"Sahra, ben geçenlerde arkadaşlarla konuşurken çarşaflı bir kadınla evlenmek istediğimi söyledim ama bana gülüp bunun Kuranda olmadığını ve arapların kültürü olduğunu söylediler. Ben de kalakaldım. Nasıl cevap vereceğimi bilemedim. Sahi Kuranda yok mu?" gözünü yoldan ayırmadan soruyu sormuştu.
"Dayı, cilbab giyip yüzü kapatmak her kadına farzdır, farz olan yani emir barındıran bir amel yapılmadığı taktirde ceza yani azab gerektirir. Dolayısıyla islam iddiasında bulunan bütün kadınların cilbab giymesi zorunludur. Cilbab diyorum çünkü peçe dersem şayet dar olan bir feracenin üzerine peçe takılsa bu da tam örtünme olmaz. Peki bunu nerden anlıyoruz delili nedir? Bak, Kuranda سورة الأحزاب da cilbablanın kelimesi geçiyor. Arap lugatinda cilbab baştan giyilen tek parça olan yüzü de kapatıp vücudun hiçbir yerini belli etmeyen örtüdür.
Ayette şöyle buyruluyor:
يَٓا اَيُّهَا النَّبِيُّ قُلْ لِاَزْوَاجِكَ وَبَنَاتِكَ وَنِسَٓاءِ الْمُؤْمِن۪ينَ يُدْن۪ينَ عَلَيْهِنَّ مِنْ جَلَاب۪يبِهِنَّۜ ذٰلِكَ اَدْنٰٓى اَنْ يُعْرَفْنَ فَلَا يُؤْذَيْنَۜ وَكَانَ اللّٰهُ غَفُورًا رَح۪يمًا《Ey Nebi! Eşlerine, kızlarına ve müminlerin kadınlarına de ki: "(Tüm bedenlerini örten) cilbablarını üstlerine giysinler. Bu, onların tanınmamaları ve eziyet görmemeleri için en uygun olandır. الله, günahları bağışlayan, örten ve günahların kötü akıbetinden kulu koruyan, kullarına karşı merhametli olandır》
Taberi Tefsirinde de Taberi bu ayet hakkında şöyle diyor:
يقول تعالى ذكره لنبيه محمد صَلَّى الله عَلَيْهِ وَسَلَّم: يا أيها النبي قل لأزواجك وبناتك ونساء المؤمنين: لا يتشبهن بالإماء في لباسهن إذا هن خرجن من بيوتهن لحاجتهن، فكشفن شعورهن ووجوههن. ولكن ليدنين عليهن من جلابيبهنّ؛ لئلا يعرض لهن فاسق، إذا علم أنهن حرائر، بأذى من قول.
"Ey Peygamber, hanımlarına, kızlarına ve mü'minlerin hanımlarına söyle, herhangibir ihtiyaçları için dışarı çıktıkları zaman elbiselerini, cariyelerin kıyafetlerine benzetmesinler. Saçlarını ve yüzlerini açmasınlar. Dış örtüleriyle örtünsünler ki fâsık olanlar onları rahatsız etmesin. الله, çok affeden ve çok merhametli olandır."
حدثني يعقوب قال ثنا هشيم قال أخبرنا هشام عن ابن سيرين قال: سألت عبيدة عن قوله (قُلْ لأزْوَاجِكَ وَبَنَاتِكَ وَنِسَاءِ الْمُؤْمِنِينَ يُدْنِينَ عَلَيْهِنَّ مِنْ جَلابِيبِهِنَّ) قال: فقال بثوبه، فغطى رأسه ووجهه، وأبرز ثوبه عن إحدى عينيه
Muhammed b. Sîrîn den o diyor ki: "Ben, Ubeyde es- Selmâni'ye bu âyetten sordum. Ubeyde başını ve yüzünü örttü, Sadece sol gözünü açık bıraktı ve âyetin, o şekli ifade ettiğini söyledi.
《 تفسير الطابري/ سورة الأحزاب59》Ayrıca ayete dikkat edersek tanınmama kelimesi özel olarak kullanılmış yani öyle şekilde giyilecek ki dışardan tanınmayacak. Ne kadar bol giyilirse giyilsin yüz açık olursa tanınır değil mi? Dolayısıyla yüzün kapatılmasının emredildiğini anlamış oluyoruz ve hadislerde de peygamber صلى الله عليه وسلم 'in hanımlarının öyle giydiklerini görebiliyoruz. Misal Buhari'nin itikaf babında geçen hadiste: Sahabeler, peygamberimizi eşi Safiye annemizi gece vakti evine eşlik ederken görüyor, tam giderlerken peygamberimiz onları çağırıyor. Bu Safiye'dir diyor. Sahabeler biz senden şüphe eder miyiz deyince şeytan damarlarınızdaki kan gibi gezer diyor.
Yani burdan şunu anlıyoruz Safiye annemiz tanınmayacak şekildeydi.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Türkiye'de Muvahide Olmak..
ChickLitEvet الله سبحانه و تعالى için soruyorum sana; bu namaz kılanların, dua edenlerin ve tevbe edip yalvaranların saflarında mıydın, yoksa geri kalanların saflarında mıydın? Bu ümmetin güçlülük sebeplerinden biri mi oldun bugün, yoksa zayıflık sebepleri...