1.BÖLÜM

349 12 5
                                    

Sabahları normal insanlar yataklarında uyanırken ben yine bir güne yataktan düşerek uyanmıştım. Dün fenerle galatasaray maçında çok bagırdığım için boğazım Allaha emanet bi durumdaydı.Galatasaraya canımız feda o ayrı bi konu.Karşımdaki aynada kendimi görünce ağzımdan bir hassiktir nidası döküldü. Öyle bir tipeteydim ki aynada kendimi görünce transa geçtim bir an korkudan titreşim moduna girdim sandım tabi dün maç izlerken stresten saçınızı çeken manyak bi kuzeniniz varsa ve yüzünüzde geceden kalma sarı kırmızı boya varsa bu tip gayet normal. benim acilen bu moddan çıkmam lazım. mazallah evde kalırım sonra..!


Sonuda eski ceren moduma döndüğüm için rahat bi nefes aldım. Taş gibi kız ne hale gelmiştim nazar hepsi nazar.Annemin aşağıdaki haykırış nidalarını duyunca hemen son kez aynada kendime bakıp çıktım.siyah bi kot şort üstüne beyaz bi büstiyer altta spor ayakkabılarım ve 75cm olan at kuyruğu saçlarımla sıradan ama sabahki moda göre adeta kainat güzeliydim. Aşşağı indiğimde abimi görünce hemen boynuna atladım.Bugün geleceğini tamamiyle unutmuşum ama bozuntuya vermedim.Abim diye söylemiyorum ama çocuk taş gibi bütün iyi genler çocuğa aşılanmış yahu.Abim benden ayrılıp beni kendi etrafımda döndürdü "bu ne güzellik Ceren hanım"deyince şok oldum. Şort giymiştim ama abim kızmamıştı enteresan.Abimin yüzündeki gülümseme giderken yerini çatık kaşlar aladı. Şimdi sıçtım."Lan bu ne"deyince saf ayağına yatıp "ne ne abicim?"deyince daha da sinirlendi."Başlatma abinden hemen üstüne adam akıllı bişey giy"deyince tam savunmaya geçmek için ağzımı açmıştım ki elini itiraz istemiyorum der gibi kaldırınca hiç şansım olmadığını anladım "bari kahvaltı yapıp değişeyim"dedim."kahvaltıdan sonra değişmezsen nah gelirsin boğaz turuna"deyince beni can evimden vurmuştu.Gözlerim kocaman olurken hemen yaramaz bi çocuk gibi kafamı salladım.Annem ve babam da kahvaltı sofrasına oturunca hep birlikte kahvaltımızı edip gezmek için evden çıktık. Tabi şortum da abim zoruyla değişmişti.

Boğaz turu için vapura gelmiştik.Bu gün hafta sonuydu.Yani okul yok.Tam iki hafta sonra mezun olacaktım.Ve üç hafta sonra da 18.yaşıma girecektim.Herkes gibi benim de çok hayalim var mezun olduktan sonra.Gecelere kadar çalışmamın hakkını alırım inşallah.Kendimi bildim bileli hep bi doktor olma sevdası içindeydim.Ve bunun için o kadar çok hırs yapıp çalıştım ki başarısızlığa ödün vermeyecek kadar çok...Zaten puanım beklediğim gibi çok yüksekti tıp bölümünün gelme olasılığı yüksekti ama yine de içimde bi kaygı var ya gelmeze diye.Neyse canım boşverelim şimdi kaygıyı tıp gelmezse sağlık alanında birçok bölüm var demi.Hem olmadı yeniden sınava girerim.Şimdi bu ortamın tadını çıkarmalıydım.Vapurun baş köşesine oturmuş hareket etmesini bekliyorduk bizimkilerle.Ve nihayet tiraykisi olduğum boğaz turuna iki hafta sonra tekrar gelmiştim.Farklı bişey bu boğaz.Vapur iskeleden uzaklaştıkça sanki üzerindeki yorgunluk ve baskı da üstünden kalkıyor gibi.Tarifi olmayan bi his,en azından benim için...

***

Bizimkilerle beraber galata kulesine giderken yolda Emine teyzeleri ve şeval aşkımı görmüştüm.
Şeval benim kardeşim.Hani bazı kardeşlikler sonradan olur bazıları doğuştan ya bizimki de sonradan geldi.5.sınıftan beri sürüyor bu kardeşliğimiz.Beraber ağlayıp beraber güleriz biz.Biri gelip ikimizden birine ufak bişey söyledi mi tahammül edemez ve o haftayı rezil ederdik bize bulaşan kişiye.Ama öyle piskopat tiplerden değliz bi nevi savunma yada otorite gibi bişey.Şeval beni kolumdan yakaladığı gibi galata kulesine çekmeye başladı."yavaş olsana kızım ben senin kadar genç değilim"deyince gözlerini devirdi.Biliyorum sadece 10,ay var aramızda ama oda takıldığımı biliyor.Galataya çıkmıştık.Bir süre ben ve şeval sessiz kaldık.Bizimkiler de kendi çapında takılıyordu öyle."Bir rivayete göre galataya ilk kiminle çıkarsan onunla evlenirmişsin"dedim sanki kendi kendime konuşuyormuş gibi.Şeval bu söylediğime gülünce ne var gibisinden baktım ona"farkındaysan ilk benle çıkıyosun buraya deyince bende güldüm."Biliyomusun bu gün yataktan düştüm"deyince şeval bana korku dolu gözlerle baktı."Abi yok valla ben bi entrikayı daha kaldıramam"deyince göz devirmekle yetindim. Bu söylediğinin sebebi ne zaman yataktan düşersem bi olay olurdu mutlaka iyi yada kötü.Mesela düşünce olan şeyler"çantam gasp edildi,üç hafta boyunca çalıştığım bi maket proje yerle bir oldu,asansörde kilitli kaldım..." bunları kendi içimden sıralarken ben bile şaşırdım.Ama yine de tesadüften başka bişey değil."yok be oğlum alt tarafı benim öküz gibi uyuyuşumdan yataktan düşüyorum ne alaka bu tesadüflerle, yanlış bi yorum yaptın dostum"deyince şevale de matıklı gelmiş gibi kafasını salladı.

Bi 15 dakika daha galatada oyalandık sonra sıkılınca eve gittik. Malum yarın okul var ve ben bu son liseli günlerimi dolu dolu geçirmek istiyorum.

18'İMİN KATİLİHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin