Imogen Heap - Speeding Cars
Ve bir daha gelmeyecekti o eski günler..
Basit ama bir o kadar anlamlı bir cümle.. Kitabın üzerine kocaman harflerle işlenmiş bir yapıt. Bu kitabı sanırım 10. okuyuşum. Fakat biliyor musunuz? Her defasında aynı duyguları yaşayıp beni derinden etkilemeyi sağlıyor. Belki de bana bu kitabı hediye eden babamın anısına bu kadar çok seviyor ve okurken onu hatırlayıp anılarımız gözümde canlandığı için onu okumayı seviyordum.
Babamın bana bu kitabı hediye edişinin üzerinden 2 sene geçti. Beni bırakıp gitmeden önce 18. Yaş günümde almıştı. O zamanlar kitap okumaktan hoşlanmazdım. Ama babam gittikten sonra bu kitabı okumak geliyordu içimden.
Seni sevdiğimi unutma..
101. Sayfa 3. Satır altı kırmızı bir pilotla çizilmişti. İlk gözyaşımla beraber kırmızı pilotun mürekkebi dağılmıştı. Sonrası geldi ve o kırmızı çizgi yok oldu.
Babalar oğullarını hep uzaktan seyreder..
300. Sayfa 10. Satır. Sahi baba beni şuan da seyrediyor musun? İlk tepkim bu olmuştu. Her okuyuşumda aynı şekilde yıldızlara bakıp sorardım.
Sahi baba beni şuan da seyrediyor musun?
Cevap gelmeyince gözyaşlarım tek tek süzülürdü yanaklarımdan.
İşte bu iki cümle babamın bana bıraktığı tek miras. Ve bir de not.
Papatya kokulum;
Annenin bana verdiği hediyem. Bu kitabı okuduysan ne mutlu bana. Seni sevdiğimi ve seni sürekli izlediğimi unutma oğlum. Baban her zaman yanında.
Seni seven baban..
Keşke bunları onun ağzından duyabilseydim, o okusaydı bana. Ne çok keşkem var aslında hiç doğrum yok ve keşkelerden ibaretim. Sanırım tek doğrum şu kitabı okumak.
"Baekhyun?" Annemin aşağıdan gelen boğuk sesiyle kitabımı yastığımın altına koydum. Muhtemelen yeni ailem (!) gelmişti. Gözlüklerimi takıp odamdan çıktım. Aşağıdan gelen gülme sesleri tahminimi doğru çıkarıyordu.
Merdivenleri yavaş yavaş inip annemin beni fark etmesini bekledim. Nihayet gözleri beni bulduğunda ayağa kalkıp koluma girmişti.
"İşte benim oğlum Baekhyun." Kendimi şuan da açık arttırmayla satılan eşyalar gibi hissetmem normal miydi? Ya da annemin bana öyle davranması.
Gözlerimi Bay Park ve oğlunun üzerinde gezdirdim. Ha bir de oğlunun yanındaki boya küpünde. Bay Park ayağa kalkıp bana sarıldığında karşılık vermedim. Hadi ama o benim babamın yerine geçmek istiyordu. Onu asla babam yerine koymam.
"Baekhyun ben Park LeeTeuk." Geri çekilip elini uzattığında istemeyerekte olsa elini sıktım. Gülümseyip yerine oturmuştu.
Kardeşim olacak Park'da ayağa kalkıp bana sarılmıştı. Sarılışı beni etkilemişti. Geri çekilmeden önce kulağıma fısıldayışı ile içim titremişti.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
fratello :: chanbaek
Fanfic"Dudaklarım boynuna misafir olduğu gün, bizim için tüm papatyalar açmış olacak."