Önümdeki dosyalara bakarken yanaklarımın kızarıklığı hala gitmemişti. Beni öyle yatırıp yalan söylemememi kesin bir dille söylemesi...Birazdan saçlarımı yolarak bu şirketten çıkacak sonrada bir mezarlığa uğrayacaktım. Herhalde beni o tipimle bulduklarında deli diye tımarhaneye yatırırlardı.
Sırıttım.
Kızımda artık bir Tarzan olup çıkardı değil mi? Apartmanda ki, geceleri inip Deniz'le süt verdiğimiz Mart kedileri bakardı artık ona.
Kedi demişken aklıma direk tırmalamak, saldırmak geliyordu çünkü önümdeki dergilerin, sadece otuz üç tanesinde, benim saldıran fotoğrafım basılıydı. Hepsini alıp yakmak istiyordum, böyle parça pinçik edip Alaz'a yedirtmek.
Ama yemiyordu işte...
Sahi öyle bir şey yapmsam ne yapardı. Muhtemelen kolumla bacağımı düğümler sonrada denize atardı. Sırıttım. Neden böyle bir canavara dönüşmüştü üç yılda? Ya da aslında hep böyleydi de ben mi yeni fark ediyordum?
Allahtan Deniz yoktu da baba deyip durmuyordu. Sinirle içeri girdiğimde korktuğunu tırnaklarını yiyerek belli eden salak Şevval, kızımı da alıp şirkette gezintiye çıkacağını söylemişti.
O kızı sevmiştim, onun da beni sevdiğini düşündüğüm için Deniz'i götürmesine izin vermiştim zaten. Hem ona bir şey yapacak olursa Deniz en fazla saçlarını çeker, etine dişlerini geçirir, birde yüzüne tükürüp, tırmalardı yani.
İç çekip önümdeki dosyaları açıp incelemeye koyuldum.
Bir müddet hızlı ve düzenli çalıştıktan sonra kafamı kaşıdım. Gözüm sürekli o dergilere ilişip duruyordu. Herhangi bir sayfayı açıp seslice okumaya başladım.
"Sarte çekim ve Çelik iç çamaşırı ortaklığıyla hazırlanan derginin bu ayki sayısında renklerin önemini ortaya çıkarıyoruz. Ve aşkın rengi kırmızı... Vahşi, seksi, göz alıcı ve iç gıdıklayıcı çamaşırlar çığır açacak! Bunu giyen her kadına, erkekler bir kez daha dönüp bakacak!"
Kendi kendime konuştum,
"Vahşetmiş! Adam kadına saldırmasında! Şerefsiz birde bir sürü ok koymuş üstüme. Ağhh!"
Dergideki altı çizili, kırmızı yazılı paragrafı sinirle okumaya devam ettim.
"Göz alıcı tasarımlar her zaman ön planda, ama bu sefer şekil değil renk ilk atakta. Sizde içindeki doğallığı vahşi cazibenizle ortaya çıkarmak isterseniz modelin üzerinde de görüldüğü gibi seksi iç çamaşırlarını denemelisiniz. Unutmayın vahşi doğanın seksi iç güdüsü her zaman sizdedir. Önemli olan doğru seçimlerle onu dışarı çıkarabilmektir."
Hırladım. Gerçek anlamda hırladım ve dergiyi rasgele fırlattım.
"Kim yazmışsa Allah belasını versin!"Ellerimi sertçe masaya koyup kafamı kaldırdığımda yerimden sıçradım.
Kafamı kaldırdığımda istemeden de olsa yutkundum. Tam karşımda duran Alaz gözlerini kısmış bana bakıyor elindeki kalemi ince parmaklarının ucuyla çevirip duruyordu. Gülümsemeye çalışıp kafamı eğdim ama onun yüzündeki hiçbir kası hareket etmedi. Pislik!
Dudağının kenarını bile kıvırsa yeterdi benim için, ki zaten az önce olanlar yüzünden utanıyordum birde gelmiş beni manzara seyreder gibi izliyordu.
"O zaman işsiz kalırsın." Karşımda oturup havada, elleriyle dergiyi tutan Alaz'a baktım. Gözlerim irice açılırken söylediklerimi duymasın diye dua etmeye başladım.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
KATİLİN KIZI #wattys2017
Genç Kız Edebiyatı18.yaş günümdü. Her şey mükemmeldi... Her şey olması gerektiği gibi.... Ta ki onu görene kadar. Bugün burdaydı. Yarın asla yanımda olmayacaktı. Bunu biliyordum. Ama onun geçmişten geldiğini nereden bilecektim ki. Kendimi büyüsüne teslim ettim. Ell...