Bölüm 1

23 2 6
                                    

multide naz var.

artık son iş başvurusundan da ümidimi kesmiştim. tam bilgisayarı kapatıyordum ki bildirim geldi. açtım baktım vee...... işe kabul edilmişim.şuan o kadar mutluyum ki anlatamam.hemen yarın işe başlıyorum .

**************************************************************

bugün iş günü. heyecanlı mıyım? bilmiyorum.şirkete geldim. bu arada söylemişmiydim soylu şirketinde çalışıyorum görevim özel asistanlık.bakalım. asansöre biniyorum.üçüncü katta iniyorum.

hızlı adımlarla sekretere yaklaştım ve ''ben yağız bey'in yeni asistanıyım da acaba yağız beyin odası nerede?''dedim.

kız da bana''şu karşıdaki oda'' diyerek karşıdaki ahşap kapılı odayı gösterdi. hızlı ama sakin adımlarla kapıya doğru yöneldim ve kapıyı çaldım.içeriden''gir''komutu gelince yavaşça içeri girerek aynı yavaşlıkla kapıyı kapattım.içerideki kişi telefonla konuşuyordu bana bir göz ucuyla bakıp önüne döndü.

telefon konuşmasını nihayet bitirip bana döndü ve ''buyrun'' dedi sorarcasına. bende ona '' şey ben sizin yeni asistanınızım da'' dedim. o da bana''cv'n iyi fakat sana öncelikle söylemem gereken benim yanımda çalışıyorsan hayat tempo baya hızlı olur.benim bütün günümü sen asiste edersin , anlaşıldı mı?''dedi.

bende ''peki'' demekten başka bir şey yapamadım.

o önde ben arkada odadan çıktık bir yandan yürüyor bir yandan da anlatıyordu. bu arada sabahları evde kahvaltıyı da ben hazırlıcakmışım.

anlatırken bir anda durunca ben de duramayıp çarptım.''ayyy çokkk özür dilerim. yani siz öyle durunca ben sey yapamadım.ama şey siz suçlu değilsi-''

cümlemi bitirmeme fırsat vermeden ''nefes al'' dedi ve yürümeye devam etti. alt kata elbiselerin yapıldığı kata indik.daha sonra da bana ertesi güne kadar izin verdi yarına kadar tempoya alışayım diye. eve geldim kendimi yatağa attım ayaklarım amma da çok ağrımıs ya.

********************************************************

sabah erkenden kaktım.yağız beyin verdiği adrese doğru yollandım. varınca verdiği anahtar ile kapıyı açıp içeri geçtim. kahvaltıyı hazırlamaya başladım. domatesleri doğradım.çaya bakmak için tam arkamı dönmemle yağız beyle burun buruna gelmem bir oldu.


yağız soylu

mutfaktan gelen sesler ile mutfağa indim.benim yeni asistan da gelmiş . ne yapıyor acaba diye arkasına gittim.mis gibi bir koku geldi önce burnuma.bu sanırım naz'ın kokusu derken nazın aniden dönmesi ile burun buruna geldik.

naz çakmak

elimden masaya koymak için götüreceğim çay bardağı karşımda doğrusu burnumun dibinde yağız beyi görmemle düşüp kırıldı.toplamak için yere eğildim.yağız bey içeriden süpürge ve kürekle geldi.''dikkat et elini ke-'' cümlesini bitiremeden elimi kestim.

''ben sana demedim mi naz? geç içeriye ben geliyorum diyerek siyah ve beyazın hüküm sürdüğü salona yolladı beni. beyaz ikili koltuğa oturarak beklemeye başladım.

birkaç dakika sonra yağız bey içeri girdi.ben'' aslında gerek yok küçük bir kesik'' dedim. ama yağız bey ''küçük ama mikrop kapabilir'' dedi.

elimi tutup kendine doğru çekti.elimi tuttuğunda içim bir tuhaf oldu ve yağız beyle göz göze geldik.daha sonra ben gözlerimi kaçırdım o da elime pansumanı bitirip mutfağa yöneldi.kahvaltısını yaptı ve birlikte şirketin yolunu tuttuk.

***********************************************************************

bu beni ilk kitabım.lütfen yorum yapın . çünkü ben kitaba devam edip etmeyeceğimi yorumlar doğrultusunda karar vereceğim.ve lütfen yazım yanlışlarını mazur görün.

BİR VARMIŞ BİR YOKMUŞHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin