SİYAH'A MOLA

Bölüm 13

KAYRA

Derin'le mesajlaşırken Anıl salağının balonu patlatmasıyla yerimden zıpladım.
"-Lan mal balon kalmadı"
"-Ee ne yapayım, aşkım geliyor heyecanlıyım"
"-O zaman bırak, şişirme" dedim. Aslında Derin geleceği için bende heyecanlıydım. Anıl bugün Aleyna'yı görmemişti birde.

Aslında önceki planımız; bir pasta alıp direk Aleyna'ya sürpriz yapacaktık. Ama sonradan kararımızı değiştirip, bizim evde sürpriz yapmaya karar verdik. Derin ve Deniz Aleyna'nın yanına gidip onu oyalayacaktılar. Sonra Aleyna'yı alıp bizim eve geleceklerdi. Ki biz eve ellerimize abur cubur doldurup gelmiştik. Şimdi yalnızca birkaç balon şişirip parti havası yapıyorduk. Ama Anıl sağolsun o elimizdeki balonları da yok etti. Aldığımız abur cuburları hazırladık. Daha sonra hazırlıklarımız bitince kızları beklemeye koyulduk. On dakika geçmişti ve hâlâ kızlar yoktu. Bir yandan Anıl, bir yandan Toprak uflayıp pufluyordu. Çok sıkılmıştılar. Ayrıca bende sıkılmıştım.
"-Uff nerede kaldı benim aşkım" diye söylenmeye başladı. Toprak böyle söyleyince, Anıl hemen ayağa kalkıp;
"-Aleyna senin nerden aşkın oluyor? O benim aşkım tamam mı" deyince 'ne diyor bu salak yine' dercesine ona baktım. Sonra Toprak kafasına bir tane vurup;
"-Lan banane senin aşkından ben Denizim'den bahsediyorum"
"-Nee! Aşkım mı? Siz beraber değilsiniz ki"
"-Anıl! Kaldırma beni ayağı. Ayrı olduğumuzu bende biliyorum. Ama biz ayrı olsak da, o benim aşkım" dedi Toprak ve az da olsa sinirlenmişti.
Apartmandan gelen sesleri duyunca hep beraber ayağıya kalktık...

DERİN

Şimdi ki planımızı uygulamak için Aleyna'yı hazırladık. Ama bu çok zor olmuştu. Çünkü çok soru soruyordu. Evden çıkarken hâlâ soru sormaya devam ediyordu. Hiç susmaz mı bu kız ya..?
"-Ya kızım sus. Seni parka götürüyoruz. Hava alman için"
"-Bu kadar hazırlık parka gitmek için miydi Deniz?" Sorularından o kadar çok sıkılmıştık ki ben ve Deniz aynı anda bağırarak;
"-Sus Aleyna!!" Dedik. Sonra Anıl'lara doğru yürümeye başlayınca yine soru sormaya başladı.
"-Niye buraya geldik? Niye gidiyoruz? Park dediğiniz bu üç salağın evi miydi?" Diye söylenmeye başladı.
"-Birincisi o üçü salak değil. İkincisi belki Toprak'ı özledim. Onu görecem. Bir diyeceğin mi var?" Deyince Deniz az da olsa şaşırdım. Ama tercih ettiği yol yanlıştı. Çünkü Aleyna daha çok soru sormaya başlamıştı. Aleyna tiz bir sesle;
"-Neeyy! Bana niye söylemedin? Ne ara beraber oldunuz? Bana niye haber vermedin? Bak zaten depresyondayım yine depresyona girerim" dedi ve bir anda durdu. Gözlerini pörtletip;
"-Siz öpüştünüz mü yoksa? Bu kadarı bana fazla. Bak bende kalp var. Yemin ederim kalpten giderim" bu son sözünü duyunca ölmemek için zorladım kendimi.
"-Aleyna bende de kalp var" deyince Aleyna kahkaha attı. Zeki kızın hâli başkadır. Hemen anladı benim o müthiş esprimi.
"-Siz neyin kafasını yaşıyorsunuz lan. Şimdiden söylediğime pişman oldum.. Hayır hazır değilim" dedi Deniz. Ama iş işten geçmişti.
Aleyna;
"-1,2,3 hazır mısın Derin" ikimiz aynı anda
"-Sütlü köpüklü kafası" dedikten sonra büyük bir kahkaha patlattık. Sonra Deniz peşimize verdi. Ve apartmanın içine kendimizi zar zor attıktan sonra tam kurtulduk derken Deniz yakamızdan tuttu ve;
"-Nereye gidiyorsunuz?" Deyince ben ve Aleyna bağırmaya başladık.
"-İmdat! Adam öldürüyorlaar"
"-Lan siz adam mısınız?bak bağırmayı kesmezseniz sizi bu bodruma gömerim" Demişti ki Anıl, Toprak ve Kayra koşa koşa yanımıza geldi.
"-Aşkım! Ne oldu? İyi misin? Kim peşinize verdi? Niye verdi? Söyle ağzını burnunu kırayım" Anıl'ın bu tepkisi karşısında Aleyna;
"-Nerden aşkın oluyorum ben senin. Mall" dedi. Kayra elini Anıl'ın omzuna atıp;
"-Bu durumda 'mal' sen oluyorsun Anılcım" dedikten sonra Anıl, Kayra'nın elini çekip;
"-Farkındayım Kayracığım. Aramıza girmezsen sevinirim" dedi ve Aleyna'ya döndü.
"-Aşkım kalbimi kırıyorsun ama"
"-Sende kalp varmı ki kırılsın Anıl. Ve bana bir daha aşkım deme!"
"-Peki Aleyna! Sen bilirsin. Birazdan sen bana seve seve aşkım diyeceksin"
"-Oldu Anıl sen kapat sana yazmasın. Ben sana dönerim" dedi Aleyna. Toprak araya girip;
"-Ve gooll. Aleyna bir Anıl sıfır" dedi.
"-Sus Topik"
"-Anıl adam gibi konuş be" Kayra daha fazla dayanamamış olacak ki
"-Neyse konumuza dönelim" dedi ve bize döndü.
"-Siz niye öyle bağırıyordunuz?" Deyince ben ve Aleyna Deniz'e baktık.
"-Yok artık. Siz Deniz yüzünden mi bağırdınız? Lan Deniz ne yaptın bu kızlara?"
"-Bu iki mal yine o iğrenç esprilerinden yaptılar"
"-Eee"
"-Ee si bende kovaladım falan bunlar da öküz gibi bağırdılar. Şuanda öküze hakaret ettiğimin farkındayım" dedi Deniz. Aleyna birden araya girerek;
"-Ama sen bize öküz dersen bende bunu söylerim. Toprak biliyor musun az önce Deniii.."
"-Aleyna sus!"
"-Banane söyleyecem işte" Aleyna ve Deniz arasında geçen bu küçük çaplı tartışmada izleyici olmak istedim.
"-Sen dinleme Deniz'i. Eee ne dedi Deniz?" Eminim ki Toprak duyacaklarına dayanamayacak.
"-Deniz az önce seni özlediğini ve seni görmek istediğini söyledi. Biz de o yüzden buraya geliyorduk" bunun üzerine Toprak sırıtmaya başladı. Kayra olacakları bildiği için hemen öne atılıp;
"-Neyse hadi yukarı çıkalım" dedi.

Yukarı çıkarken Toprak hâlâ sırıtıyordu. Anıl önden koşa koşa gitti. Biz de arkasından geliyorduk. Aleyna olacaklardan habersiz hâlâ anlamsız yüz ifadesi ile yürüyordu. Acaba Anıl'ı affedecek mi?

Odaya geçtiğimizde normal olarak Aleyna şaşırdı.
"-Aa bunlar ne böyle?" Aleyna'nın sorusuna kimse cevap vermeden koltuğa oturdu. O öyle ayakta dikilmeye devam ederken Anıl ayağa kalkıp Aleyna'nın yanına gitti.
"-Aleynam. Bak ne olursa olsun konuşmamı bitirmeden cevap verme. Konuşmama izin ver. Beni dinle lütfen tamam mı?" Derken Aleyna'nın elini tuttu. Ben burda heyecandan ölmüştüm. Aleyna'yı düşünemiyorum bile. Elleri şimdi çoktan terlemiştir.
"-Ya meleğim olanlar yüzünden çok üzgünüm. Çok özür dilerim. Bana böyle kızgın kızgın bakma. Ben sensiz dayanamıyorum. Sensiz yaşayamıyorum. Lütfen affet beni. Zaten bu olay geçen sene seninle küstüğümüzde olmuştu. İlk defa küsmüştük hatta"
"-Ama Anıl bana daha önce de söyleyebilirdin"
"-Denedim. Ama yapamadım. Sana kavuşmuşken tekrar seni kaybedemezdim. Ben buna katlanamazdım"
"-Bencilsin Anıl. Yalnızca kendini düşünüyorsun. Hiç beni düşünmedin mi? Aldatırken, hiç mi aklına gelmedim?"
"-Bana ne dersen de ama bencil deme. Kendimden çok seni düşünüyorum. Her an aklımdasın. Şimdi Toprak ve Kayra bana bencil derse hiç umursamam biliyor musun? Ama sen söyleyince kalbim parçalanıyor"
"-Hâlâ bencilsin. Beni aldattın. Ve sonrasını hiç düşünmedin"
"-Ben bencil değilim" ses tonu yükselmişti Anıl'ın.
"-Bencilsin"
"-Değilim" dedi ve Aleyna'nın dudaklarından öptü. Ayy bunlar birbirlerine âşık. Ama ikiside birer manyak. Az önce kavga ediyorlardı. Şimdi öpüşüyorlar.
"-Hmm abicim isterseniz biz gidelim" deyince Toprak, Anıl ve Aleyna ayrıldılar. Sonra Anıl ona sarıldı. Bu da 'barıştılar' anlamına geliyor. Pardon 'Aleyna depresyondan çıktı' anlamı daha mantıklı.
"-Ama ne olursa olsun bir daha benden birşey saklama aşkım"
"-Söz valla saklamam. Yeter ki biz ayrılmayalım"

Aleyna ve Anıl'ın romantik sahnesinden sonra çocukların hazırladığı abur cuburları yedik. Anıl ve Aleyna bir odaya geçip hasret gideriyorlardı. Sanki bugün de Kayra pek benle ilgilenmiyordu. Zaten bu ilgisizliği yüzünden canım sıkılmaya başlamıştı. Bende telefonumu çıkarıp oynamaya başladım. Deniz, Kayra, Toprak ve ben ayrı koltuklara oturmuştuk. Hepimizin arasında gizli bir bağ vardı. Aniden Toprak ayağa kalktı.
"-Deniz bir gelir misin?"
"-Peki" sonra beraber odadan çıktılar. Odada ben ve Kayra tek kalınca göz göze geldik..