İSTANBUL - ŞİLE YAKINLARI
EKİM
Fırtına patladığında, Kemal Samyel karısı ile aldığı yeni villanın içini inceliyordu. Evi hala inceleyen Feriha şimşeğin çakmasıyla yerinden hoplayıp kocasına korkuyla baktı. Kocası Feriha'nın arkasından kocaman kollarına eşini sarıp korkmamasını söyledi. Feriha kocasına sığınıyorlar "tamam" diye karşılık verdi.
Kemal karısının korkmadığınna kanaat getirince onu bırakıp pencere doğru yöneldi. Bir kaç gündür tehdit ediliyordu ve ailesinin tehlikede olmasından çok korkuyordu. İçindeki kötü hisleri yok sayıp dışarı izledi , bir süre.
Yağmur, Kemal'in aldığı araziye sicim gibi düşerken, bugün kötü şeyler olacak diye içinden geçirdi, Kemal. Eşide bu saatte havanın nasıl bu kadar hızlı kararıyla diye düşünüyordu. Kapı zili çaldığında Kemal karısına dönüp arka kapıdan çıkıp çocuklarıyla ilk uçakla Bursa' ya gitmesini ve bir ev kiralamasını söylerken çok ciddiydi. Karısı eşinin dediğini yaptı.
Adam karısının gittiğinden emin olunca kırılmak üzere olan kapıyı açtı. Karşısında dört tane yakışıklı ve iyi görünümlü delikanlılık vardı. İçeri girmeden önce adamı yakasından tutup evi terk etmesini emrettiler adam kabul etmeyince içeri girdiler.
Dört delikanlı bayağı zengin görünüyordu ama nasıl para kazandıkları bilinmiyordu. Bir şirkette yönticilik yapmadıklar aşikardı. Kemal çocukların kim olduğunu öğrenmek istiyordu ama korkuyordu da. Diğer ikisine göre daha sakin olan iki çocuktan esmer olanı " Bakın biz buraya sadece dedemizden bize kalan miras için geldik. Bu evin altında küçük bir sandığın içinde tam dört evrak var ve bu evraklar bu mülkte daha pahalı ama bizim için" diye ustalıkla konuştu Kemal ise " sizi anlıyorum ancak bu villayı yıktırmamı beklemeyin benden. Çok büyük zarar olur benim için " dedi, Kemal çekinerek.
Siyah saçlı çocuk ayağa kalkıp adamı itekledi adamı öldürmek sonrada adamın tek kızını silmek istiyordu ama sabretti. Siyah saçlı çocuk Kemal'in belinde çıkardığı silahı gördü hemen bir adım gerileyerek "yarın tekrar geleceğiz bu sefer ailenin evine" deyip dışarı çıktı. Kemal derin bir nefes verirken çetenin hepsi çoktan çıkmıştı.
Kemal güvenlik şirketini arayıp evin heryerini güvenceyle orada bırakıp karısı ve çocuklarının yanına gitti. Bursa' ya geldiğinde bütün şirketlerinin iflas ettiğini öğrendi, bu olayın o küçük yumurcaklar tarafından battığıysa bir gerçektir.
Kemal ve ailesi Bursa'da kalmaya karar vererek yaşamını normal insanlar gibi çalışarak devam ettirmeye başladılar. Kemal'in iki oğlu bir de kızı vardı. En büyük oğlu tam bir para hastasıyım aşık da denebilecek kadar düşündü. Ortaca çocuk Gamze paraya düşkün olmayan, hayatı sıradan yaşamaya çalışan biri olduğundan bu durumu kolay atlatmıştı. En Küçüklerin Murat sa hiç bir şey anlamamıştı zaten hayattan bu yüzden ona göre fark etmezdi.
İlk olarak küçük bir mahallede ahşap bir ev aldılar büyük oğlan Deniz, yanlışlıkla kaydırma yaparak özel bir okuldan burs aldı. Gamze'nin kimya ve edebiyat hariç bütün dersleri yüksek olduğundan pek sıkıntı çekmiyordu. Murat her zamanki gibi umursamıyordu.
Deniz mahalleye alışıp futbol oynuyor hemde o güzelim sesiyle gitar çalıp şarkı söylüyordu. Gamze büyük bir kafede garsonluk yapıp ailesine maddi anlamda yardım ediyordu. Bu arada Kemal de bir kafe açmış onu işletiyordu. Feriha hanım desen yemek kitabından yemek yapmayı öğreniyor ve marifetlerini Murat'ın yediriyordu.
Bunlar burda mutlu yaşarken bizim pisikopatlarda villayı giremedikleri için her yerde Samyel ailesini arıyordu ama Kemal akıllı davranıp soy adını buğul olarak değiştirdi. Bu yüzden de pisikopatlar Kemal ve ailesini bulamıyorlardı. Kemal bir süre çalışıp para kazandıktan sonra iş yerine daha yakın iki katlı bir ev sarın aldı. Burada bok bulurum o çocuklar Kemal'i.
Kayıplara karışan aileyi bulmak in çok uğraştılar ama Bursada olmalarından başka hiç birşey biliyorlardı taki kafadan kontak çocuklardan birinin çapkınlıklarının işe yarayacağı ortaya çıkana kadar. Sonrası ise tam bir rezalet zaten.
