a.3 Tres

1.8K 69 8
                                    

Medyada ve bölümün içinde, Alessandra'nın tasarladığı kıyafet var. İyi okumalar! <3


Kulaklıklarımı takmış, başımı cama yaslamıştım. Kapalı havaya rağmen arada kendini bulutların arasından gösteren yeryüzüne yukarıdan bakışlar atıyordum. Bazen cama yağmur damlaları düşüyor, uçak etrafını saran farklı hava akımları yüzünden sarsılıyordu. Sonunda beklenen gün gelmiş, tüm kulübü bu sabah telaşa sokan FifPro ödülleri kapıyı çalmıştı. Sabahın sekizinden beri ayaktaydım ve yarım saat öncesine kadar kıçımı tek bir kez bile yere koymamıştım. 

FC Barcelona'nın internet sitesine koyulacak video ve fotoğraflı galeri için koltukların arasındaki koridorda gezinen kameraman hemen önümde oturan Nemar'ı çekmek için yaklaştı. Ön koltuğun sırtına dizlerimi koyup olduğum yerde iyice kaykıldım ve montumun kapüşonunu yüzüme kadar indirerek uyuyor numarası yaptım. Arkada salakça dışarıyı izlerken çıkmak istemiyordum.

İçimde çırpınıp duran heyecanın yanında, onu dizginlemekte oldukça başarılı başka bir şey daha vardı; belirsizlik. 

Teyzemin yanındaki şanslı stajım sayesinde, okulda ismi bilinen sayılı öğrencilerin arasındaydım. Benim dışımda diğerleri de özel tasarımcıların yanında çalışıyor, büyük moda defilelerinde sahne arkasında yer alıyorlardı. Diğerlerinin arasından ayrılmanızı sağlayan bu statüye sahip olduğum ve çevremdekiler tarafından kıskanıldığım için, koltuklarım kabarmıyor değildi tabi ki. Ayrıca ilk kez dünya çapında önemli yer tutan ödül gecelerinden birine katılıyordum. Hem de tek başıma tasarladığım kıyafet sayesinde. 

Evet, Neymar Junior'ın beni uğraştıran ve rüyalarıma bile giren takım elbisesi dün tamamen bitmişti. Kesinlikle gurur duyduğum bir işti. Planladığım gibi ona çok yakışmış, karakteriyle de tam olarak uyum sağlamıştı. Okuldaki diğer hocalarımın, bu gece takımı görünce memnun kalacaklarından emindim. İşimde başarılı olmak beni her zaman heyecanlandırırdı.

Tüm bu mutluluk ve heyecanımı bir şekilde dizginlemeyi başaran belirsizliğe geldiğimdeyse, tek bildiğim bir ağ gibi beynimi sardığıydı.

Neymar, gömlekleri denemesi için direttiğim günden beri benden nefret ediyormuş gibi davranıyordu. Eğer ona tweetini gördüğümü ve benimle flört etmeye çalıştığını anladığımı belli etmeseydim neler olacaktı merak ediyordum. Bana tuhaf davranmasının nedeni bu olmalıydı. Tabii iki hafta önce tanıştığım birinden öyle yakın olmasını bekleyemezdim fakat nötrden ziyade beni yanında istemiyormuş gibi yapması, tuhaflıkların açığa çıktığı yerdi. Anlam veremediğim şekilde bu aklımdan çıkmıyordu ve düşünmekten kafayı yemek üzereydim. Böyle yapmasının altındaki mantıklı nedeni bulmazsam, delirecek gibiydim.

Kucağıma düştüğünü görebildiğim yoğun flaş ışığı sonunda solarak uzaklaştığında, kameraman Messi'nin adını söylüyordu. Kapüşonumun altında daha fazla boğulmak istemediğimden onu arkaya atıp tekrardan doğruldum. Neymar sabah teyzemin şekillendirdiği saçlarını umursamamayı seçerek başını arkasına yaslamış ve gözlerini kapatmıştı.

Onu daha fazla izleyerek düşüncelerime işkence etmeyi kestim ve ayağa kalkarak teyzemin yanına gittim. Antonella'yı boş koltuklardan birine çekmiş, muhabbet ediyorlardı. Antonella kucağında Thiago'yu tutuyordu. Küçük çocuk mayışmış olmalıydı, annesi ve teyzem muhabbet ederlerken sadece dinliyordu.

Uçak yolcuğunun geri kalanında ben de onlarla oturup kafa dağıtmaya çalıştım. Teyzem, Antonella'ya saç ve makyaj yapacağına söz vermişti. Antonella ünlü markalardan birinin yeni koleksiyonundan seçtiği elbiseyi anlatıyordu.

in the night. neymarjrHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin