yanakları kızarmıştı ve yine mükemmel duruyordu. Yanımıza gelip Cornelia yla tanışmak isteyenleri başımızdan atarken gece sonunda ona göre bir aday oluşturamamıştım kafamda.
- Artık gidelim
Hafifçe kafasını salladı ve beni onayladı. Elini yine narince koluma koydu ve yürüyerek salondan çıktık. Tam arabaya biniyorduk ki bir ses bizi durdurdu.
-Seni burada görebileceğimi tahmin etmiyordum Cornelia
Cornelia nın bedenini bir anda kasıldığını hissedebiliyordum. Ani bir hareketle arkasına döndü ve sesin yöneldiği tarafa baktı gözleri bir anda kocaman açıldı. Bir süre bir şey söyleyemedi ama gözlerinde ki hafif yaşarmaya bakılırsa gördüğü kişi onun için değerliydi. Baktığı tarafa baktım. Yakışıklılığıyla çoğu kızın hayallerini süsleyen bir o kadar da adi bir insan olan Jason. Yoksa ...
- Jason !
Cornelia nın ağzından dökülen kelimeler onun çocukluk aşkı olan Jason olduğunu kanıtlar nitelikteydi.