Marinette
Birden beni dömdürmeyi bıraktı. Yüzünü ellerimin arasına aldım o sözleri söyledim
"Seni seviyorum adrien.."
Birden durdu. Şaşırmış ve durgun gözüküyordu. Ne olmuştu acaba o beni sevmiyormuydu??
"Ne oldu? A..adrien iyimisin???"
Donup kalmıştı sanki... bir anda beni yere bıraktı ama yavaşça tabi.
Sorumu tekrarladım."A.drien iyimisin?!?!"
Yüzümü asıp diğer tarafa döndüm. Sonra arkamdan konuşmaya başladı. Elini omuzuma koydu ve
"Marinette lütfen üzülme ben sadece hayatımın aşkını çok geç farkettim. Kim bilir ne kadar acı çektin."
Gözleri doldu. Tane tane yaşlar düşmeye başladı yere. Çenesinden tuttum ve gözlerini gözlerime kenetledim. Umut verici sözlerle konuşmaya başladım.
"Senin suçun değil hiçbirşey.. merak etme bundan sonra sen benimsin ben senin... lütfen artık ağlama.
A..aslına bakılırsa bir an bana olan aşkından şüphe etmişt-"Paramğını dudağıma koydu.
"Şşşh. Ben seni canımdan çok seviyorum. Hatta kanıtlayabilirim."
Biranda ne kadar gücü varsa bağırmaya başladı."Paris dinle beni!!... Marinette'i çok seviyorum. Bu çocuk, adrien agreste bu kızı çok seviyorrr!!"
"Ah adrien.."
Gözlerim artık dayanamdı. Uzun süre tuttuğu yaşları serbest bıraktı birden.
Ağlamaklı bir sesle adrien'a döndüm."Biliyomusun adrien... s..sen s..sen benim hayalimdin."
Güldü ve beni kollarının arasına aldı.
"Desene şuan hayalini yaşıyosun"
Sıkıca beline sarıldım ve kafamı omzuna gömdüm.
"Hadi artık üzülme ben yanındayım artık geri dönmeliyiz. Merak edicekler"
Kafamı tamam anlamında salladım. Peki ya nasıl geri döneceğiz? Uzaklardan sesler gelmeye başladı. Adrien la hemen çantalarımızı alıp o yene doğru koştuk.
"Adriennnn"
"Marinetteee nerdesiniz??"
arada chloe nin sesinide duyuyordum."Adribalım nerdesin?? Sensiz yapamam ben ama hadi ortaya çık"
İçimden chloe'ye saydırıyordum. "Sen bida benim adrienıma adribalım de bak chloe o sarı saçların elimde kalıyomu kalmıyo mu!" Gibi...
Neyse bi iki dakika sonra sınıfla buluştuk. Ben koşup alyaya sarıldım ninoda adriena.
Nino
"Nerelerdeydiniz dostum çok merak ettik."Alya
"Evet kızım öldüm öldüm dirildim""Merak etme alya iyiyiz işte hemde çok iyi"
Son kısmı adrien'a bakarak söyledim ve gülümsedim ve oda bana göz kırptı. Bu arada hoca bize sesleniyordu.
"Çocuklar nerdeydiniz?!?"
"Ş..şey hocam sizin dediğiniz gibi haritadan devam ederken harita yırtıldı ve bizde kaybolduk."
Hoca samimiyetle gülümsedi.
"Peki çocuklar bidaha çok dikkat edin lütfen ""Peki hocam"
Yürümeye başladık otobüse geri dönüyorduk. Ben yanımda olan alyanın sonsuz sorularını dinlerken gözüm bir yandan adrien'a kayıyordu. Ona bakıyordum ki içimden öyle çok gülmek geldi ki... anlatamam. Aniden gülmeye başladım. Alya bana anlamsıza bakarken adrien'da birden gülmeye başladı. Ikimizde sadece gülüyorduk yolun ortasında herkesin bize baktığını anlayınca ikimizde sustuk.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
The Little AGRESTE (Askıda)
Fanfiction-bu dünyadan gitsem bile... -şşt.. böyle konuşma asla öyle bişey olmaycak -ama olursa... -bende seninle gelirim...