Hızlıca yataktan doğruldum. Okula geç kalmadım değil mi? Duvarda ki saatin durduğunu gördüm. Hızlı adımlarla telefonu bulmaya başladım. Yatağın altındaydı süper bir yerdeydi. Hızlıca bacağımı soktum telefonu kendime çektim. Derin nefes aldım gözlerimi kapatım tekrar açıp telefona baktım. Erken kalkmıştım! Bir saat hemde...
Ayağa kalkıp. Yatsam uyuyamazdım nerdeyse uyku kırıntılarımı gözlerimi açıp kapatmakla harcamıştım. Lavaboya girdim. Aynaya baktığımda savaştan mı yataktan mı kalktım emin değildim. Yüzüm su ile etkileşime girince titreme geldi. Derin nefes alıp kapıda asılı olan havlu ile yüzümü sildim.
Hızlıca formamı giyindim. Sabahları olan bu sessizliğimi neye borçluyuz?
Aşağıya indim. Babam kahvaltı yapıyordu.
"Erkencisin?" Hiç sorma baba ya.
"Biraz öyle oldu" Omzumu silkip. Kahvaltı hazırlamak için. Mutfağa girdim.
"Yemek soğuk değil, babalı kızlı kahvaltı yapalım"
Şaşırmış derece ona baktım. Bu babam mı?
"Şapırdatmıcaksan neden olmasın?" Babam fena şekilde yemek bozukluğu vardı. Bazen masaya bile oturmam dım. Sevmesem katlanabilirim ama dişlerim gıçırdıyordu resmen.
Masaya oturdum. Babam değişmiydi? Gayet normal yiyordu. Babama bakmadan yemek yemeğe devam ettim. Peki sabahları bu yemek iştahı nerden geliyordu?
Babam başımdan öptü. "İyi dersler" Birşeyler oldu ve benim haberim mi yok? Ne bu sevgi gösterisi.
"İyi işler baba!" Yemekler den dolayı sesimi kontrol edemeyip biraz sesli söyledim. Babam giderken aynı yaşta olduğum kardeşim de indi. Hızlıca babama sarıldı. Babam da ona sarıldı. Ne mutlu tablo ama...
"Günaydınnnn"
"Günaydon" Açıkmıştım.
Kendine mutfak dan birşeyler hazırlamaya gitti. Hanımefendi saray yemekleri yiyorda. Benim yediğim yemeklere geçekondu yemekleri diyor. O kadar az yemeği nasıl yiyor anlamıyorum. Doymazdım ben herhalde. Karnım yeterince doldurdum.
"Afiyet olsun, kaçtım" Merdivende duran çantamı almaya gittim.
"İyi dersler, tatlım"
Tatlım? Kesin birşeyler dönüyor.
Depoda duran bisikleti etkileşime soktum. Hava güzeldi. Bu güzel havayı araba kullanarak geçirmek istemem. Kulaklığımı taktım çantamı sıkıca kendime sabitledim. Pedala bastım. Hareket edince, kendimi daha fazla iyi hissetmeye başladım. Kendimi yarış pistinde hissediyordum. Bisikleti durdum kardeşim yanımda arabayla belirdi. Araba mı? Güzel hava da?
Birşey söylicek diye düşünmüştüm. Bana bakıp gülümseyip gaza bastı pacoz.
Bende gaz yerine pedala bastım. Onunla yarış yapamazdım. Bacaklarımı yormak istemiyordum.
Başka yöne çevirdim. Karşıma çıkınca derdini şimdi anladım. Yarış istiyordu pacoz. Kafamı sallayıp. Beklemesi için işaret verdim. Çantamın kenarındaki ipleri karınıma sardım. Hazırdım. Son ses beni gaza getiricek müziği son sese getirdim. Ve ondan hızlıca davranıp sürmeye başladım. Arabası vardı. Zaten beni geçicek di.
Kardeşim ortalık da gözükmüyordu. Birden karşıma araba çıkınca pedalı kırdım. Kırmam ile yere savrulmam bir oldu. Ayağım açıyordu ama önemsemeyip önüme çıkan katile baktım. Beni öldürücekti!
Kardeşim?! HAİN
Bana bakıp sırıtıyordu. Sen nasıl birşeysin ya. Ona sinirli şekilde baktım. Ciddi olduğumu anladı arabadan indi.