MELİSA'NIN AĞIZDAN:
Meriç abi buğrayı dövüyordu mirada zevk alıyordu onu ikna edip kavgayı ayırmasını söyleyip gönderdik.
Miragitti bian boşluğuna geldi heralde
Meriç abinin yumruğu miraya geldi ve mira yere düştü ama kafası taşın kenarına çarptı yağmur çığlık attı ve miranın yanına koşmaya başladık.
Miranın gözleri açıktı yumuyordu
-"hayır mira kapatma kapatma nolur bizi bırakma mira mira miraaa"diye bağırdım.
Ambulans sesi kullağımı doldurdu mirayı sedyeye koyup gittiler bizde minübüsle arkalarından gittik.
Yine bi hastane koridorunda bekliyoruz mirayı ameliyat haneye aldılar meriç abi sinir kırizi geçiriyordu kimse yanına yaklaşamıyo bian inneyi vurunca sakinledi ve odaya götürdüler.
Buğragil geldiler herkes kendi derdinde olduğu için kimse birşey demediler.
Doktor çıktı koştum
-"noldu noldu birşeymi oldu"
-"hastamız komaya girmişti yine aynı yere isabet etmiş ve çok zorlu oldu size şöyle söyleyim hastamız uyanınca sağ bacağının lifleri kopmuş olucak ve demir takılıcak yada komaya giricek o kendisine bağlı %20 hayata tutunma şansı var. Kendinizi hazırlayın" hayır mira güçlü mira güçlü yağmur çığlıyla bayıldı herkez daıldı bak seni çok seviyoruz.
Bizi bırakıp gitmessin demi abin sensiz napıcak biz sensiz napıcaz sedizce çığlık nasıl atıcaz ha hadi bizi düşün geri gel hadi sensiz olmuyor hani senin ikizin ölmemişti sen hissediyordun hani nerdesin mira geri gel razıyız çeneni dinlemeyi.
