Bacaklarım sızlarken Evrem'in de benden hallice olduğunu fark ettim.
Nisan'ın yoğun istekleri üzerine uzun -evet fazlasıyla uzun- bir bisiklet turuna çıkmıştık. Evrem'in frenleri tutmayınca fazla hız yapamamıştı. Bir ara Nisan onu gaza getirince hızlanmış Nisan'ın üzerine uçmuştu. Evet uçmuştu. Yani ben onu bir ara havada görmüştüm. Sonrasında Nisan'a bolca küfretmiştik zaten. O ise kahkahalar atmaktan bize cevap bile verememişti.
Bir süre sonra top sahası denilen-neden böyle dendiği hakkında hiçbir fikrim yok- kocamaaaan araziye geldik. Evrem'in içindeki futbolcu uyanırken onu görmüştük. Onu! O kutsal varlığı! TOP!
Kübra ve yandaşları -kardeşleri- bizim araziye -top sahasına- girdiğinde onlara futbol oynama teklifinde bulunmuştuk -cici kız modunda 'fitbil iyniyilim mi?' diye sormuş da olabiliriz-.
Yaşları henüz tek haneli olduğundan bilerek maçı onlara vermiştik -tamam yenilmiştik- Tek penaltı vuruşunda Evrem bir gol atmıştı. Onun dışında 7 gol yememiz ağrımıza gitmişti.
Oyunu bırakıp gittik. Kübra ve yancıları bize arkamızdan. " Biz yendik ,biz yendik " diye bağırdı lar.
Bizde can sıkıntısından dağa gezintiye çıktık. Önce herşey yolunda gidiyordu ama sonuna geldiğimizde her yer otla kaplıydı biz çığlık attık ama duyan olmadı. Ben yolu buldum kızlarda arkamdan geldi . Tam yolumuzu bulduk Evrem'in üstünde büyük turuncu bir örümcek gördüm. elimdeki sopayla T-shirt üne vurdum ama Evrem hissetmedi örümcek ayağına düşmüştü benim bağırmamla panikledi zıplamaya başladı ve hızlıca aşağıya doğru koştuk eve geldiğimizde "sonunda kurtulduk " diye bağırdık.
SON...