'Seçim'

4.7K 198 12
                                    

Ne kadar kaçarsak kaçalım gerçeklerden kurtulamazdık , bulurdu bizi en sinsi köşeye gizlensek karanlıkları oynasak yine de o saklandığımız yerden bizi gün yüzüne çıkartmak için elinden geleni yapardı...

Töre ve berdele hiç bir zaman boyun eğmemek ve istemediğim bir hayata sahip olmamak için İstanbul'da okumayı seçmiştim sırf bu zorba hayat bana milim uğramasın diye ama yenilmiştim gelip bulmuştu beni gidebildiğim kadar uzağına gitmiştim ama yine pençelerini geçirmişti hayatıma bu sefer yakalamıştı bu sefer kolay kolay bırakacağa benzemiyordu...

Yapamazdım çünkü  ben bu hayatı seçmemiştim benim seçtiğim hayat kurguladıgım düzen bambaşkaydı , hayır yapmayacaktım , kimse beni tanımadığım biriyle evlendiremezdi, benim hayatıma karışma gibi bir lüksleri yoktu kaçacaktım Mardin'i terkedecektim benliğime istedigim hayata ihanet edemezdim..

Gece saat üç olmuştu bedenimim hala ayakta nasıl durduğunu çok merak ediyordum , annemin yatağının yanı başına oturmuş elini tutuyordum yaşadığımız şoktan sonra tansiyonu düşmüş ve bayılmıştı , bayılmadan önceki son sözleri 'yapma tuvana'm' olmuştu , peki ben ne yapacaktım cidden..

Kendimi toparlamam ve düzgün düşünmem lazımdı kimseye söyleyemezdim kaçacağımı anneme ve dicle'ye bile söyleyemezdim onlarıda benimle birlikte yakamazdım , annemin yanından kalkıp odama yürümeye başladım daha fazla bu eziyete dayanamayan bedenim kendini yataga atıp uykunun kollarına çoktan teslim etmişti..

"Tuvana ? Tuvana kalk hadi Babannem seni aşağıda terasta bekliyor , kime diyorum kızım kalksana 5 dk içinde terasta olcakmışsın"

Diyarın sesi kulaklarımı tırmalıyordu uyandırmıyordu resmen dürtüklüyordu , neden böyle yaptığını biliyordum dün gece Mirzanın beni seçmesi nedendi buna..

"Tamam diyar , söyle babaanneme hemen geliyorum,izin verirsen üzerimi değiştireceğim"

Diyar bana kötü kötü bakıp kapıyı hızla çarpıp gittikten sonra üzerimi değiştirip babannemin yanına indim

"Gel hele kızım , otur yanıma seninle konuşacağım önemli konular var"

Dünki attığı tokadı hangi ara unutmuştu ve şuan güzel davranıyordu cevap çok basitti bana iyi davranıp beni kandırmaya çalışacak okumamı istemediğini söyleyecek ve benim Mirza'yı kabullenmemi isteyecekti..
Düşündüğüm gibide oldu Babannem yine beni haksız çıkartmadı yine bi ton laf edip beni yerden yere vurdu sözleriyle bekliyordum bunu  zaten babannem ne zaman iyiliğimi istemişti ki ...

"Bana bakasın tuvana sen nasıl yetişmişsen hiç mi acıma duygusu yoktur sende onların Asım'ımın ölmesini istersin ha bide kardeşim diye geçinip durursan , etme eyleme kızım bilirsen kabul etmezsen ikisinide vuracaklar kan dökülecek , istermisin kan dökülsün Asım ölsün ha ! "

"Ben ne acımasızım ne de vicdansızım BERİTAN SULTAN ! kim ister ki kan dökülsün ve Asım ölsün hiç kimse istemez bende istemiyorum insan canından birinin ölmesini ister mi hiç , hadi onu geçtim göz göre göre beni ölüme atmak istiyorsunuz benim hayatımı karartmak istiyorsunuz , ben ne olacağım eyy  BERİTAN SULTAN ! ben ne olacağım !!"

Öyle bir bağırıyordum ki bütün sesim avluda yankılanıyordu ve bütün ev halkı sesime uyanmış bizi izliyorlardı..

Daha fazla bu işkencenin içince yer alamazdım ne Asım'ın ve dilcanın ölmesini isteyecek kadar caniydim ne de kendi hayatımı karartacak bi Aganın ellerine bırakacak kadar caiz , peki ben ne yapacaktım mantıklı düşünemiyordum...

BERDELMİŞ ! Devam edecekHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin