Soğuk ve yağmurlu bir Perşembe sabahı saat 8 civarında aracına bindi Genç Adam. İlk 2 tanıdığı ona yardım etme teklifini geri çevirmişti ve en yakın arkadaşını en sona saklamıştı Genç Adam.
Arkadaşının mesaisi saat 9 da başlıyordu ve buda demekti ki saat 08;30 gibi evden çıkacaktı. Arkadaşı evden çıktığında onun araca binmesini sağlayacak ve deniz kenarı bir yere götürecekti. Gerekirse bir sandal ile açılacaklar ve telefon gibi dijital aletlerin pillerini çıkarttıracaktı.
Çünkü ortam dinlemesinden kaçınmak için en etili iki yol deniz ve pili çıkartmak idi. Deniz sayesinde sizi dinlemeye çalıştıklarında tek duydukları güçlü bir cızırtı olurdu çünkü deniz bütün radyo dalgalarını bozardı.
Arkadaşının evinin önünde durdu ve onu beklemeye başladı. Bir sigara yakmaya karar verdi. Paketinden bir dal sigara çıkardı ve çakmak ile yaktı. Arkadaşını bu işe bulaştırmak pek akıllıca değildi ama arkadaşının ailesi veya çocuğu yoktu yani bulaşsa bile en fazla işinden olurdu.
Onu ikna etmek ise kolaydı, daha önce ona yaptığı bir iyiliğin bedeli olarak bir iyilik isteyecekti ve aranması kalkacaktı. Ardından cadı avını tekrar başlatacaktı. Sigarasının son bir kaç nefesine ulaştığında arkadaşı oturduğu binanın demir kapısından çıkmıştı.
Bugün İstanbul oldukça soğuk ve sağnak yağışlıydı. Arkadaşı çıkınca Genç Adam da arabasının kapısını açtı ve indi. Arkadaşına hitaben
-Kardeşim günaydın. Şaşırma beni gördüğüne araca bin.
-T.. Bu sen misin?
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Bir Komandonun Anıları
ПриключенияBir Genç Adam ve Bir Dünya Güzeli, bu kirlenmiş dünyada mutluluğu bulabilecekler mi? Burayı takipte kalın. Sivilleşmiş bir özel kuvvet görevlisinin yaşadığı inanılmaz maceralar. birkomando.blogspot.com.tr enestayfur@outlook.com