Bölüm 13: "Kayıp"

44 12 1
                                    

#BANKS- Beggin For Thread

*

Bir, iki, üç...

"Nefes al güzelim, nefes al!" 

On bir, on iki, on üç...

"Haydi güzelim!"

On sekiz, on dokuz, yirmi...

"Nefes al."

Yirmi dört, yirmi beş, yirmi altı...

"Haydi güzelim nefes al."

Başka birinin soluğu, dudaklarından ciğerlerine hayat buluyor.

"Lanet olsun!"

Ve tekrar:
Bir, iki, üç...
Küçük, titrek bir nefes.
Öksürükler...
Morarmış dudakların arasından sular akıyor, göz kapaklarının ardından, kirpiklerin arasından birkaç damla yaş süzülüyor.
Öksürükler şiddetlendi, göz kapakları açıl yaşlar arttı.

Titreyen, bembeyaz eller boğazına gitti. Islak kumların üzerinde zar zor doğruldu her öksürükle sarsılan beden.

Delicesine öksürdü, yuttuğu suları çıkaran genç kadın.

Kızarmış gözler odağına aldığı kişiyi tanıyınca, kulakları sağır eden bir çığlık koptu.

Açelya'dan

Bu hisler tanıdık, tenimin altındaki zırhı bu hislerle ördüm ben. Zira acı, demirden bile kuvvetlidir.

Yaralarımın derin olmaması bu yüzdendir, fazla derine inemez darbeleriniz. Tüm benliğimi yıksanız da paramparça olmuş varlığımın en küçük zerresinden, en güçlü halimle tekrar doğarım.

Yok olup gitse de içimdeki sevgi, yerini her zaman doldururum. Zayıflıklarım en büyük silahım olur.

Şimdi bu anlardan biri ve aynı zamanda bu an seçim anı. Ya boşluklarımı nefretle doldururum ya da...

Aslında bu olayda bir ya da yok, çünkü seçimim belli. Kalbimdeki tüm oyukları nefretle doldurdum bile.

 

Hızla öne atılıp uzun parmaklarını adamın boynuna sararken aklında sadece tek bir kelime var. Saldır...

Bu bir emir, bu bir istek, bir yakarış...

Kadın korkuyor, saldırıyor

Adam korkuyor, anlamaya çalışıyor

 

Yüzü morarmaya başlarken onu tüm gücümle geri ittim. Kafası kumların arasındaki taşa denk geldiğinde acıyla inledi Eymen. Saçlarından yakalayıp başını tekrar taşa vurdum, tekrar, tekrar. Gözleri kapanana, sarı kum taneleri kana bulanana kadar tekrar, tekrar.

Bayılınca saçlarını bıraktım, üzerinde silah var mı diye kontrol ederken cebindeki sertliği hissettim. İki parmağımı şortun cebine sokup cüzdanını çıkardım. Aceleyle sıkıştırılmış bir kart bacağıma düştü, ehliyetin sahibinin adı: Sarp Alyan'dı. 

Soyadı Alyan olan birini daha tanıyordum, Eymen Alyan.  Şimdi buradan çekip gitmeli miyim? Gitmedim. 

Adının Sarp olduğunu öğrendiğim adamın yüzüne birkaç tokat attım. Beşinci tokat sol yanağına çarptıktan sonra gözleri açıldı. Göz bebekleri büyümüş, neredeyse kahverengi irislerinin tamamını kaplamıştı.

BağımlıHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin