Gözlerimi araladığımda kendimi beyaz rengin ağırlıkta olduğu bir odada buldum.Kafamı yan tarafıma çevirdiğimde tekli koltukta iki büklüm uyuyan abimi gördüm.Üzerindeki kıyafetler ve duvarlardaki yazılardan anlaşıldığı üzere bir hastanedeydim.Karnımda iğrenç bir ağrı vardı ve midem bulanıyordu.Bayılmadan önce yaşananlar aklıma gelince elimi korkuyla kafama götürdüm.Alnımda bir yara bandı vardı fakat saçlarımın hepsi olduğu gibi duruyordu.Ben bayılmadan önce adamın saçımı kazımak üzere olduğunu hatırlıyordum.
Yerimde rahatsızca kıpırdandım ve kuruyan boğazımı ıslatmak için birkaç kez yutkundum.Ağzımın içi bile kurumuştu.Ben en son sahildeydim.Beni buraya kim getirmişti?Kim adam saçlarımı kazıyacakken beni kurtarmıştı?Aslında aklıma bir kişi geliyordu ancak emin olamıyordum.Mantıklı düşününce de sadece o olabilirdi.
Hala uyuyan abime dönüp çıkarabildiğim en yüksek sesle "Abi.." diye seslendim.Abim uykusundan irkilerek uyandı ve ikisini birden açamadığı gözleriyle ellerimi tutup "Abim?" dedi soru sorar gibi.Sesli bir şekilde yutkundum ve "Abi bir bardak su." dedim güçlükle.Hemen kenarda duran sürahiden bardağa suyu doldurduktan sonra elini enseme koyup suyu içmeme yardım etti.Ilık su boğazımdan aşağıya inerken ağrıyan boğazımı rahatlattığını hissettim.Abim sonunda bardağı bırakıp sıcak elleriyle benim soğuk ellerimi kavradı.Ölü gibiydim.Zaten demir ve vitamin eksikliğim vardı.Şimdi bir de bu soğuk odada kendimi titrememek için sıkıyordum.
"Abi n'oldu?" dedim sonunda.Abim yüzünü mahcubiyetle yere eğdi ve "Ufuk,sana saldırmış." dedi.Yüzünde garip bir sinir ve mahcubiyet vardı.Biraz düşündüm ve bu ismin benim için bir şey ifade etmediğini fark ettim."Ufuk kim?" diue sordum.Zira abim tanıyora benziyordu.Abim sıkıntıyla alt dudağını dişledi ve sol eliyle yüzünü ovuşturdu."Abi." diye uyardığımda sıkıntılı bir nefes bıraktı ve "Arkadaşımdı.Hani şu evde senin düştüğün gün sana gülenlerden biriydi işte." diye açıkladı.Yerimden sinirle doğrulmaya çalışırken belime giren ağrıyla olduğum yere iyice sindim ve "Derdi neymiş benimle?!" doye sordum.
"Salondan çıktığımızda birileriyle çakışmıştık ya.İşte bu o gün saçma sapan şeyler söyledi.Yok kardeşin yüzünden,o yaptırdı falan gibi.Tabiki hiçbirimiz buna inanmadık ama o bu sefer daha da sinirlendi.O kardeşine bunun bedelini ödeteceğim deyip gitti.Ben de blöf yapıyor zannettim.Aklıma bile gelmedi,Gazel.Ben düşünemedim.Sinirinden saçmalıyor diye düşündüm." sözlerinin devamını getiremeyince uzandım ve elini tuttum.
Sorumluluk hissi ve bunun getirdiği vicdan azabının ne kadar kötü bir şey olduğunu biliyordum.Abimin şuan kalbi eziliyordu,ciğerleri sıkışıyordu.Kendi iç sesi bile aynı şeyi bağırıyordu ona.'Senin yüzünden.'.Ama bu onun suçu değildi ki.Kimin aklına gelirdi hergün merhabalaştığı kişinin bir psikopata dönüşüp kardeşine saldıracağını.
"Peki nerede o?Kaçtı mı?" dedim sessizce.
"Keşke kaçsaydı.Kaçsaydı da neredeyse bulup canına okusaydım."
"Nasıl?Nerede ki?"
"Polis ve ambulans geldiğinde seni yerde baygın bulmuşlar.O da senin yanında ölüymüş." ben duyduğum şeyle şoka girerken abim konuşmaya devam etti."Üzülmedim.Hak etti o pislik.Sen de üzülüp kendini bu olaydan sorumlu tutma olur mu?Senin daha fazla üzülmeni istemiyorum.Babamla da konuşacağım,eski odana dön.Sonra sana gitar çalmayı biraz öğretmiştim ya.Bir daha tamamen öğreteceğim.Seni birlikte konservatuar seçmelerine hazırlayacağız.Bu yıl yetişeceğini pek zannetmiyorum ama olsun.Seneye girersin.Bir yılda kim ölmüş?"
Abimin heyecanlanan yüzüne baktım ve tebessüm ettim.Kalbi fena kırılacaktı.Çünkü söz konusu bensem ve benim isteklerimse babam biricik oğlunu bile çiğner tükürürdü."Gerek yok abi.Ben çatı katında iyiyim.Müziği de hobi olarak yapacaktım zaten." diye yalanlar uydurup abimin bunlara inanmasını diledim.Abim olayı anlamış olacak ki bütün bunlardan daha fazla istediğim bir şeyi sundu."O zaman binicilik kursuna yazılırız beraber.Ben ekskrimden çıkarım.Zaten uzun çubuğu o ona vuruyor,öbürü ötekine vuruyor.Bir numara yok yani." dedi omuz silkip.Yalan söylüyordu.Ekskrim onun en sevdiği spordu.Ama o da biliyordu ki babam beni tek başına asla o kursa göndermezdi ancak abimle birlikte olursak bir şansım olabilirdi.Yalan olduğunu bilsem de laf etmedim.Tıpkı onun benim yalanlarıma etmediği gibi.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
BEYAZ
RomanceBizim hikayemiz yıllar önce başlamıştı. Bir gölün kenarında her şeyden habersiz oynarken şekillendi kaderimiz.Bir hayaldi,bir umuttu ve bir bekleyiş... Yıllar sonra birbirlerini bulan siyah bir mürekkep ile beyaz bir sayfanın hikayesidir.