''hey kapı çalıyor!! biriniz baksanıza kapıya , efsun kapı diyorum duymuyor musunuz beni ''elimdeki maşayı kenara bırakıp kapıyı açmak için çıkmıştım ki efsun elinde bir zarfla üst kata çıkıyordu.
''size bağırıyorum neredesiniz siz ya kapı çalıyordu baktın mı?''
''baktım abla kapının önüne bu zarfı koyup gitmişler üstünde de senin ismin yazıyor'' elindeki zarfın üstünde el yazısıyla betül çetin'e yazılmıştı.Yapışkanlı kısmını kopararak açtığım zarfın içinden yine el yazısı yazılmış bir kağıt vardı.
''nişanlın şuan sürmeli otelde bir kadınla birlikte onun gerçek yüzünü tanıman için bence büyük fırsat kaçırma'' ellerimden kayıp düşen kağıtla birlikte ben de bayılmışım. Gözümü açtığımda babam başımdaydı.
''hanım kız uyandı koş''ne olduğunu anlamaya çalışıyordum. Bu yatakta ne işim vardı en son zarfı okuduğumu hatırlıyorum. elimde ki zarfta yazanlar doğru muydu. Kim niye bana böle bir yazı yazmış olabilirdi ki hem akın asla böyle bir şey yapmaz yani yapmamıştır. hızlıca yataktan doğruldum
''baba ne zamandan beri burada yatıyorum ''
''daha 10 dk oldu kızım yat kalkma sakın'' babamın dediklerini aldırmadan yataktan çıktım. koca profesör doktor sinan beyi dinlemeyip yatağımdan kalktığım için laf söyleniyordu babam ama acelem vardı. Çok vakit kaybetmeden gitmeliydim. kapıdan çıkarken ayakkabılıkta olan babamın anahtarlarını alıp geride bırakılan sorula cevap vermeden çıktım.
Ben acaba akına güvenmiyor muydum ama bunun güvensizlikle alakası yoktu kimse ya beni deniyor yada doğruyu söylüyordu bende onu kanıtlamak için gidiyordum. Sanki hiç bitmeyen yol yapmışlardı sadece bir semt ötedeki görkemli oteldi orası ve akının bana ilk kez evleneme teklifi ettiği yer. arabayı park edip merdivenleri çıkmaya başladım resepsiyondaki kıza
''iyi günler akın saygın hangi odada öğrene bilir miyim?'' kız bilgisayara bakarken öyle biri yok demesi için dua ediyordum.
'' evet buldum 311 nolu oda da haber vereyim geldiğinizi'' paniğe kapılmıştım eğer benim geldiğimi öğrenirse ona göre davranır napacağımı bilmeyerek elimi kaldırıp yüzüğümü göstererek
'' ben aslında nişanlama sürpriz yapacaktım haber vermeseniz olur mu?''
''tabi ki efendim üçüncü katta solda'' teşekkür ederek ilerlemeye başladım asansörü beklemek yerine merdivenleri üçer beşer çıkarak kapının önüne geldim nefes nefese kalmıştım.kapıyı bir iki kere tıkladıktan sonra kapının açılmasıyla tüm umutlarım yıkıldı. Akın karşımdaydı hemde şaşırmış bir yüz ifadesiyle bana bakıyordu.
'' Betül ne işin var burada ''
''nişanlıma sürpriz yapayım dedim içeri almayacak mısın beni kapının önünde mi konuşacağız?''
'' olmaz betül şuan olmaz hem sana benim burada olduğumu kim söyledi?''tam içeride kimsenin olmadığını düşünmüşken arkadan nihan saçlarını bir havluyla kurutarak dışarı çıktı.Betül diye bağırmasıyla şoka girmem bir oldu en yakın arkadaşım çocukluğum her şeyim dediğim insan karşımda yarı çıplak duruyordu. her şeyi kaldıra bilirdim ama bunu kaldıramazdım gözlerimden yaşlar sel olmuşcasına akıyordu.
bunu yapamazdılar bana koşarak ardımdan gelen akından kaçmak istiyordum asansörün kapanmasıyla kurtulmuştum. Hiçbir şey düşünemiyordum.Resepsiyonda gördüğüm kız bana şaşkın şaşkın bakıyordu. Otelden çıkıp arabama koşarken caddedeki korna sesi ve arabayla karşı karşıya gelmem sonum oldu. Otelde en ağır yarayı almıştım şimdi ise ölüme gidiyordum...
ŞİMDİ OKUDUĞUN
ikimizde yorgunuz
ChickLitbelkide aradığın aşk yanı başında olan değildir. belkide aşk yüksek dağların ardına gizlidir eminim o seni bulacak peki ne zaman bilinmez ama yakın bekle ve gör ...