Lise Belaları//4

4K 284 391
                                    

(ARKADAŞLAR,WATTPAD YİNE BUGA GİRDİ, İLK ÜÇÜNCÜ BÖLÜMÜN GÖZÜKMESİ GEREKİRKEN DÖRDÜNCÜ BÖLÜM GÖZÜKÜYOR. BİR BÖLÜM ATLAYARAK OKUYABİLİRSİNİZ.)

"Onun bir adı var. Onunla düzgün konuş ChanYeol."

Bu cümle ağzımdan nasıl çıktı bilmiyordum ama fena hâlde boku yemiştim.

ChanYeol topuğunun üstünde bana döndü. Gülüşü değişik anlamlar taşıyordu. Nefretle, alaycı, küçümseyici. Ama kesinlikle sevgi içeren bir gülüş değildi bu. Kafasını sağa doğru eğerek bana doğru gelmeye başladı.

"A-a! Burada kimler varmış. Bizimki değil mi bu?" Bizimki?

"Ben sizin falan değilim! Hem sen kimsin ki? Kim sana böyle davranma hakkını veriyor? Seni müdüre söyleyeceğim." Güldü. Ama baya bi güldü. Sonra aklıma dank etti.

Babası zaten okul müdürü...

Herkes gülmeye başlayınca kendimi yerin yedi kat dibine sokasım gelmişti. ChanYeol yanımda geldiğinde boy farkından dolayı eğildi. Bunların boyları neden bu kadar uzun?

"Hey, bücür burası benim. Şikayet etsen ne yazar?" Hafifçe sırıttıktan sonra bana arkasını dönerek tekrar o çocuğa doğru ilerledi. Çocuğa bir bakış daha attıktan sonra bizim gibi izleyen bir kızın elindeki meyve suyunu alarak çocuğun üzerine döktü.

Bildiğiniz döktü.

Millet çocuğa gülerken çocuk ise utançla kafasını eğmişti. Bakışlarımı ChanYeol'da gezdirdim. Yüzündeki o küçümseyici bakışı ile kahkaha atıyordu. Nasıl böyle olmayı başarıyordu? Bundan nasıl zevk alıyordu?

Çocuk, elini yüzüne götürerek gözlerini ovuşturdu. Galiba ağlıyordu. Öyle ki ChanYeol bundan zevk alıyordu.

ChanYeol soluna dönerek diğerlerine göre daha esmer olandan bir tane kutu aldı. Kutuyu açarak içinden küçük bir pasta çıkardı. İlk önce parmağını pastanın kremasına daldırıp çıkardı. Kremayı ağzına götürerek parmağını yaladı. Pastayı yukarıya doğru kaldırarak çocuğun kafasına yapıştıracaktı ki gelen sesle durdu.

"Chanyeol!" Hepimiz bakışlarımızı merdivenlere yönelttik. Bağıran kişi Sehun'du.

ChanYeol eliyle alnını ovuşturduktan sonra kafasını ona doğru gelen Sehun'a çevirdi.

"Ne var Sehun?" Sehun hızlı adımlarla ChanYeol'un yanına gelerek kolunu tuttu.

"Çocuktan ne istiyorsun? Bırak çocuğu." ChanYeol, Sehun'un elini kolundan atarak kahkaha attı.

"Yine mi kahramanlık yapacaksın Sehun? Artık bırak bu işleri." Sehun, ChanYeol'un yakasına yapıştı. Herkesten fısıldaşma sesleri yükseliyordu. Sehun, ChanYeol'a biraz daha yaklaşarak kafasını umursamazca salladı.

"Neden bırakayım ki? Onların bir suçu yokken, sen gereksiz yere onları eziyorsun." Gözlerini ChanYeol'un koyu gözlerine kenetlerken söylendi.

"Bu bir saçmalık." ChanYeol'un elleri sinirden yumruk haline getirmişti. ChanYeol sinirlenmişti. Hem baya. Bir şey söylememek için dudaklarını birbirine bastırması ve ellerini yumruk yapması herşeyi açıklıyordu.

"Sehun, defol. Aynı şeyler olmasın." Chanyeol gülerek Sehun'a yaklaştı ve elini omuzuna koydu. "Tekrar o güzel yüzün dağılmasın. Tekrar millete rezil olma."

Sehun, ChanYeol'un omuzunda olan elini indirdi ve yumruğunu yüzüne geçirdi. Herkesten bir anda sesler yükselmeye başladı.

ChanYeol sehun'un yumruğu ile yeri boylarken Sehun ChanYeol'un üstünde yerini aldı. (#ChanHun reyel.s.s *-*) Yumruğunu ardı ardına geçiriyordu. Aradan bir şeyler diyordu ama ne dediği belirli değildi.

Lise Belaları//PCY+OSHHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin