BÖLÜM 9 (Aynı Yatak,Ayrı Köşeler)

882 119 29
                                    

Playlist:Demi Lovato-Stone Cold

LP-Muddy Waters

Yağmur'un odasına girdiğimde yatağın üzerinde bağdaş kurmuş beni bekliyor olduğunu gördüm. Geleceğimden bu kadar emin olması beni gülümsetti. Kapının eşiğinde durmaktan vazgeçerek kapıyı kapattım ve elimdeki ayıcıkla yanına ulaştım. Yatağının üzerine aynı şekilde bağdaş kurarken çekmeceyi açıp içinden mavi ojesini çıkardı ve bana salladı,

''İlk ve son kez.'' dedim.Omzunu silkti. Bir kez daha gülümsedim.Sağ elini bacağıma yerleştirdi. İnce uzun parmaklarına ve düzgün tırnaklarına baktım. Ojenin kapağını açtım ve enfes kokusunu içime çektim. Yağmur bu halime kıkırdayınca gözlerimi kaçamakça gözlerine değdirdim ve hızlı bir şekilde geri çekip gülümsemeye devam ettim. İlk parmağına sürdüğüm ojeyle,

''Soğuk.'' diye mırıldandı.

''Kurumadan nasıl uyuyacaksın?'' diye sordum diğer parmaklarına da düzgünce sürmeye özen göstererek.

''Kuruyana kadar bana masal anlatırsın. ''

''Bende mutlu sonla biten masallar yok.'' dedim diğer elini uzatması için başımla sol elini işaret ederken.

''Mutlu bitmesine gerek yok. Ben senin kendi hikayeni öğrensem yeterli.''

''Benim hikayem sensin Yağmur.'' İkinci kez ona ismi ile seslenmiştim. Gözlerim gözlerindeydi. Kız suskun bir şekilde dimdik yüzüme baktı. Yüzündeki o boş ifade,boştan çok hafif bir şaşkınlık içerisindeki genel ifadesi...kafamı geri indirmeme neden oldu.

''Benden önce?'' diye sordu.

''Konsantre olmama izin vermelisin.'' diye uyardım onu elimdeki ojeyi gösterirken.

''Bana hikayeni anlatmazsan...'' gözlerim tekrar gözlerindeydi. Elleri bitmişti. Ojelerine bakmadan,''Ben de sana oje sürerim!'' diye haykırdı. Ellerimi düşünmeden çıplak bacaklarına doğru uzattım,

''Sür bakalım.'' 

''Ne?!'' 

''Sür. Hadi.'' bakışlarım dimdik gözlerindeyken pes edip,

''Pekala...'' diye mırıldandı,''Bu arada iğrenç sürerim. Haberin olsun.''

''Bu geçmişe dair bir şey hatırladığına kanıt mı yoksa?'' gülümsedim hafifçe.

''Hayır,'' dedi oje fırçasını şişeye batırıp çıkarırken,'' Ojeyi ilk aldığımızda kendime sürmeye çalıştım ve berbat oldu.'' Fırçayı il parmağıma sürerken gözlerim ellerimizde değildi. Bakışlarım suratına hayranlıkla kenetlenmiş,dikkatli bakışlarını izliyordu. Saçları önüne düşmüştü. Ojeli ellerini kullanamadığı için kafasını geriye doğru attı ama geri eğildiğinde yine saçları önünü kapamıştı. Boşta kalan elimle saçlarından bir tutam alıp kulağının arkasına yerleştirdim,

''Sana toka almalıyız.'' diye söylendim.

''Hayır, kesinlikle olmaz. Kulaklarım çok büyük. Toplu saç beni üç kafalı biri gibi gösteriyor.'' gözleri hala parmaklarımda dikkatle oyalanıyordu.

''Üç kafalı biri gibi gözükmen kimin umrunda?''

''Uğur'un?'' dediğinde bakışları beni buldu. Suratım anında düşmüştü.

''Nasıl yani?''

''Bayağı işte.'' Onu önemsiyordu. Bu kalbimden ağır bir darbe almama neden olmuştu. Ellerimi terlettiğim bacaklarından çekmek istedim ama bunu yapmamın saçma ve anlamsız olacağını düşünerek sessizce bitmesini bekledim. Ojeler bitene kadar konuşmadık.Nihayetinde Yağmur ojenin kapağını kaldırdı ve kendi kurumuş ojelerine sevinerek benim daha yeni sürülmüş ojeli ellerimi ellerinde tutarak havaya kaldırdı. Kocaman gülümseyerek baktı ellerimize. En sonunda ellerimizi birbirine kenetledi. Havada kalan ellerimize döndü bakışlarım,''Çok güzel oldular.'' dedi Yağmur büyülenmiş gibi. Sesimi çıkarmadım. Gülümseyen suratı bana döndü.Dizlerinin üzerine kalktı ve bana doğru ilerlemeye başladı. Kendimi bozmadım.Havada kenetli ellerimizi iki yanımıza indirdi ve aramızda mesafe bırakmayarak gelip alnımdan öptü. Dudaklarını sıkıca alnıma bastırırken ateş gibi yandığımı fark ettim. Bu kızın her hamlesi beni öldürecek güçteydi. Daha önce bu kadar güçlü bir kız görmemiştim.  Dudakları alnımdan ayrılır ayrılmaz gözlerim gözlerini buldu. Ardından ise dudaklarını. Onu öpsem bana kızar mıydı? Bunu düşünürken Yağmur benden uzaklaştı. Artık çok geç olduğunu biliyordum.Güzel bedenini yatağa yığdı. Gözleri tavandaydı ve kocaman gülümsüyordu,

MANASSEHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin