19.Bölüm ~Yıllanmış Bir Yük~

4.4K 315 65
                                    

Bölüm Şarkısı :  Nil İpek - Gömülür ❤ Çok özel bir şarkıdır,dinleyin derim :)

*Güldürür müyüm seni
Bıktırır mıyım bilmem
Baktırır mıyım yüzüme
Eğer güldürürsem

19.Bölüm
Hayatım tam anlamıyla ikiye ayrılıyordu. Anneliği tatmadan önce ve anne olduktan sonra. Güneş tıpkı adı gibi doğmuştu yaşamıma. En umutsuz anlarıma mucize,en karanlık günlerime ışık olmuştu.
Aşktan ve aileden aldığım onca ağır yara beni yaşayan bir ölüye çevirirken,Güneş'le beraber hayatın renklerine tekrar kavuşmuştum.
Ve o şimdi git gide kötüleşen bir hastalığın pençesine düşmüştü. Bunun verdiği vehimler oldukça ağırdı. Keşke elimden bir şey gelseydi de onun bu kadar acı çekmesini engelleyebilseydim.

" Annecim... Biraz yanımda uzanır mısın?" Son günlerde böyle bir alışkanlık kazanmıştı. Uyuyana kadar yanında olmamı istiyordu.

" Tamam bebeğim." Yanına kıvrılıp yüzünü okşamaya başladım. Nefesleri ağır bir ritim kazandığında uyuduğunu anlamıştım. Terlemesin diye yavaşça kalkmaya çalışırken izin vermedi. Eli sıkıca sarıldı elime. Gözleri kapalıydı. Ama uyanık mıydı değil miydi emin değildim. İsteğini kırmadım ve durdum olduğum yerde. Benim için hava hoştu,meleğime ne kadar yakın olursam o kadar mutlu oluyordum. Gözlerim kapanmak için oldukça ısrarlı davranıyordu. Tüm kemiklerim kırılacakmış gibi sızlıyor,kaslarım ağırlık yapıyordu.

Ne kadar zaman geçti bilmiyordum. Ama bir ara hastane odasının kapısı açıldı. Yüzüm kapıya dönüktü fakat öyle olmasa da anlardım kimin geldiğini. Kendinden önce kokusu doldurmuştu odayı. O bayıldığım tıraş losyonu kokuyordu,her zamanki gibi...
Gözlerime baktı izin istercesine. Düşünmeden verdim izni. Sessizce... Refakatçi koltuklarından birine oturdu. Gözlerini bizim üzerimize dikmiş,dünyanın en güzel tablosuna bakar gibi hayranlıkla izlemeye başlamıştı. Bakışlarından taşıyordu yine duyguları.

Kısa bir süre sonra,Güneş derin bir uykuya daldığında yataktan kalktım. Koridora çıktığımda Teoman da peşimden geldi.

" Doktorlar ne dedi?" Göz göze geldiğimizde gördüğüm her bir parıltı bir duyguya eşitti. Sevgiydi,umuttu hatta hasretti. Karşı koyamamamın sebepleriydi.

" Hem İstanbul hem de Ankara'daki ilik bankalarıyla iletişime geçilmiş..." İlik nakli yapılması gerekiyordu ve benimki olmuyordu. Diyabetim olduğundan dolayı yıllardır kullandığım bazı ilaçlar olduğu için... Kızıma bu konuda bile yetemiyordum.
Tek bir çarem kalmıştı. Ve bunun nasıl olacağı hakkında bir fikrim yoktu.

Güneş'in Teoman'ın kızı olduğunu öğrenen ailem dağılmıştı. Yıllarca sakladığım bu gerçek,hiç beklenmeyen bir darbe olmuştu. Çok kızmışlardı. Ve çokça şaşırmışlardı. Yaptığım,sakladığım şey doğru da olsa yanlış da olsa fazla üstüme gelmişti annem. Haklıydı belki. Ama söze ne hacet...
Asıl can alıcı noktaya gelmiştik işte. Teoman öğrenecekti. Onu ne kadar iyi tanıyor olsam da,böylesine kilit bir konuda ne tepki vereceğini kestiremiyordum.

Doktor babasının iliğinin uyabileceğini söylemişti. Ve şimdi Teoman'a söylemenin sırasıydı. Yıllarca altında ezildiğim bu yük,bir anda kalkacaktı üzerimden. Ama kalkarken derimi ne kadar koparacaktı,muammaydı.

" Zümra..." Güneş'e bakmak için Gamze gelmişti. Annem iki gündür hastaneye gelse de yüzüme bile bakmıyordu. Babam daha ılımlıydı,en azından buna sevinmem gerekiyordu.

" Hadi canım eve git duş al sen,bir rahatla... Güneş bana emanet merak etme. İyi akşamlar Teoman..." Her ne kadar Teoman'a kızgın olsa da görmemezlikten gelmemişti.

Mevsimlerden Sonbahar(Tamamlandı)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin