1.Bölüm

47K 1.3K 425
                                    

Düzenlendi

Medya=Alexandra

1.BÖLÜM="Gerçekler neden bu kadar can yakar?"

Herkesin bir Hayatı vardır.Benim ki ise ailesi tarafından dışlanmış, bir kere bile olsun saçımı okşamamış olan bir aileyle yaşıyordum.
Bir umut beklerdim.
Hala da bekliyordum.
Bu aralar eskisinden daha yakın davranıyorlardı.Sebebini çözememesemde çok fazla kurcalamak istemiyordum. Yatağımdan kalktığımda kapının tıklanması ile yatağımı toplamayı bırakıp kapımı açtım.Annemi gördüğümde olduğum yerde kalakaldım. Annem bana şimdi baktığı gibi şevkat ile bakmazdı.

"Aa kızım uyandın demek. Ben de seni uyandırmaya geliyordum. Kahvaltı hazır. Elini yüzünü yıka aşağıya gel. "

Donakalmıştım bunca yıllık hayatımda ilk defa beni böyle karşılayıp, konuşmuştu.Yatağımı hızlıca toplayıp lavaboda elimi yüzümü yıkayıp mutfağa doğru ilerledim.Mutfağın girişindeki sürgülü kapıyı sola doğru sürükleyerek açıp masada oturmuş olan babamın karşısına oturdum.

Babam okuduğu gazeteyi elinden bırakarak bana gülümsediğinde ikinci bir şoku daha yaşadım.Annem ocakta olan tavayı alarak kahvaltı masasının ortasına koydu.Elini bir beze silerken sandalyesini çekip oturdu.

Kahvaltımızı ederken annemin boğazını temizlemesiyle bakışlarımı ona yönelttim.

"Kızım kahvaltıdan sonra dışarı arkadaşlarınla buluşmaya çıkar mısın?"

Ona tuhaf tuhaf bakarken bana gülümsemeye devam etti.

"Neden ki? Bir sorun mu var?"

Annem tedirgince bana bakarken,babama kısa bir bakış atıp konuşmaya devam etti

" Hayır,bir sorun yok. Sadece bu aralar arkadaşlarınla bir yerlere çıkmadığını fark ettik. Hem iki hafta oldu odana kapandın. Çıkarsın biraz hava alırsın"

Hala ne yaptıklarını anlayamamıştım. Başımı olumsuz anlamda sallayıp bakışlarımı tabağıma yönelttim.

"Ben bugün evden çıkmayacağım, işlerim var. Malum gittiğim bir okul ve çalışmama gereken bir sınav var."

Annemin gerildiğini görebiliyordum.

"Ama anneciğim okula daha iki gün var.Kapama kendini odana.Çık arkadaşlarınla vakit geçir."

"Ya anne Allah aşkına neler oluyor? Bu aralar tuhafsınız zaten. Bunca yıl sonra mı aklınıza geldim? Şimdiye kadar benimle hiç ilgilenmediniz bile. Saçımı bile okşamadınız ya benim. Şimdi ne bu ilgili tavırlar?"

Babam elinde tuttuğu çatalı bırakıp gözleriyle salona geçmemizi işaret ederek ayağa kalktı.Hızlıca bende ayağa kalkarak salona geçtim.Babam tekli koltuklardan birine otururken bizim oturmamızı bekledi.Annemle ben bir koltuğa oturduğumuz da derin bir nefes alarak konuşmaya başladı.

"Alexandra bak beni iyi dinle bu konuşma bittiğinde sakin kalacaksın. Bağırmayıp hiç direnmeden gelecek olan kişilerle birlikte gideceksin. Bundan yıllar önce dünyaya bir bebek doğdu. Kral ve Kraliçenin bebekleriydi. Büyüyüp altı yaşına geldiğinde de kaçırıldı. Bütün krallık ve halk kızı günlerce, aylarca aradılar fakat bulamadılar. Sonunda pes edip aramayı bıraktılar. Kabullenmişlerdi bulamayacaklarını. Bir gün kız çıkageldi. Ama bambaşka bir şekilde. Kız geldiğinden beri kasabadaki ölümler birden artmıştı. Kral şüphelenmişti bu duruma. Karısıyla konuşup kızını yanlarına çağırdılar. Kız yanlarına geldiğin de kasabadaki ölümlerle bir ilgisi olup olmadığını sorduklarında kız sinirlendi ve öfkesine yenik düşüp dişlerini çıkartıp babasının boynuna batırarak içmeye başladı. Kraliçe kaçmayı başarmıştı ama kral için yapabilecek bir şey yoktu. Kraliçe onun ne olduğunu tahmin edebiliyordu.Ve tahminide gerçek çıkmıştı.

Vampirler.

Kız bütün kasabayı vampire çevirdi ve doğacak çocuklar da vampir olarak doğdu. Sonra ise başka bir ırk oluştu.

Kurtlar.

Diğer bir kasaba da kurda dönüştü. Bu yeni ırk, savaş nedenine sebep olmuştu. Vampirlerden sadece 20 kişi, kurtlardan ise sadece 10 kişi hayatta kalmıştı. Ben o 20 kişinin hayatta kaldığı vampirlerden bir kişiden birinin çocuğuyum. Yani anlayacağın bir vampirim. Annen ise bir kurt ve bizim birleşimimizden ise kurt ve vampir melezi ortaya çıktı. Yani sen. Meclis seni arıyor. Senin kan ihtiyacını büyü ile sakladık ama meclis öğrendi. Birazdan iki kişi gelip seni vampir ve kurtların olduğu bir okula götürecek. Eğitim alacaksın. Meclis seni bulmadan hemen eşyalarını topla."

Kendimi tutamayarak kahkahamı serbest bıraktım.

"Baba güzel seneryoymuş. Valla yazsan film olur."

Hala gülmeye devam ederken babam ayağa kalkıp beni kolumdan tutarak ayağa kaldırdı. Kolumu bir insanın sıkamayacağı bir derecede sıkıyordu.

"Bana bak Alexandra sana bir şey yapmak istemiyorum. Ama beni zorluyorsun. Odana git ve eşyalarını topla."

"Sana inanmıyorum."

"Öyle mi? Pekala biz seni şimdi ınandırırız."

Babam kolumu bırakıp bir kaç adım geriye gitti. Gözlerini kapatıp bir süre bekledi. Gözlerini açtığında kan kırmızı bir göz ile karşılaşmayı beklemiyordum. Geri geri giderken babamda bana doğru geliyordu.

"İnandın mı şimdi?"

Gözlerimi elimle ovuşturup tekrar baktım. Evet, gerçekti. O sırada üzümde hissettim ıslaklıkla ağladığımı yeni fark etmiştim. Titremeye başladığımda babam hiç düşünmediğim bir anda yanımda bitince ağlamam şiddetlendi. Eliyle yüzümü tutup nazikçe suratına çevirdi

"Bak kızım korkmanı anlıyorum fakat bizi de anlaman lazım. Meclis seni bulup öldürmeden önce o okula git. Sana söz veriyorum sana her şeyi sonra anlatacağım ama şimdi odana çık ve hazırlan annen biz konuşurken valizini hazırladı. Seni alacak olanlar dışarıda bekliyor. "

Başımı sallayıp odama gittim.Yatağın üzerine bırakılmış kıyafetleri giyerek son kez odama baktım. Odamda ki işimi hallettiğimde aşağıya doğru inenen merdivenlere yöneldim.

Annem ve babam kapının önünde bekliyorlardı. Her ne kadar kendimi tutmaya çalışsam da dayanamadım ve annemin yanına koşup sıkıca sarıldım. Sonra da babama. Kapıdan çıkıp evimizin önündeki arabaya yürüyeceğim sırada Kafamda hissettiğim acıyla gözlerim derin bir karanlığa gömülürken tek gördüğüm anne babamın buraya doğru gelmesiydi.

Bölüm sonu.

Yeniden düzenlenmiştir.

Vampir OkuluHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin