Dişi Aslan ve Kurt

-Leydi Cersei Lannister-

Kral ve ailesinin 2 haftalık Winterfell ziyaretinin son akşamıydı bugün. Yarın sabah herkes yola çıkacaktı. Cersei akşam yemeği için hazırlanıyordu. Jon dadısıyla birlikteydi. Hizmetçileri Cersei'nin saçlarını örüyordu. Ardından Ned'in sesini duydu. "Odadan çıkın." Cersei yarım kalmış örgüsüyle ayağa kalktı. Ned hizmetçilerin ardından kapıyı kapattı. Cersei ne olduğunu anlamamıştı. Sadece Ned'e baktı. Elinde ince bir kılıç vardı. Ucunda ufak bir aslan başı vardı. Tam olarak Cersei'nin seveceği ve taşıyabileceği bir kılıçtı. Ned konuşmadan kılıcı Cersei'nin ellerini verdi. Cersei nasıl kılıç tutacağını biliyordu. Jaime ile ayırt edilemedikleri zamanlarda kılıcı nasıl tutacağını öğrenmişti. Ned'e baktı. "Bu ne için?"

-Tüm yaptıkların, oğlum ve benim için... Sana uzun süredir bir hediye vermek istiyordum. Ne vereceğimi bilemiyordum. Kraliçe ile konuşurken kılıç kullanmayı öğrenmek istediğini duydum. Bu kılıç tam sana göre senin taşıyabileceğin ağırlıkta. Büyük bir şey değil ama senin narin ellerin için uygun. Her gün seni çalıştırabilirim böylece nasıl kullanacağını öğrenirsin." Cersei duydukları karşında nefessiz kaldı.

-Ben.. Ben teşekkür ederim lordum. Beni çalıştırmanızı isterim ama bu bir leydi için uygun olacağını düşünmüyorum." Ned'in boynuna atlamak istedi, bu hayatında aldığı en güzel hediyeydi.

-Bizi kimsenin duymayacağı bir yerde çalışabiliriz. Kılıç kullanmayı öğrenmeni istiyorum eğer sende hala istiyorsan?" Cersei gülümsedi.

-Teşekkür ederim lordum." Cersei kendini Ned'in boynuna sarılmış buldu. Ned'in elleri Cersei'nin sol tarafındaki salık saçlarına gitti. Cersei Ned'i daha da sıkı kucakladı. "Ben teşekkür ederim leydim." dedi Ned. Cersei gülümsedi. Ned odadan çıktığında hizmetçileri tekrar odaya geldi. Üzerini değiştirmek istediğini söyledi. O gece Lannister renkleri yerine Stark renklerine bürünmek istedi. Saçlarını bir Kuzeyli bir leydi gibi ördürdü. Aynaya baktığında Winterfell leydisi Cersei Stark'ı gördü. Kendini hala bir Stark gibi hissetmiyordu. Buraya geldiğinden beri kendine asla Stark dememişti, ta ki bugüne kadar. Buranın leydisi olmak ve Ned'le evli olmak güzeldi. Kraliçe acınacak haldeydi. Cersei kraliçe olmadığı için şanslıydı. Kendini Ned'i ve Jon'u düşünmekten alıkoyamadı. Ned'in saçını dokunuşunda, ona sarıldığında bir şeyler hissetmişti. Ned'i istemişti. Ama Ned'e bunu söyleyemezdi. Odada yalnızken kılıcını tekrar eline aldı ve inceledi. Ned gerçekten nasıl yaptıracağını bilmişti. Çok geçmeden akşam olmuştu. Ned Jon'la birlikte geldi. Cersei'ye sol kolunu teklif etti. Cersei koluna girmeden ve salona inmeden önce "Bir şey unuttum." dedi. Ned anlamaz bakışlarla baktı. Kafasını ellerinin arasına aldı ve dudaklarına bir öpücük kondurdu. Ardından gülümseyip " bunu" dedi. Jon gülmeye başladı. Ned Jon'a dönüp "Annenle babanın öpüşmesi hoşuna mı gitti küçük Lord?" dedi, Jon'un gülüşüne Cersei de katıldı. "Kraldan sonra gelen ev sahipleri olmak istemiyorsak artık inmeliyiz." dedi. Ned salonun kapısında durdu ve Cersei'ye döndü "Hayatımda gördüğüm en güzel kadınsın." dedi. Cersei gülümsedi. Birlikte içeri girdiler ve yan yana olan yerlerine oturdular. Yemek boyunca Cersei kraliçe ile sohbet etti. Kraliçeyi sevmeye başlamıştı. İyi bir kadına benziyordu ve Cersei ile arkadaş olmak istediğini açıkça belli etmişti. Yemekte bir ara Ned Cersei'nin masanın altındaki elini sıkıca tutmuştu. Kral yalnızca içiyordu. Çok geçmeden Cersei ve Catelyn çocuklarına bakmak için odalarına geçtiler. Cersei o akşam geç saatlere kadar Catelyn ile kaldı. Catelyn Kızıl Kale'de ki yaşamından bahsettikçe Cersei Ned'e sahip olduğu için ne kadar şanslı olduğunu anlıyordu. Odasına gidip Jon'u yatırmadan önce Catelyn'e sarıldı, "Her zaman bana yazabilirsin Catelyn." dedi tebessüm ederek. Odasına giderken Jaime kolundan yakaladı. Kolunu çekti. "Geliyor musun tatlı kız kardeşim?"

-Seninle gelecek bir yerim yok Jaime. İlk gece yaptığımız şey hatadan başka bir şey değildi, beni rahat bırak."

-Hadi ama Cersei bir daha ne zaman görüşeceğiz, bu geçireceğimiz son gece olabilir."

-Ben kocamı seviyorum." diye atıldı.

-Yalan söylediğinde anlayabiliyorum kardeşim."

-Yalan söylemiyorum. Ne olmasını bekliyordun? Kocamı seviyorum. Bu olacaktı."

-Onu sevemezsin." dedi ve öpmeye çalıştı. Cersei tokat attı.

-Ne yapmaya çalışırsan çalış Cersei. Onu sevmiyorsun. Biz bu dünyaya beraber geldik, beraber gideceğiz. Gerekirse onu öldürürüm. Benimle olmanı engelleyen kim varsa öldürürüm."

-Kes sesini Jaime! Anla artık ben evliyim ve sen sadece kardeşimsin." Tüm vücuduna yayılan bir his hissetti. Elbette kardeşten öteydiler. Odasının kapısına kadar gelmişti. Ned'in sesini ve kahkahasını duydu. Sesin geldiği yere baktı. Ned koşarak onlara geliyordu.

"Karıcım" diyerek Cersei'yi belinden kendine doğru çekerek öptü. Cersei ne olduğuna anlam veremedi, ardından öpüşüne karşılık verdi, hem kendi hem Jaime'nin iyiliği için. Ned Jaime'yi görmezden geldi ve hiç ara vermeden öpmeye devam etti. Cersei'nin arkasındaki kapıyı itti. Öpüşerek odanın içine girdiler. Ned saçını çekiştirdi. Cersei'nin ağzından ufak bir inleme çıktı. Ned'in elleri güçlü bir şekilde Cersei'yi tutuyordu. Ned'in elleri Cersei'nin elbisesindeki düğüme gitti. "Ned lütfen dur." Nefes nefese söyledi. "Bana tekrar Ned de." Kocasının sesini hiç bu kadar tutkulu duymamıştı. Ned'in elleri elbisesinin altına gitti. Jaime'yi unutmuştu bile. Ned bir an için durdu "Size dokunmak istiyorum leydim. Oğlumun sizin güzel göğüslerinize dokunduğunu görüyorum ve itiraf etmeliyim, onu kıskanıyorum." dedi. Ve Boynunu öpmeye başladı. Cersei şaşkınlığı karşısında ne yapacağını bilemedi. Jon'un sızlanmasını duydu. Eddard Cersei'yi yatağa yatırdı. Ve onu öpmeye devam etti. Tekrardan Jon'un sesini duydu. "Oğlun uyanmak üzere Eddard" dedi gülerek. Ned umursamadı ve üstündeki elbiseyi yırttı. Göğsünün arasını öpmeye başladı. Ayağındaki ağır botlara homurdandığını duydu. "Sessiz ol Jon uyanacak." dedi. Ned Cersei'yi kucağına aldı ve kendi odasına götürdü, üstünde sadece iç çamaşırları vardı. Kocasını burada uyuduğunu biliyordu ama hiç girmemişti. Ned Cersei'yi yatağa yatırdı. "Kükremeni duymak istiyorum dişi aslanım" dedi. Ned Cersei'yi tamamıyla çıplak bıraktı. Hamileliklerinden kalan izleri kapatmak istedi ama Ned ona bu zamanı vermedi. Ardından Ned kendi üstündekileri çıkardı. Cersei Ned'in tüm vücuduna arzuyla baktı. Bir süre sadece birbirlerinin vücuduna bakarak geçirdiler. En son birlikte olduklarında Cersei Jon'u varis olarak kabul etmemişti. Yatakta birbirlerine uyuyorlardı, bunu ikisi de biliyordu. Ama asla böyle bir şey yaşamamışlardı. En son gözleri birbiriyle buluştu. Ned'in gözleri her zamankinden griydi. Cersei kolunu Ned'in boynuna doladı ve öpmek için kendine çekti. Ned'i istiyordu. Ned tüm vücudunu öperek bacaklarının arasına geldi. Ned Cersei'nin bacaklarından tuttu ve öpmeye başladı. Cersei ellerini Ned'in saçına götürdü ve çekti. Ned'i içinde istiyordu. Ned ona hiç tatmadığı şekilde zevk veriyordu. Bu adam onun onurlu, sakin, sessiz, kibar Lord kocası değildi. Bu adam ona zevk veren kişiydi. Tekrardan adını söyledi. Ned sağ göğsünü sıktı. "Onları ısırmak ve yalamak istiyorum." dedi. Cersei cevap vermeden bunları yapmaya başladı. Cersei'nin bacakları Ned'in belinde birleşti. Ve sonunda Ned içindeydi. Ned sert ve hızlıydı.
"Tanrım!" Cersei mırıldandı, Ned'in boynunu ısırmasıyla geldi. Ardından Eddard deli gibi içine boşaldı. Cersei hiçbir utanç hissetmedi. Aksine Ned'e onu daha sert ve daha hızlı alabileceğini söyledi. Ned ona teşekkür etti, sözler verdi ve o etrafındayken ne kadar iyi hissettiğini söyledi. O gece 4 kere birlikte oldular. İkiside tüm gece gülümsediler. en sonunda terli ve yorulmuş bir biçimde Ned Cersei'yi göğsüne çekti. Ve birbirlerine sarılarak uykuya daldılar.

*Bu bölümü şuan üzgün olan, adını bilmediğim bir okuyucum için atıyorum. Cersei'nin kılıcı aldığındaki gibi mutlu ol😊

2* Adı Ziya'ymış. Mutlu ol Ziya, hayat mutsuz olmamız için çok kısa😊