39

1.6K 87 3
                                    


  -Bela mela okuyup duruyorsun sonra susup çay söylüyorsun,derdin ne ablacım senin? +Bırak abla ya. -Anlat bakayım anlat muhabbet olsun işte ya boş boş oturuyoruz. +Eda vardı abla bizim lisedeydi. Şerefsizim ilk sınıfa girdiği anda anlamıştım,anlamıştım abla. Çok güzeldi ama kimse bakmıyordu bile buna. Çok uzaktan geliyordu bizim oralarda sevmezler uzaktan gelenleri almaz kimse içine. Okulun ilk günü abla kız sınıfa girdi. Geç geldi baya zaten. Üstünde soluk turuncu bir tişörtü vardı saçları beline kadardı,esmerdi. Oturdu en öne. Hiç konuşmadı hocalar birkaç soru sordu cevapladı sonra sustu hep. Zekiydi belliydi ama sınıftakiler hep dışladı bunu almadılar aralarına. Baktım en arkadan bende gidemedim yanına. Her derse giren hoca "Neden buraya geldin?" diye sordu bu önce güldü ama gülüşü 2 saniye falan sürdü "Memnun değildim okulumdan." deyip sustu. Herkesin sorusuna aynı cevabı verdi. Bir dönem geçti işte taktir aldı bu baya çok çalışıyordu hiç konuşmuyordu zaten. Tam çaprazına oturdum her ders her teneffüs bunu izliyorum. Arada günaydın deyip gülüp geçiyorum ama tek bir diyalog öteye gidemedim. Dönem bitti bitecek günaydından öteye gidemedim.Bir gün yemekhanede yemek yiyor tek başına bir yandan da bir şeyler okuyor telefondan.Gittim bir cesaret yanına. Oturabilir miyim dedim otur tabi dedi. Rahatsız etmiyorum değil mi dedim Estagfurullah dedi. Oturdum yanına sustu öylece yemeğini yedi. Bir ara başını kaldırıp gülümsedi abla güneş doğdu yemin ederim güneş açtı. Bir şey mi konuşacaksın dedi,ne okuyorsun dedim. Hiç öyle tweetlere bakıyorum hikayelere kitaplara falan dedi. Sonra benim boş boş baktığımı görünce sor hadi sende dedi neyi dedim. Neden buraya geldiğimi,onca okul varken ta buraya neden geldiğimi sor sende hadi bekliyorum dedi. Yok hayır sormıycam dedi. E ne diye geldin dedi,seni seviyorum diyemeden gittim yanından. Bir ay sonra bir hafta boyunca okula gelmedi. Ondan sonraki hafta da sınıf listesinden adı silindi. Senenin bitimine yakın öğrendik ki kendisini asmış evde. Kuzeni bulmuş 2 gün sonra. Abla 2 gün sonra bulmuşlar. Ailesiyle yaşadığı evde 2 gün sonra bulmuşlar. Haberi aldım inanamadım mı inanmak mı istemedim bilmiyorum ama girdim facebooktan tüm listesini taradım buldum kuzenlerinden birini. Açtım konuştum öğrendim her şeyi,o da anlattı bende anlattım. Onu nasıl sevdiğimi öğrenince anlatması için çok ısrar etmeye gerek kalmadı zaten. "Eda bir süredir psikolojik olarak tedavi görüyordu. Kullandığı ilaçlar bir süre sonra beyin fonksiyonlarını bozmaya başladı. Çeşitli halüsinasyonlar görmeye başladı bana bahsediyordu ama ben aldırış etmiyordum. Herkes tarafından dışlandı kimse tahammül edemedi ona. Okuldan da bazı şikayetler gelmeye başlamış yengemlere ayrıl ya da biz atarız demişler. Eda her şeye rağmen çok iyi birisiydi hastalığına rağmen kimseye zarar vermedi. Babasının ölmesine rağmen,evlatlık olmasına rağmen kimseye tek laf etmedi anlayacağın. Oturup deli gibi ders çalıştı çok zekiydi. Yengem de gönderelim uğraşamıycam ben artık dedi,gönderdiler işte hiç tanınmadığı bir şehire. Benimle konuşuyordu o sıralarda ağlıyorduk çoğu zaman zaten. Eda'yı hep dışlamışlar,konuşmamışlar. Birkaç kere de itip kalkmışlar Kerim mi ne varmış bide Elif diye bir kız. Onlar uğraşmış baya dayanamadı geliyorum dedi ağlayarak geldi tabi haberi yok yengemin de amcamın da. Geldi kaldı bizde birkaç gün sonra haber gitmiş amcamlara bize geldiler. Ben bizzat anlattım olanları deliye döndü tabi amcam. Küfür etti itip kalktı kızı. Babam korudu kızı. Bir torba dayak yedi tek damla gözyaşı dökmedi,tek bir kez bağırmadı bile. Bizde kalmaya başladı 2 gün oldu bir gün gece 2,3 sularında balkonda buldum bunu. Koltuğa oturmuş ilaçlar falan yanında öyle oturuyor ama tek laf yok. Noldu Eda dedim cevap vermedi. Içtin mi ilaçlarını dedim bardağa uzandı camın önünden tek tek içti hepsini ardından da sigara yaktı. Bu nerden çıktı Eda babamlar görecek dedim güldü çok kalmayacağım zaten dedi. Anlamadım o anda,anlasaydım bir an bile yanlız bırakmazdım. Anlasaydım onu amcamlara geri göndermezdim. Eda çok çekti çok dayak yedi çok acı içinde kaldı ama tek laf etmedi. Görüp görebileceğin en iyi insandı Eda. Çok hastaydı çok deliydi ama çok iyi insandı." dedi. Keşke söyleseydim be abla,keşke Eda'ya seviyorum ulan seni diyebilseydim. Ben onu o kuyudan çıkaramadım abla o da çıkmak istemedi kendi üstüne toprak attı. Göğsümün şu ortasında bir delik var ve 8 yıldır kapanmıyor. 1 kere bile gidemedim abla mezarına. Gitsem ne diycem anasını satayım seviyordum ben seni mi diycem. Seviyordum ama göz göre göre yalnızlığa mı terk ettim diycem. Öğrendikten sonra Kerim'in ağzını burnunu kırdım Elif'i de dövmekten beter ettim mi diycem hangi yüzle gideyim abla ben bu kıza ne yapayım Allah belamı versin sen söyle? Usta iki çay daha yollasana sen bize. Bizim muhabbet bitmeyecek.  

Tumblr'dan HikayelerHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin