ERKEK ADAM

BÖLÜM 6

TRAVESTİ CEREN'İN AĞZINDAN;

Merhaba, ben Ceren. Gerçek adım İsmail, travestiyim. Bu nedenle Ceren takma adını kullanıyorum. Mardin'in Kızıltepe ilçesinden bir ailenin oğluydum. Cinsel eğilimimi hissettiğim zaman çok gençtim. Bizim oralarda böyle olayları kaldırmaz aileler, aşiretler. Şerefsizce örf ve adet adı altında, ölüme kadar götürürler bu olayı. Ailen kıyamasa bile, ağalar,büyükler, sözü geçenler vardır.Barındırmazlar,mahvederler ve zorla öldürtürler gerekirse. Benim ailem zorla öldürmezdi zaten, Eğer bilseydi. Babam hayvanın biridir, elalem için yaşar, İki abimde babamın yolunun yolcusudur.
Kaçmak zorunda kaldım bu sebeplerden ve önce İstanbul'a orada çalışıp kazanmaya başladıktan sonra, geçirdiğim estetikler sonucu Travesti oldum ve sonra Akçaya yerleştim. Yıllar oldu beni bulan yok ailemden, Hayat ne getirir kimse bilmez.Eğer arıyorlar ise ve bulurlarsa sonum kesinlikle ölüm olur. Bu arada flört ettiğim adamda benle hayat yaşamak istiyor,onun desteği var artık, önceleri Kenan diye bir pezevenk sayesinde çalışıp iyi paralar kazandım, Artık kendim için yaşıyorum.

O gece de Ferhat ile gezdik, Yemek yedik arabasıyla beni eve bırakacaktı. Hava güzel olduğu için, sahil yolunda bırakmasını istedim. Yürümek, hava almak istedim. Bazen o sessizlikte dolaşmak iyi geliyordu. Ferhat bilirdi beni, biri askıntı olursa napacağımı. O yüzden sorun etmez o saat bu saat yürümemi. Düşünüyor ve yolumda ilerliyordum, Çok uzaklardan sarhoş naralarını işitiyordum. Topuklularımın tak tak sesleri bu sessizlikte melodi gibi eşlik ediyordu bana.
Her adımda nefes alıyor, geleceği düşünüyordum. Kenan sayesinde yükümü yüklemiş, Akçaydan ev, İyi bir araba almıştım ve bankayada hatrı sayılır para atmıştım. Ferhat'ın durumu iyiydi bana harcama yaptırmaz pek oda. Yinede Pezevenk falan Kenan'ın hakkı başkadır. O yüzdesini alır, gerisine karışmaz. İstanbul, Akçay, Bursa ve birçok yerde zengin işadamlarını, bu adamların genç piçlerini (baba parası yiyen çocuklarını) Çok iyi tanır, onlara genç oğlanları pazarlar genelde. Travestilerle çok nadir çalışır, onlardan biri de benim. Bırakmakisteyenedekesinliklezorkullanmaz, onun elinde fazlasıyla seks işçisi genç var çünkü.

Neyse işte bunları düşünürken, baya yol almış evimden aşadıgaki sahil yoluna varmıştım. Sahildeki banklardan birinde, 3 tane adam birinin başında durmuş, anlamadığım şekilde ya taciz ediyor ya da parasını çalmaya çalışıyorlardı.

Uzaktan seçilmediği için, yaşlı birine yaptıklarını düşündüm. Çünkü genelde karton toplayan amcalar falan vardır bu civardaki sokaklarda.
Hemen hızlandım ve üstlerine doğru yürümeye başladım.
-Napıyorsunuz lan siz?
-Laaan, siktirin gidin lan,amınıza koyarım, rahat bırakın adamı.

Üçü birden hızlıca uzaklaşmaya başladı. Son bir kere daha sövdüm arkalarından.
- Siktirin gidin, orospunun çocukları.

Onlar uzaklaşmış, bankta yatan adam sandığım ancak genç bir erkek olduğunu uzaktan da olsa farkettiğim kişi, hışımla doğrulmuştu. Yanına doğru yaklaştım, kır pas içinde olmasa bile perişan halde bir delikanlı. Şaşırdım gencecik bir insan, böyle tehlikeli saatlerde burada. Gerçi neden şaşırdım, İstanbul'da ilk günlerimde bunları ben de yaşamamış mıydım?

Bu gence yardımım dokunabilir miydi? Sokakta kalmasına müsade mi etmeliydim? Bunu yapamam, Hayır, Hayır asla yapamam. Onunla konuşmalıyım. Olmaz, buralarda, her gece tehlike içinde yaşanmaz. Bir hali yolu olmalı. Evet yanına iyice yaklaşıp bir konuşmalıyım. Diyalog kurunca napacağıma karar veririm.

YENİ BÖLÜM KISA ZAMANDA MURATIN DİLİNDEN SİZLERLE OLACAK, İYİ OKUMALAR.