bu ses yanlızca aşka Davet sesiydi şimdi asıl yolculuk başladı
ezan biter bitmez hemen namaza başladı huşu içinde namazını kılıyordu ali'nin anneside izin isteyerek namazını kılmaya gitti namaz bitiminde pencereden hala dışarıya bakıyordu minareyi izliyordu çok seviyordu oğlunu bu kadar iyi oldugu içinde ona bişey olmasından çok korkuyordu çünkü allahu teâlâ en sevdiği kularını en ağır imtihanlar la sınardı daima
konak büyüleyici bi havaya burunmüştü artık akşama kadar dini sohbetler etmişlerdi avluda oturup çay içiyorlardı hanımlar bir tarafta oturuyor'du erkekler diğer tarafta hava çoktan kararmıştı yıldızlar süslemişti gökyüzünü
birden avlunun kapısı açıldı mahmut ağanın kardeşi gelmişti abisinin askerlik arkadaşını oda merak etmişti yanında da güzeller güzelli bi kız daha süzüldü içeriye
aha Zümrüt geldi diye sevinçle kapıya bakıyordu asiye teyze
zeynepin annesi merakla kim olduklarını bilmek istiyor'du yoksa ali'nin sevdiği miydi
mahmut'tun kardeşi yanındaki de kızı Zümrüt mardinin en güzel kızlarından birisi zeynep'te kafasını kaldırarak kapıya baktı kömür karası saçları ile kara gözlü hafif sürmeli bi kız onlara doğru adımlıyordu yazmasını yandan bağlamıştı zeynep merakla süzmüştü onu güzel bi kızdı hemen bi tanışma faslı geçti aralarında Zümrüt ve babası oturur oturmaz birden ali'de geldi takesi hala başındaydı Zümrüt onu görür görmez utanarak ayağa kalktı zeynepin bakışları hemen ona yöneldi
Ali "hoş geldiniz " demişti
Zümrüt utanarak başını eğdi yüzü kızarmıştı
zeynep bu durumdan oldukça rahatsız olmuştu ama anlamsız bi kıskançlık duygusuna kapılmıştı evet anlamsız dı çünkü ali ile aralarında bişey geçmedi ki
ali geldi gibi kaçacak yer arıyordu kendine "bana biraz müsade benimkilere bakayım " diye ordan uzaklaştı
ne demek istediğini merak etmişti zeynep
ali'nin annesi zeynepin merakını giderdi hemen " güvercinlere bakmaya gidiyor " dedi " hayırlısı yla bide Nurvetini görsem " diye ekledi
zeynep kafasını çevirip yanında oturan kıza bakma geregi duydu
Zümrüt yine başını eğip utanmıştı gülümsüyordu yoksa yoksa sözlü- mülerdi diye mırıldandı zeynep aklında bin bir soru işareti ile tekrar gözlerini aliye odakladı erkeklerin sesi muhabbet dahada hoşlaştıkça dahada yükseliyordu
ilk defa Bayaramı burda geçireceksiniz bu bizim için buyuk bir şereftir bide bizim örf ve adetlerimizi görün diye anlatıyordu mahmut ağa zeynepin babası merakla dinliyordu hoş sohbetleri devam ediyordu
saatler sonra sonunda ayaklandı herkes Zümrütler evlerine dönüyorlardı mahmut ağa da misafirlerini yorduğunu düşünerek istirahatta çekilmelerini istiyordu veda Merasini uzatmadan herkes odasına çekildi zeynep yatağına oturup kaldığı odasını süzdü sade ama güzel mazarlı bir odaydı duvarına monte edilmiş kılmayı açıp yatağına uzandı bugün yaşadıklarnı bi göz önünden geçti karmaşık anlamsız bi duyguya kapılmıştı dolabına yerşetirlmiş kıyafetlerine yönelerek yatağından sıçradı üzerine rahat giyi bileceği pijamalarını giydi eşabını çözüp saçlarını tardı aynanın karşısında . aklı aliye kaydı nereye kayboldu birden sohbet esnasında kaybetmişti onu görmemişti nereye gittiğini artık bayram gününü bekleyecekti
sabah erkenden kalkmak zorundaydı Bayaram sebebi ile kesinlikle görecekti onu neden onu sürekli düşündünü bile bilmiyordu aklı karma karışıktı ve gecenin sesizliğine teslim etti kendini bütün konak sessizliğe gömülmüştü ay ışıl ışıl parlıyor du gökyüzünde bi rüzgarın sesi duyuluyordu havanın sıcaklığından boğazı kurumuştu zeynepin , alev alev yanıyordu sanki gece vakti mecburen su almaya indi oyalı yazması ile adımladı merdivenlerden mutfağa dogru giderken birden sesler duydu avluda birisi vardı sanki kendi kendine konuşuyordu güvercinler de mırldanarak eşlik ediyor du sanki ona zeynep yavaşça yanaştı görünmemeye çalıştı avludaki gizemli ses aliye aitti güvercinlerle konuşuyordu zeynep konuştuklarını merak edip durduğu yerde bekledi
"zeynebim ne kadar da değişmisin ne kadar da özlemişim seni " diye konuşuyordu
zeynep yıkılacak gibi oldu duyduklarına inanamıyordu ne yani seviyor muydu zeynepi ? :D
şakınlıktan ne yapacağını şaşırdı
ali elindeki güvercini sevip onunla konuşmaya devam etti birden bi ses ile irkeldi ali arkasını döndü
hemen saklandı zeynep
" kim var orda " diye başını kaldırdı ali
ali'nin bağırmasıyla güvercinler bir bir uçu verdi ali yavaşça yanında duran tüfeği aldı eline . bi yılan da ola bilirdi bi hırsızda beli mi olur önlemini almalıydı yavaşça sesin geldiği yere doğru adımladı bütün dikkatini oraya vermişti
zeynep korkuyordu yakalanmaktan gizli gizli onu seyret miş dinlemiş durumuna düşmüştü
ali'nin gözünde iyice küçüklecekti
ali usul usul yaklaştı
nefesini hapseti zeynep durduğu yerde
