Ç♔P-7

661 30 4
                                    

Ve işte en heyecanlı bölüm :) Yazmak için çok uğraştım diyebilirim. Aklıma onlarca fikir geliyor ve bunların arasından derleme yapıp yazıyorum. Diğer bölüm daha farklı olacak iyi okumalar :) Bölüm parçası için şunu söylemem gerek; Şarkıcının hiçbir şarkısını dinlemem ama bu şarkısına bayılıyorum.

Hafta sonu olmasına rağmen erkenden kalkmıştım. Dünü düşününce… Tamam yanaktan öpmesi başkaları için pek önemli olmayabilir ama benim için, yani sonuçta aşık olduğum kişiden bahsediyorum. Sıcaklığını hissetmek o kadar güzel bir duygu ki…

Yataktan ilk defa dinç bir şekilde kalkıyordum. Banyoya gittiğimde elimi yüzümü yıkadım.

Suyu ayarladıktan sonra küvetin dolmasını beklerken pijamalarımı çıkarttım.

Musluğu kapattıktan sonra küvete girdim.

Rüzgarı düşünmeden edemiyordum. Aslında bakılacak olursa dün çok fazla olay yaşamıştım.

Önce Doruk’un ilginç davranışları sonra Rüzgar’ın soğuk tavırları…

Ama her ne olursa olsun Rüzgar öpmüştü beni. Tabi düşünmem gerek bir konu daha vardı.

Doruk’un kafasını karıştıran neydi ki? Kafası karışmış olsa bile bana bunu söylerdi ama bu sefer söylememişti. Belki de aşık olmuştu. Ama bunu benden saklamazdı ki. Tam tersine önce bana söylerdi.

Bunları düşünerek vakit geçirmektense bugün için hazırlanmak en iyisiydi. Nasıl olsa çok önemli bir şey olsa Doruk bana anlatırdı.

Bornozuma sarılıp odama girdiğimde telefonumu elime alıp mesaj kutusunu açtım

Erken gel canım sıkıldı evde hem konuşuruz biraz.

Elif de gelecekti bizimle. O zaman erken gelmesinde bir sakınca yoktu.

Hem bu olayları anlatmam lazımdı ona.

Pudra rengi elbisemi üstüme geçirdikten sonra saçlarımı düzleştirmeye başladım.

O sırada telefonuma gelen mesajla düzleştiriciyi masanın üstüne koyup mesaja baktım.

Tamam bir saate ordayım.

Harika bir saat zamanım vardı.

Elif gelene kadar hazırlanmalıydım. O gelince sürekli konuşmak istiyordum ve hazırlanmaya zamanım kalmayacaktı.

Elime düzleştiriciyi alıp saçlarımla boğuşmaya devam ettim.

En sonunda saçlarımı düzleştirdiğimde gevşek bir şekilde saçlarımı toplayıp makyaj çantamı çekmeceden çıkarttım.

Parlatıcımı dudağıma sürdükten sonra rimeli gözüme sürdüm.

Fazla makyaj yapmayı seven biri değildim. En fazla bu kadar yapardım. Özel günler olmadığı sürece tabi. O zamanlarda da sade bir makyaj yapardım.

Makyajımı tamamladıktan sonra pudra rengi tacımı çıkartıp önüme gelen saçlarımı arkaya attırdım.

Lastik tokayı çıkarttıktan sonra küçük el çantamın içine ıslak mendil, naneli şeker parfüm ve telefonumu atıp aşağıya indim.

Rüzgarı düşünmekten başka bir şeyler yapmam lazımdı.

Zaman geçirmek adına salonu toparladıktan sonra kapı çaldı. Kapıyı açtığımda hemen boynuma sarılan Elif ‘’Merhaba tatlım, teşekkürler iyiyim, dün hiçbir şey  yapmadım hadi hemen anlat neler oldu’’ dedi aceleyle.

‘’Dur Elif bu ne acele içeri gel. Anlatacaklarıma çok şaşıracaksın.’’

Bu kadar mı merak etmişti yani? Hemen içeri girip koltukların birine oturup beni yanına çekti ve oturtturdu.

♔ÇAKMA PRENS ♔Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin