MELEZ İKİZLER 2 ' Sonsuz Güç '

SEZON 2 BÖLÜM 18

ARKADAŞLAR ARANIZDA KAPAK YAPABİLEN VARSA BANA ULAŞABİLİRMİ :)

KEYİFLİ OKUMALAR :)

Boş gözlerle Sean 'a bakıyordum

-'' Neyin sorumlusu ben olurum anlamadım . '' Gözlerinden geçen şeytani parıltı az önce onun hakkıda düşündüklerimi tuz buz etmişti.

-'' Hayatında sevdiğin kaç insan var Grey 5 yada 6 mı ? Hepsinin bir vukuatı var Devin ' de bende görmezlikten geldik ama diğer avcıların kulağına giderse ve biz aradan çekilirsek pek iyi şeyler olmaz değil mi ? '' Boğazımda bir şeylerin düğümlendiğini hissetmiştim.Beni açıkça tehdit ediyordu.

-'' Ne olur söylesene Sean daha açık konuş . '' Bunu söyleyen Colin'di ve sesinde rahatsız edici bir rahatlık vardı.Başımı çevirip ona baktığımda gözlerindeki boşluk beni bile ürpertmişti.Sean ise az önceki alaycı halinden tamamen soyutlanmıştı.Colin'den beklemediği bir tepki aldığı açıktı.'' O ailenin kim olduğu bende en az senin kadar iyi biliyorum sence onlar Derin'i içlerine alır mı .Sınırlarına adım attığı gibi Derin 'i bir yere kapatacaklar nasıl öldüreceklerini bilmedikleri için yıllarca işkence yapacaklar . Akıllarından geçecek olan pislikce düşünceleri sende biliyorsun .''Sean 'ın gittikçe daha fazla sinirlendiğini görebiliyorum .Colin 'in gözlerindeki karanlık ise gittikçe artıyor etrafında toplanıyordu adeta.

-'' Derin bizimle gelecek . '' diye dişlerinin arasından konuştuğunda alayla güldü.Ayağa kalkıp kolumdan tutarak benide kaldırdı.

-'' Cesaretiniz varsa Derin 'i gelin ve alın.Bundan sonra dikkkatli olun Sean iki çocuğunda ölüm nedeni sizsiniz ve inan bana yapacaklarımın sınırı yok . '' Kafeden çıkıp arabaya bindiğimizde arabayı çalıştırıp hızla gaza bastı.Biraz uzaklaştıktan sonra sesli bir şekilde nefes verdi.
-" İyi misin sen ? " diye sorduğumda sesini çıkarmadan arabayı hızlandırdı. Biraz önceki sakinliğinin aksine oldukça sinirliydi.Aniden fren yaptığında elimle önü tutarak kendimi durdurdum.Arabadan çıktığında bende endişeyle çıktım ve arkasındanonu takip ettim.Cebindeki anahtarla kapıyı açıp bileğimden tuttu ve beni içeri çekti.Kapıyı sertçe kapatıp beni kendiyle kapı arasında sıkıştırdığında dudaklarını dudaklarıma bastırdı.Sırtımdan bir ürperti geçtiğini hissetmiştim.Şuanda hiçte kendinde değildi.Normalde kışkırtıcı ve sert olan öpücüğü öfkesiyle birleşmiş ayak uydurması imkansız bir hale bürünmüştü.Eli t -shirtimün uçlarına gittiğinde onu durdurmak için ellerimi onunkilerin üstüne koydum.Geri çekildiğinde gözlerindeki karanlık parıltı dahada yoğunlaşmıştı .T-shirti sert bir şekilde çıkarıp kenara fırlattı.Kolumdan çekerek koltuğa fırlattığında evet yanlış anlamadınız fırlattığında kendimi toparlayamadan üstüme eğildi.Yeniden dudaklarıma yapıştığında elleri şortuma gitti . Kesinlikle durmalıydık.Colin 'in aklı başında değildi.Göğsünden itelediğimde geri çekilip gözlerime baktı. Parlak kahve gözleri koyulaşmış siyaha yakın bir renk olmuştu." Colin lütfen dur yapma ." dediğimde çenesi kasılmıştı.Dudaklarını ıssırarak üstümden kalktığında bende oturur pozizyona geçtim.Colin odanın köşesine attığı t - shirtime doğru yürüyüp eline aldı.Ben durmuş onu izlerken biraz yaklaşıp üstüme attı.
-" Siktir git buradan . " dediğinde anın getirdiği şaşkınlıkla bakakaldım.
-" Efendim ." diye sorduğumda işaret parmağıyla kapıyı işaret etti.
-" Siktir olup gitmezsen sana öyle şeyler yaparımki durmam için yalvarırsın çık git bir dahada asla gözüme gözükme ! " Bütün vücudum buz kesmişti. Şaka yapmadığı her halinden belli oluyordu.Gözlerimin yanmaya başladığını hissettiğimde kucağımdaki t - shirti üzerime geçirdim.Ben Derin Grey ' dim ağlayamazdım.Ayağa kalkarak masanın üzerindeki çantamı aldım ve hızlı adımlarla evden çıktım.Bahçeden sokağa geçip sokağın aşşağısına doğru yürümeye başladım.Yanından geçerken çarptığım insanlar bana ' dikkat etsene ' gibi şeyler söylerken onlara aldırmadan adımlarımı hızlandırdım.Sakin olmalıydım düşünürsem dönüşüm başlardı ve ben bunu istemiyordum.Taksi durağının önüne geldiğimde arabalardan birine bindim. Şöför koltuğunda saçları hafif kırlaşmış kirli sakallı bir adam vardı. Üzerine giydiği beyaz polo t- shirt ve koyu renk jean pantolonla taksiciden çok iş adamlarına benziyordu.Evin adresini verdikten sonra arkamı yaslanıp dışarıyı izlemeye başladım.Sağımızda uzanan denizin kızgın dalgaları kayalara çarparken esen rüzgar palmiye ağaçlarının geniş yapraklarını sallıyordu.Vücudum yavaş yavaş acımaya başlamıştı.Derin bir nefes alıp sakinleşmeye çalıştım . Yarın işime geri dönecektim. İyi gelebilirdi birşeylerle uğraşmak iyi gelebilirdi.Çantamdaki telefonumu çıkartıp rehberden Connor' u buldum .Arayarak kulağıma götürdüm . Çalıyor çalıyor çalıyor.