5. BÖLÜM - ALYA

70 10 1
                                    

Multide Ruzgar''nin fotoğrafı ve ( yabancı ) klibi var ;)

O zaman benimle EVLENİYORSUN!! '' Sözcüklerin her biri kulağımda çınlıyordu. '' Ne saçmalıyorsun Meriç? Sen delirmişsin! '' dedim ve histerik bir kahkaha attım. Şok etkisi yapmıştı dedikleri. '' Ciddiyim! '' dedi sert bir ses tonuyla. Sarhoş falan mı diye düşünmeden edemedim. Sonra elimi alnına koydum. '' Ne yapıyorsun? '' diye sorduğunda, '' Ateşin var mı diye bakıyorum. Belki halüsinasyon görüyorsundur. '' dedim. Alnındaki elimi tuttu ve aşağı indirdi ama tutmayı bırakmadı. '' Senin yardımına ihtiyacım var. Yardım et. Lütfen. Çok zor durumdayım. '' dediğinde ne olduğunu anlamamıştım. Önce kafayı yemeye başladığını düşündüm. Sonra beni sevmeye başladığını. Evet kabul ediyorum, 2. seçenek çok aptalcaydı. Bu yüzden bu düşünceyi direk eledim. '' Ne oluyor, Meriç? Neyin var? İyi misin? '' diyebildim sadece. '' Sana anlatacaklarımı çok iyi dinle, tekrar anlatmayacağım. Ve seni affetmemi istiyorsan benimle EVCİLİK OYUNU oynayacaksın. Anladın mı? '' dedi. Bende onaylamakla yetindim. Ben onayladıktan sonra anlatmaya başladı.

***

'' Bunları anlatmak çok zor ama sana anlatacağım ve tek seninle Arya bilecek. Başkası bilecek olursa canım çok acır tek benim değil. Seninde... Ben daha 4 yaşımdayken babam, annemi bir kadınla aldatmış. Kadınla birlikte olurken annem, babamla o fahişeyi basmış. O sırada babam kalp krizi geçirmiş ve ölmüş. Annem bu olaydan 3 yıl sonra evi terk etti.

Her gün annemin gidişini düşünüp tekrar ağladım ve hatırladığım her gün boyunca annemin, babam yüzünden gittiği için babamdan nefret ettim. Liseye gelene kadar hep böyle devam etti.

Bundan yıllar sonra dedem, anılarımdan uzak kalabilmem, yaşadıklarımı unutabilmem ve daha güzel eğitim alabilmem için beni yurt dışına yolladı. Kendimi pek oraya ait hissetmiyordum çünkü herkes benden farklı bir dilde konuşuyordu ve beni de pek takmıyorlardı. Ta ki Demre' yi tanıyana kadar. Demre de yarı yarıya türktü. Aynı benim gibi. Tek onunla konuşabiliyordum, onunla anlaşabiliyordum. Yani Demre ile mutluydum. Bir süre sonra onu sevdiğimi fark ettim. Bir gün duygularımı açtım ve onun da bana aşık olduğunu öğrendim. Sevgili olduk. Her şey çok iyi gidiyordu ya da ben öyle düşünüyordum. Ta ki bir gün, okulda gördüğüm ama tanımadığım kızlardan biri yanımıza geldi ve Demre' den not istedi. Bir kaç defa bana baktığını gördüm. Sanırım Demre' de gördü ve o sırada olanlar oldu. Kızın ağzını yüzünü kırdı sadece bana baktığı için. Kızın ailesi şikayetçi oldu. Demreyi birkaç günlüğüne gözetim altında beklettiler. O sırada Demre' nin ailesinden bir şey öğrendim. Demre sinir hastasıymış ve beni saplantı haline getirmiş. Ama bunu pek kafaya takmadım. Ancak birkaç defa daha bunu tekrar etti. Bende ayrılmamız gerektiğini, onun için bu fikrin daha iyi olduğunu söyledim ama kabul etmedi ve diretti. Beni tehdit etti. Bende İstanbul' a geri döneceğimi ve peşimi bırakmasını söyledim ancak değişen bir şey olmadı, diretmeye devam etti. nereye gidersem gideyim peşimden geleceğini ve beni bulacağını söyledi. Bende bir gece onun haberi olmadan atladım uçağa ve İstanbul' a geldim.

Sonra ne oldu dersin? Kız dediğini yapmış ve peşimden gelmiş. Ve şuanda burada. İstanbul' da ve bu yaz okulunda. Beni nasıl buldu bilmiyorum ama eğer bana yardımcı olmazsan peşimi bırakmaz. Senden istediğim tek şey sadece benimle sevgiliymişsin hatta evlenecekmişsin gibi rol yapman. Eğer yapamam diyorsan buradan defolup gideceğim. Anladın mı? Çabuk kararını ver. '' dedi ayağa kalkıp banyoya gitti.

Anlattıkları beni o kadar üzmüştü ki... İçimden ona yardım etmek ve basit bir rol yapmak geliyordu ama ya açık verirsem diye düşünüyordu bir yanım. Kabul edecektim. ona yardım edecektim. Ne kadar ukala olursa olsun benden yardım isteyen birini asla geri çeviremezdim. Vicdanım el vermezdi ki.

EVCİLİK OYUNUHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin