-Anneeeeee
Bağırarak uyanmıştım uykumdan. 17 yaşımda olmama rağmen annemin intiharı, kendini uçurumdan atması bende büyük iz bıraktı. Hala anlayamamıştım. Annem neden beni ve Savaş' ı bırakıp gitmişti? 40 gün geçmişti aama ben her gece aynı kabusu görüyorddum.
Kahvaltı için aşağıya indiğimde bütün gözler bana bakıyordu. Tam "Neler oluyor bir sorun mu var?" diyecekken arkamdan bir bayan sesi:
-Herkese günaydın! ,arkasından da babam:
-Hayatım ne ne konuşmuştuk, Yağmur' a alıştıra alıştıra söyleyecektik, dedi.
Hayatım kelimesinden sonrasını dinleyememiştim. Sinirle:
-Hayatım mı? Eğer şaka yapıyorsanız hiç kaldıracak durumda değilim. Baba bana sekreterine niçin HAYATIM dediğini açıklar mısın?
Babam daha açıklayamadan benim yaşıtım bir kız:
-Bende seni akıllı bir şey sanıyordum. Anlasana kızım baban ve annem evlendi,dedi.
Herkes merakla ne diyeceğimi bekliyordu. Ne yapmam gerektiğini bilmiyordumki babam:
-Hadi kızım annen İnci' ye sarısana, dedi.
Tüm gücümle haykırdım:
-ŞEREFSİZ!!!!
Ve koşarak odama gittim.Biraz sonra Savaş geldi. Mutsuz olduğumda hep Savaş' a sığınırdım.Bana sarıldı. Hiç konuşmadık, sadece sustuk. Annem hep "Susmak çok şey anlatmaktır aslında."derdi.
Babam benim sinirleneceğimi biliyodu ama bu kadarını beklemiyordu.Dedem sakince oturmuş kahvaltısını yaparken, babaannem sinir ve hüzünle:
-Bu kadın ailemizi parçaladı, ne diye evlendin ki şimdi, Yağmur' un sizi bıçaklamadığına dua edin, diyordu.
Bağrışmaları duyunca dayanamayıp mutfağa geçtim. Savaş da arkamdan Bu sırada babam babaanneme:
_Yeter beeeee, benim evim istediğimi yaparım size mi sorucam, diyordu.
Babamı ilk defa bu kadar kaba ve çirkin görüyordum. Babamın sözü ağırıma gitmişti. Benden beklenmeyen bir sakinlikle masaya oturdum ve:
_17 yaşındayım sayınArif Sipahi, benim dediğin evin annemin olduğunu ,benim ve Savaş' ın üstüne yaptırdığını hatırlatırım. 18 yaşıma bir giriyim ben ne yapmam gerektiğini biliyorum, dedim
Bu arada cici annemin adı İnci, kızınınki de Melek' miş.
Kahvaltıda kimsenin seei çıkmıyordu.Kahvaltım bitince okula gitmek için hazırlandım. Şöförümüz Sezai amcaya yürümek istediğimi söyledim.Savaş da benimle yürümek isteöiş olucak ki arkamdan koştu. İnci denilen cadı arkamızdan:
_Çocuklar Melek' i de bekleyin, dedi. Babaannem:
_İnci hanım Yağmur' u katil yapmakmı istiyorsunuz? Çabuk içeri geçin.
Okulda başarılı bir öğrenciyimdir. Herkes bana kıskanarak bakar. Bu durum hoşuma gidiyor. Şansa inanmam ama bu günden sonra şanssızlığa inanmaya başladım. Melek bula bula bizim sınıfı bulmuştu. Artık onu hem evde hem de okulda çekmek zorundaydım.
Zeynep benim en iyi arkadaşımdır, ayrıca abime aşık. Yani ben öyle düşünüyorum. Çünkü Savaş' a hep farklı bir ilgisi var.Okul çıkışı birlikte yürüdük. İlk sözü :
-şu yeni gelen kız, Allahım tam bir, ahhhhhh cümlenin devamını bile getirmek istemiyorum.
Ona evde olanları anlattım.Biraz dertleştik. Sonra eve gittim. Cici annem Melek 'in odasını yapmak istiyormuş. En uygun yerin annemin odası olucağını düşünmüş.Bu odaya annem kitaplarını ve özel
şyalarını koyardı.Cici annem içeri girmrk istiyor, hizmetciler "Yağmur hanım gelmeden giremezsiniz." diyordu. Cici annem bir anda kabalaşarak:
_- Kovuldunuz benim param değil mi ikinizi de kovuyorum, dedi. - İnci hanım haddinizi aşmayınız. Siz ne ara bu kaarları almaya başladınız? Ne Ayşe ve Kübra' yı kovabilirsiniz.
Cici annem sesin geldiği yere doğru dönünce karşısında babaannemi gördü. Sustu ve odasına gitti. Savaş:
- Vay be babaanne ağzının payını verdin o cadıya, dedi
Babaannem:
j Birisinin dur demesi gerekiyordu, diye açıkladı.
O sırada babam şirketten dönmüştü. Cadı kadın babamın geldiğini duyunca:
- Aşkım şu odayı Melek'in odası yapmak istiyorum, dedi.Babanm:
-Tamam canım harika bir fikir , dedi.
Sinir kırizi geçirmek üzereydim:
-
-Saçmalama Arif Sipahibu oda annemin ve onun kalıcak.
-Yağmur!Annem dediğin kadın bizi bıraktı. O gitti bunu kabullenmelisin. Ayrıcaİnci'yi üzersen ben de seni üzerim.
-Annem hiç bir zaman gitmedi. Geri gelicek o hem...
Cevap bile verememiştim. O adam haklıydı. Koşarak annemin odasına gittim.Kapıyı kilitledim ve hıçkıra hıçkıra ağlamaya başladım.O sırada ev birbirine girmişti.
Dedem babama:
- Yağmur'un üstüne çok gidiyorsun. Onu anlamaya çalış. Kız hala annesinin öldüğüne kabullenemiyor.Onunla daha fazla ilgilenmelisin.
Babannem:
-İnci'den vakit bulabilirse tabi ilgilenir, dedi. Cici annem:
-Anne bir şey söyledin tam anlayamadım da?
Babaannem cevap bile vermedi.Savaş bir kenarda onları izliyordu.Babam Savaş'a :
-Oğlum sende bana düşman mısın? Yağmur biraz agrasif bir kız ama sen hep olgun bir çocuk oldun.
Savaş sadece sustu.Cici annem:
-Oğlum cevap versene babana.
Savaş:
- Bak baba kiminle evlenirsen evlenbanane ama bu aileden birini üzersen hele de Yağmur'u bir kez daha üzersen ben de seni üzerim.
Abim hiç bir zaman babama karşı gelmemişti.Bu sözleri babamda bir şok etkisi yarattı.
Sabah erkenden kalktımö. Canım hiç kahvaltı yamak istemiyordu ama babaannemin ısrarı ile masaya oturdum. Kahvaltı da Melek'in bana sürekli kardeşim demesi çok sinirimi bozmuştu.
-Yeter ya, sen benim kardeşim değilsin sadece Arif beyin kızısın o kadar.
Dedem:
- Yağmur babana Arif mi diyeceksin saygılı ol.
-Dedeciğim ne babasından bahsediyorsun benim babam bu kadın eve geldiği gün öldü.
Melek:
-Bak kızım qnneme bu kadın diyemezsin. Sen çok olmaya başladın .
İşte bu bardağı taşıran son damla olmultu. O kızdan nefret ediyordum. Elimde duran bardağı tam yüzüne fırlatıcaktım kiSezai amca içeri girdi ve:
- Çocuklar okula geç kalıyorsunuz, dedi. Öylece oalakalmıştım.Savaş elimdeki bardağı aldı ve bana:
-İstersen bu gün okula gitmeyelim sadece yüriyelim.
-Olur. Ben Zeynep'e de haber veriyim de tam olsun.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
AŞK ÖFKE VE UMUT
Teen FictionBabasının yaptığı bir düşüncesizlik nedeniyle genç bir kız annesini kaybediyor. Tek tesellisi AŞK. Öldüğünü sandığı annesini babassından tamamen vazgeçtiği o gün buluyor. ÖFKESİ UMUDUNU zedelerken AŞKI tek sığınağı oluyor. En güzel doğum günü hediy...