1

603 39 33
                                    

Günün ilk ışıklarıyla uyandı genç kız. Yediği dayaklardan ağrıyan bedenini yok sayarak kalkmaya çalıştı. Kalkamayınca hızla başını yastığa attı. Kendi canını önemsediği söylenemezdi. Bu konuda hata da yapıyordu. Bugün cumartesi günüydü ve yeni girdiği işe geç kalması an meselesiydi. Üvey babasının, üvey annesinin dediğine bakmayarak onu hafta sonları çalışması için cafede çalışması için iş ayarlamıştı. Ama Aylin sadece haftasonları çalışmıyor daha fazla çalışıyordu. Çünkü üvey babası Ekrem Bey ondan aldığından daha fazla para istiyordu. Daha kalkar kalkmaz hayatını sorgulamaya başladı. Neye üzülsün bilemedi. Başında Ekrem Bey ve ondan daha korkunç olan Filiz Hanım'ın yaptıklarına mı? Yoksa hayatta hem annesiz, hemde babasız olup hayatta yalnız, savunmasız kaldığına mı? İkincisi daha ağır basıyordu tabiki.. Sessiz oluşundan kullanıyorlardı genç kızı(!) Farkındaydı ya muhatap bile olmak istemiyordu o kadar iğreniyordu onlardan. Ama gene de umudu elden bırakmak istemiyordu ama bir yere kadardı.. Umutta bitiyordu bir süreden sonra. Kendini Allah'a emanet etmiş hayatın zorluklarını aşmaya çalışıyordu. Zaten kimi vardı bu hayatta Allah'tan başka?..

İşe geç kalmadan yerinden kalkıp üstünü giyinmeye başladı. Saçını yaptıktan sonra aynaya bakıp hazır olduğundan emin oldu. Bir daha odaya uğramamak için çantasını eline aldı ve telefonunu şarjdan çıkartıp çantasının içine bıraktı. Ev ahalisi ne yapıyor diye geçirdi içinden. Kendine kızmaya başladı "Aptal kafam! Ne yapacaklar uyuyorlar, bana kahvaltı hazırlama derdine mi düşeceklerdi birde!" diye mırıldandı. Hakıydıda.. İşi olmayan biri neden erken kalksın. Ses çıkarmadan ne yesem diye düşündü. Çay ve tostta hemfikirdi. Ne yiyecekti başka bir şey vardı sanki. Yiyecek bir şeyler almasa buzdolabı tam bakır, kuru bakır deyimini yaşıyordu resmen. Yedikten sonra bardağı tezgahın üstüne bırakarak üstünü giyip evden çıktı. Son birkaç gündür yağmur yağıyordu. Seviyordu sevmesine ama şemsiye alacak parası  olmadığı için içinden dualar ederek dış kapıyı açtı. Ufak bir tebessüm edebilmişti sonunda! Yağmur yağmıyordu henüz. İşe gidene kadar yağmamasını temenni etti. Yol uzundu zaten birde yanında giyecek yedek kıyafet taşıyamazdı. Fazla üşengeç olmasına hem kızıyor, hem de bu huyunu hiç bırakmıyordu.

Durağa geldikten sonra yanındaki teyzeye "Pardon, bakar mısınız 15ÇK geçti mi acaba?" diye sordu. Biliyordu çünkü bu otobüsün dengesiz geçtiğini. Genelde bir iki dakikayla otobüsü kaçırmaktan, kaçıracaktı yani. Teyze gülümseyerek " Yok kızım." deyince gülümseyerek banka oturdu ve beklemeye başladı. Yaklaşık 10-15 dakika sonra gelen otobüse binerek işin yolunu tuttu.
Bir saat sonra çileli yolculuk bitince yeri öpecekti az kalsın. Sıkış tıkış insanlar, oksijensiz ortam ve trafikten afakanlar basmıştı. İndiğinde içine derin bir hava çektikten sonra yürümeye başladı. Bu kadar yola iş yeri yakın olsaydı diye geçirdi içinden. Daha 20 dakikalık yürüme mesafesi vardı. Saatine bakıp daha yarım saatin kaldığını görünce hızlı adımlarla yürümeye başladı. Işıklardan karşıya geçerken arabanın geldiğini görmedi ne yazık ki. Taner annesinden ayrı yaşadığı için annesi Emel Hanım telefonda çocuğuna " Korkuyorum ölsek haberin olmayacak! Yarın erken gel !" diye kızıp telefonu kapattığında Taner kendine kızdı. Onun hayatı da karışıktı. Tam evlilik arefesinde aldatılmıştı. Tamam, kolay değil ama ailesini de ihmal edemezdi. Uyandıktan sonra hazırlanıp yola çıktı başına geleceklerden habersiz. Yolda giderken telefona bakmak gibi bir hataya düştü. Gelen mesaj belliydi, Tuğçe'den. Affet yakarışları. Sindiremiyordu bu olayı, midesi kalkıyordu. Yola kafasını çevirince ani fren yapsa da işe yaramadı. Araba karşıdan karşıya geçen genç kıza çarpmıştı çoktan. Alelacele arabadan inip kızın yanına koştu. Aylin yerinden kalkmaya çalışsada başaramadı. Telaşla yanına koşan gence takıldı yüzü. Adam yanına yaklaşıp bacağına dokununca acıdan çığlık attı. Genç adam bir şeyler diyordu ama kız transa geçmişti sanki.
Zaten sessiz sakin, konuşmayan birisiydi şimdi iyice içine çekildi. Taner elini hafif oynattı ve kız kendine geldi. Aylin hala yerinden kalkmaya çalışıyordu işine geç kalacaktı çünkü. Onun kolunu tutan adama sonunda cevap vermeye yeltendi..

Yayımlanan bölümlerin sonuna geldiniz.

⏰ Son güncelleme: Aug 18, 2016 ⏰

Yeni bölümlerden haberdar olmak için bu hikayeyi Kütüphanenize ekleyin!

HAYAL Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin