Basit Cümle

124 14 2
                                    

Oturmuştu karşısına ikisi de ismini unuttu, cinsiyetleri birbirinden farklı bakışları aynıydı, adam konuşmaya hazırlandı ''Yorgunum senin yok olma ihtimalinden yada dünyanın bunca kaosundan yorgunum, olmadığım her yerden yorgunum sevdiğin şeyleri birden sevdiğimi ilgi duyduğumu fark ettim, kötüyü sevme ihtimalinin olmadığına fazlasıyla inanmış olmamdan kaynaklı belkide, yinede sürekli düşüşten kurtulmamın bir imkanı yok maalesef bir şeylere gerçek anlamda ilgi duymamın da imkanı yok belki sen dışında, sende derin bir kesik gibi susuyorsun hiç konuşmadan öylece lakin bir şeyleri hiç anlatmama rağmen ilk defa anlatmak istiyorum, aşk mı değil mi kararsızım bu duyguyla tanışmadığım için doğru noktaların dokunulmadığı iç cepleri yada kalem getir bağırışları gibi her anım belkide aşk dedikleri budur, milyonlarca karman çorman düşünce arasına bir şekilde seni bir şeyler iliştiriyor bir hastalık gibi sanırım sevmek dedikleri en ilkel alışkanlık, yada içimde sürekli anlatma isteği neden oysa susmak bildiğim en eski yöntemdir veya her tartışmada karşımda her kim varsa ona haklısın diyerek haklı olduğunu hissettirmek, kaçmak değilde daha çok sana doğru açılmak istiyorum bu karanlık dünyamın karanlığında iyice boğulmak, aptalca sesler neredeler oradalar varlar aslında hiç olmamaları gereken her yerde varlar çatık kaşlar buna dahil oluyor her defasında bir solukta yazdığım bir cümlenin bir solukta okunmasını beklerken nefes darlığı yaşadığım o dakika gibi şuan, modernize tasarlanmış sevda cümlelerinden  kaçarak hiç özelsin demeden özel hissetmeni sağlamak istiyorum, tırnaklarının parıltısını kaybeden ojeli parmaklı telekızlara duyamadığım şu insani dürtülere paspal görüntünle bir anda ulaşmanın o ışık hızına erişemiyorum, olduğunda daha çok kaybetme fikirleri ile artan saldırganlığı hemcinslerime duyduğum bu salt öfkeyi anlayamıyorum oysa öfkem asla cinsi ayrım gütmeksizin görevini layıkıyla yerine getirirdi, basit bir dürtü ve adının kıskançlık olduğunu öğrendiğim an sevinmiştim seninle gittikçe basite hep istediğim o sıradanlığa yaklaşıyorum bu her şeyi yeniden tetikliyor gecede 94 defa delirip aklımı tekrar geri kazanmak için girdiğim savaşları teker teker anlatabilirim, biraz sakinleşip soluk boşluklarında geçen o alakasız düşünceleri defedip en sıradan cümlelerle yapabilirim bunu, oysa ayaklarınla yıldızlar ezdiğini sadece ben görüyor olamam, Plüton kadar dışlanmışlığımı dahil kabul eden o kıymetli ellerinle bir cesedi taşıdığını anlatabilirim, hiç susmadan varoluş hakkında ve bugün hakkında bildiğim onca gereksiz bilgiyi anlatabilirim, dünyanın her konusunu üzeri toz kaplı bir masaya yatırıp sana anlatabilirim, hemde hiç konuşmayı sevmediğim o dakikalarda yaparım bunu, aslında hiç zor değilmiş böyle konuşmak yani seni yargılamadan dinleyecek kişiyi bulmakmış tüm mesele, kendimi önemli hissetmek değilde senden başka olan her nesneyi canlıyı hissetmemek isterdim, eski radyoların yüksek ama cızırtılı sesli o rastgele şarkılarına sarıldığım gibi sana sarılmak istiyorum kurulacak o kadar çok cümlem birikmiş ki seni kuru seni seviyorumlarla geçiştirmek istemiyorum bilmelisin, ama yinede bunların hepsi o basit cümleye tekabül ediyor ne kadar garip öyle değil mi ?'' demeyi çok istemişti lakin konuşmak için aldığı o derin nefesle yutkunup sadece karşılıklı sustular bu enkazı kaldırmanın bir yolunu aramaya başlayıp bir sigara yakıp öfkelendi adam.

FECAATHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin