Sahilde yine aynı yerimde oturuyordum. Martıların sesleri, denizden gelen o huzur verici ses hoşuma gidiyordu. Huzur verici dalgaların kokusunu içime çektim.
Burada -sahilde- çok huzurluydum. Burası beni karanlık hayatımdan uzaklaştırıyordu. Ama bundan zevk almıyorum. Aslında bakılırsa hiçbir şeyden zevk almıyorum.
Şuan 17 yaşımdayım. 17 yıldır hiçbir şey görmedim, hiçbir şey.
Denizin maviliğini, güneşin sarılığını, ateşin kırmızılığını, çocukların neşesini, lunaparkın görkemini, kitapların yazısını. Hayata anlam veren hiçbir şeyi göremedim, göremiyorum.Sahilde benim oturduğum banka yaklaşan ayak sesleri duydum. Benim oturduğum banka oturmuştu. Bana "merhaba" demesiyle yanıma oturan kisinin kız olduğunu anladım. İnsanlara karşı soğuk olan ben yanıma oturan kıza gulumsedim. Daha fazla insanlarla muhatap olmamak için ceketimin cebindeki kulaklığı ve MP3'ü çıkartıp kulalığı kulakğıma taktım ve beyaz bastonumu (körlerin kullandığı sopa) alıp ayağa kalktım.
Annem benim ayağa kalktığımı görmüş olacak ki hemen yanıma gelip koluma girdi. Sahilin yolu aslında evimize çok yakındı ve ben yolu ne kadar ezberlesem de annem tek başıma buraya gelmeme izin vermiyordu.
Eve varmıştık. Annemin kolundan çıkıp odama çıktım. Odama çıkmamdan 10 dakika sonra aşağıdan ağlama sesleri gelmeye başladı. Telaşla aşağıya koştum. Ağlama sesi annemden geldiğini ve evimizin yardımcılarının annemi sakinleştirmeye çalıştığını seslerden anladım. Korku dolu sesimle ''annee noldu, niye ağlıyorsun?'' diye bağırmaya başladım. Annem ''baban kızım baban''deyip hıçkıra hıçkıra ağlamaya devam etti. ''baban trafik kazası geçirmiş, yoğun bakımdaymış'' dediği an dengemi kaybedip yere düştüm.Sonrası yok.
Uyandığım zaman serum kokularından hastanede olduğumu anladım. Buraya gelmeden önce ne olmuştu bana? Buraya gelmeden önce babamın kaza haberini almıştım. Babamın kaza haberi aklıma geldiği an bir daha yıkıldım.
Hastane odasının kapısı açıldı ve içeri biri girdi. İçeri giren kişi ''Kızım daha iyimisin?'' dediği an bu kişinin annem olduğunu anladım. Yatağımın yanında bir çökme olduğunu hissettiğimde annemin yatağımın yanına oturduğunu anladım. ''Hayır anne, değilim. Babam, babam..'' dedim ve ağlamaya başladım. Annemde belli etmemeye çalışsa da ağlıyordu.
Hastane odasının kapısı bir daha açıldı. Kapıyı açıp içeri giren kişi içeri girdiğinde konuşmaya başladı.
-''Yağmur hanım eşinizi kaybettik, başınız sağolsun''
Merhaba arkadaşlar, bu benim ilk hikayem ama inşallah en güzel hikayem olur. Bu bölüm kısa oldu biliyorum. Diğer bölümler daha uzun ve güzel olacak. Vote ve yorumlar ne kadar çok olursa o kadar yeni bölüm ;)
Okuyan herkese çok teşekkür ederim. Vote ve yorumlarınızı bekliyorum ;)
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Karanlığın Gardiyanı
ChickLit17 yıllık hayatımda hiçbir şey göremiyordum. Herseyi koklayarak duyarak ayırt ediyordum. Her şeye, herkese soğuktum. Beni o neşelendirdi...