Mısır Piramiti

2 ARKADAŞ

istanbul arkeolojik bolumunde okuyorum.en buyuk hayalimiz olan en yakin arkadasim selimle birlikte mısır piramitleri hakkında araştırma yapmaktı.amerika da lehigh universitesine katılım kağıdı yollayıp heyecanla beklemeye başladik 1hafta sonra postaneden bir kagıt geldi ve heyecanla selimin gelmesini bekledim ve nihayet  selim geldi.ve heyecanlı bir şekilde actıp  okumaya başladık ama kabul edilmediğimizi ögrenince ikimizde bir anda sessizlige büründük o akşam ikimizdende ses cıkmadı ve sabırsızlıkla  sabah olmasını bekledik.ve  sabah olmuştu ve selim bir daha denememiz gerektigini söyledi zaten bunu denemekten baska caremiz yoktu.katılım kağıdını hazırlayıp postaneyle gönderdik yine merakla kağıdın gelmesini bekledik o sırada selim "bence şimdiden bavulumuzu hazırlayıp bekleyelim "dedi.bi anda heyecanlanip selime baktim  ya gidemezsek diye sordum ve selim şşşt  boyle soyleme ve bana sarilip bu bizim ikimizin   bu hayali gercekleştirmek için elimizden gelen herşeyi yapmak zorundayız dedi.selimi işte o an biraz daha sevmiştim iyki yanimda diye allaha şükrettim ve ona sıkıca sarıldım neyse selimle birlikte yurda gittik selimle universitenin yurdunda beraber kaliyoduk odalarimiz karsi karşıyaydı. Ve iceri girerken birbirimize bakip hicbirsey soylemeden odalarimiza girdik sanki selime hergecen gün  biraz daha seviyodum.o gece hep ikimizle ilgili olan heyallerimizi dusundum.ve sabah olmustu kapim bi anda hizli bir sekilde calmayaya basladi.bi anda yataktan fırladım hızlı bir şeklide kapıya kosup actim ve gelen selimdi hemen hazırlanmam gerektigini aşşağıda beni bekleyeceğini söyledi. Cok heyecanlanmıştım hemen hazırlanıp aşagiya indim ve gördüklerim karşısında sok olmustum selimin ellerinide iki bavul vardı aslinda ne oldugunu anlamadim ama nedense yinede heyecanlanıyodum.ve selime meraklı gözlerle baktım selim bana biraz daha yaklasip şöyle dedi bugün postaneye gittim ve amerika dan gelen katılım kağıdını aldim aslında açmıyıcaktım ama sen uyuyunca bende heyecanlı bir şekilde açtım ve kazanmışız bende bavulumuzu hazirlayip sana süpriz hazırlamak istedim  şaşkınlıkla selimi dinledim ve gözlerimden bi anda yaş geldigini hissettim ve selim gözyaşlarimı silip bana baktı böyle güzel şeylerde bile ağlamak sana hiç yakışmıyo dedi elleriyle gözyaşlarımı sildi ve bana sarıldı ve neyse bukadar duygusallık yeter yoksa uçağı kacıracagız dedi.neyse saat 13.00 uçak kalkacakmış ve saat 12:00 hemen odalarımıza cıkıp bavulumu hazırladım selim zaten hazırlamıştı bavulunu selim çok dakik ve hızlı biriydi onun gibi olmak isterdim çünkü ben cok gec hazırlanan biriydim neyse selim odaya gelip bana yardım etti 10 dakikada hazırlanıp universiteden ayrildik saat 12:40 geciyodu 15dk sonra ucaga binip amerikaya gidicektik neyseki
ucak zamanı gelip ucaga bindik ilk defa 16saat boyunca ucakta kaldık bu benim için bir ilkti ama selim için bu ilk degildi cunku selim daha oncelerdede amerikaya ailesinin yanina gelmişti. selimle ucakta yan yana oturuyoduk ve selimin omzuna başımı koydum cok yorgundum ve uyuyakalmıştım bi anda birinin zeynep zeynep diye bagırdığını duydum kalktığımda uçak durmuştu hemen selime baktım ve selim artık geldik zehra hadi kalkta inelim dedi hemen inip bavullarımızı aldık ve hızlı bir şekilde lehigh üniversitesine gittik taksiyle giderken hep etrafı seyredip durdum amerika o kadar güzeldiki sanki amerika da doğmuş gibi bi an hisettim ama nekadar sevsem bile kendi ülkem kadar hiçbiryeri sevemedim aslında orda çok kötü şeyler yaşamış olsamda yinese orayı seviyodum çok hayal kırıklıklar yaşasamda insanın memleketi gibisi yoktu neyse üniversitenin kapısından icerisine girdik ve bize ait oda verdiler selimle odalarimiz bu sefer yan yanaydı odalarimiza cikip biraz dinlenip amerikayi gezecektik selim kapiya gelmisti amerikayı gezicektik hazirlanip ciktik amerikada aksam olmuştu gidip bir lokantada yemek yiyip biraz gezmeye başladık ve bir anda yağmur yağmaya başladı koşarak üniversiteye gidip direk benim odama geldik selimle herseyimi oda benimle herseyini paylasırdı bian selim benim ailemi sordu hic sormazdı normalde bian yüzüm asıldıgını selim farketti yanlış birseymi sordum diye merakla sordu aslında bu konu hakkında hiç kendimle bile konuşmazdım çünkü ben bile onları tanımazken nasıl onlar hakkında konuşabilirim ki neyse selime annemin ve babamın beni küçükken yetim yurduna bırakıp gittiklerini anlattim  selim nedeni sorunca bende ya sevilmeyen bir çocuktum ya kız cocugu oldugum icin ya da bana bakamayacakları icindir diye cevap verdim selim peki onlara kızgınmısın diye sorunca direk ilk cevabim hayir cünkü kesin bir nedenleri vardır diye düşünüyorum diye cevap verdim.selim bana bakıp işte bu yüzle senle çok yakın arkadaşız dedi.ve selimle bu şekilde sabaha kadar oturup dertlestik sabah saat 5:00 artik 4 saat uyumamiz gerektigini soyledim selime selim  odasina gidip dinlendi bende uykusuzluga dayanamayip uyuyakalmişim 4 saat uyuduktan sonra 9:00 kalktim bugun okulumun ilk gunuydu mutluydum ve heyecanliydi hemen bi dus alip sacimi ve ustumu giydikten sonra selimin odasina girdim o çoktan kalkıp aşşagıya inmişti bile yatagında bir not bırakmıştı notu alip okudum aşşagiya gelmemi soyledi hemen aşşagiya indim ve retorant bolumune gittim selim kahvaltı söyleyip beni beklemişti kahvaltimizi yapip okulumuza gittik yeni arkadaslarimiz olacakti belkide onlardan biride bizimle birlikte misir piramidi hakkinda meraklananları vardı sınıfımıza gidil oturduk hickimse birbirleriyle muhabbet icinde degildi sanki herkes birbiriyle yabanci gibiydi belkide amerikalılar birbirlerine hicte sicak kanli degillerdir neyse dersten ciktiktan sonra   okulun alain adlı bir ingiliz müdurunun yanina gidip projemizden bahsettik mudur bu pojemizi cok begendi ve bira an once mısıra gitmemiz gerktigini ve istenilecek kadr yardim edilecegini soylemisti 2 hafta sonra amerikaya veda edecektik ve hayallerimize dogru gidecektik...