Annesi Lucy her zamanki gibi küçük ve şirin gözüken kızını uyandırmak için onun odasına doğru yöneldi ama odasında onu bulamadı. Dışarı çıktı ona seslendi. Kafasını evlerine doğru kaldırdığında camda birini gördü. Bir kadındı. Hemen yukarı çıktı ama kimse yoktu. Koridordaki dolaptan sesler geliyordu. Dolabı açtı ve karşısında kızını gördü. Kızı suratına kötü bir şekilde bakıyordu sanki onu tanımıyormuş gibi. Annesi hemen kızını içeri götürdü. Kızı etrafa bakıp duruyordu. Annesi de onun baktığı yerlere göz gezdiriyordu. Her yerde gölgeler vardı. Kız görebiliyordu. Onları, hepsini. Toplam 7 kişilerdi. 3 erkek 5 kadın. Onun için gelmişlerdi. Kadın mutfağa doğru yöneldi. Mutfağa tam girdiğinde içerden gülme sesleri geldi. Kızı gülüyordu. Televizyon ve bilgisayar açılmıştı. Kadın hemen salona doğru koşmaya başladı. Kızı sebepsizce kahkahalar atıyordu. Kadın bir şeyler olduğunu anlamaya başlamıştı ama neden böyle bir şey olduğunu bilmiyordu. Unuttuğu bir şey vardı. Korkuya kapıldı. Yukarı çıkamıyordu. Kızını tek bırakmak istemiyordu. Kızını da alıp yukarı odaya çıktı. Jason’ı aramalıydı. En az 5 kere aramasına rağmen Jason telefona cevap vermiyordu. Hemen üzerini giyindi ve kızını da alıp aşağıya indi. İlk baş anahtarları bulmaya çalıştı. Oysaki anahtarlar hep aynı yerde olurdu. Yoktu. Anahtarlar yoktu. Anahtarları boşverip dışarıya çıkmak için kapıyı açtı. Ama birden kapı yeniden kapandı. Kadın zorluyordu ama kapı kilitlenmişti dışarı çıkamıyordu. Kadın kapıyla uğraşırken kızı gülerek yukarı çıktı. Birinin peşinden gittiği apaçık ortadaydı. Kızını takip etti ve koridorun sonundaki aynaya doğru yöneldiler kadın farkındaydı. Aynada ise kırmızı bir rujla “BİTMEDİ LUCY” yazıyordu. Kim yazmış olabilirdi ? Niye şimdiye kadar ona zarar vermedi ? Neden küçük kızı onlardan korkmuyordu ?
