GEÇMİŞİMDEKİ SIR

24

Biraz sustuktan sonra "Bilmem " dedi.

"Nasıl yani ya nefret ediyorsundur yada etmiyor sundur. Bunda bilmeyecek ne var ki?"

"Ediyorum, ama aynı zamanda etmiyorum da."Ne diyor ya, iyice kafam karışmıştı.
"Adam gibi cevap veremez misin?"
"Hayır ..."
"Uyuz  şey ne olacak."
"Bak böyle yapınca sana sinirleniyorum ,aynı zamanda da se...  "Sustu acaba ne diyecekti.

"Ne diyecektin."

"Şey...seni aynı zamanda komik buluyorum diyecektim."
"Ciddi misin benle kafa yapmıyorsun değil mi ?"
"Yoo ciddiyim ,ama bazen çok sinir ediyorsun."
"Ne yapayım bende böyleyim sinirlenince karşımdakini de sinirlendirmek istiyorum."
"Onu gayet iyi başarıyorsun onda ne şüphe.."ikimizde susmuştuk.

"Nereyi görmek istersin ?"şuan  karşımda o kadar farklı ömer vardı ki,biran eski haline dönecek diye tedirgin oldum açıkcası. Ama aynıydı bana iyi davranıyordu. Gülünce de çok tatlı oluyor du...."Bana ne oluyor, neler düşünüyorum böyle, yok yok kendine gel melek, kendine gel."

"Bir şey mi dedin duymadım?"

"Yok bir şey demedim ."

"Nereyi görmek istersin ?"diye sorusunu tekrarlamıştı ömer.

"Topkapı sarayı müzesini görmek istiyorum aslında... "

"Tamam ."Yirmi dakikalık yolculuğun ardından Topkapı sarayı müzesine  varmıştık.Arabayı park edince arabadan indik kapıya kadar yürüdük. Topkapı sarayı'nın önüne geldiğimizde kapının üstünde yazılar yazıyordu yazının sonunda da" 883(Hicri) yılının Ramazan ayında(Kasım-Aralık 1478)imar ve inşa edildi" ifadesi yer alıyordu.Kapının iki yanında, küçük odalar vardı.Avludan  içeri girdiğimizde asimetrik planlı bu avluya, saray-kent-devlet üçlü yönetim sisteminin ikinci derecede öneme sahip olan yapıları yerleştirilmişti. Topkapı sarayı müzesinin her detayını inceledim tabi resim çekilmeyi de unutmadım, her şey çok güzeldi, çok eğleniyordum. Güldüğüne göre anlaşılan, ömer de benim kadar eğleniyordu. 

"Her şey çok güzel..."

"Evet güzel ,Gülhane parkına da gidelim orayı da beğeneceğine adım gibi eminim"

"Olur."Topkapı  müzesinden çıkıp on dakika yürüdükten sonra Gülhane parkın varmıştık. Parkın girişinde sağ tarafta İstanbul şehremini ve belediye başkanlarının büstleri vardır. Parkın ortasından iki yanı ağaçlı yol geçiyordu. Bu yolun sağında ve solunda dinlenme yerleri,çocuk bahçesi bulunuyordu.Boğaza doğru kıvrılarak inen yokuşun, hemen sağında Aşık Veysel heykeli, yokuşun sonuna doğru biraz üst kısımda ise romalılardan   kalma Gotlar sütunu vardır.Toplam 163 dönümlük alanı kaplıyordu Gülhane parkı.

"Çok güzel burası çiçekler, laleler yeşillik... bayıldım."

"Bende severim burayı,  insanın sitresini atması için birebir bir yer. Gülhane Parkı eskiden Topkapı Sarayı'nın Has Bahçelerinden biriydi.İstanbul şehremini operatör Cemil paşa (Topuzlu) zamanında düzenlenerek park haline getirildi ve halka açıldı."

"Hııım ,çok güzel ama insan buradan gidesi gelmez hiç....Aslında ben çok yoruldum biraz oturalım mı?

"Tamam ama  banklar dolu hep."

"Bu kadar güzel yeşil çimenler dururken banklarda mı oturacaksın?"geçip çimenlerine üzerine oturdum."hadi gel ..."Ömer yanıma gelip oturdu.Öylece iki dakika hiç konuşmadık.

 "Ömer"

"Efendim"
"Teşekkür ederim."
"Niçin, anlamadım."
"Tatilde bana yardım ettiğin için ve bugün için teşekkür ederim."
"Biraz geç oldu ama, önemli olan unutmamış olman."
"Aslında unutmuyordum sadece tartışmalardan fırsat olmuyordu.Sende beni iyice sinirlendirince edemedim."

"Önemli değil ,bugün bende güzel zaman geçirdim."  Saatime baktığımda   altı buçuk olmuştu .O kadar güzel yerler gezmiştim ki zaman nasıl akıp geçtiğini anlamadım.Çimenlerin üzerine uzandım .Ömere baktım oda bana bakıyordu."Ne oldu niye öyle bakıyorsun." 

"Bugün beni hiç kızdıracak bir şey yapmadın."yattığım yerde  gözlerim kapalı cevap verdim."Benim damarıma basılmadığı sürece kimseyi durup dururken kızdırmam ki." gözlerimi açıp yattığım yerden doğrulup ömere baktım."Ömer aslında, ben çok acıktım yemek mi yesek?"

"Tamam, seni çok beğeneceğin bir yere götüreceğim o zaman."ayağa kalkıp elini bana uzattı. "hadi kalk beğeneceğine eminim."bana uzattığı elinden tuttum , ayağa rahat kalkmam  için hızlı çekince onun göğsüne çarptım.