/ 161. Bölüm /

3.9K 211 29
                                    

Selam Nasılsınız?

Azıcık ara verdim yeni geldim. Her gün her gün alıştıydınız ama imkan olmayınca ben de yazamıyorum. İnsanız ayol :D

Keyifli Okumalar! :)

Keyifli Okumalar! :)

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

°Zeynep°  

Önümüzdeki üç beş gün de aynı şekilde ilerleyince sıkılmaya başladık. Deniz, kum ve güneş bize çok iyi geliyordu ama sürekli güneşin altında yat yat da nereye kadardı. Üstelik dün fazla abartmış olmalıydım ki krem bir işe yaramamıştı ve omuzlarım çok hafif de olsa yanmıştı.

Bugün dinçliğini zirvede yaşayan diğerleri gece dışarı çıkmayı teklif etmişlerdi ama bizim bir bebeğimiz vardı. Ve bu neredeyse imkansızdı. Yağmur'un dahiyane bir fikir ortaya atması diğerlerinin de onaylaması şaşılasıydı. Teklif, bir bebek bakıcısı tutmaktı ama nasıl olacaktı? Bir yabancıya nasıl güvenirdim? Bu yüzden Kerem'le ikimiz fikre hiç sıcak bakmamıştık. Ne yapsaydık? Üstelik kızımız da bizden ayrı kalamazdı sürekli ağlardı ve ben de onu o halde bırakamazdım.

Çok isteklilerdi ben de onları nasıl kıracağımı bilmiyordum. En sonunda birlikte bir bakıcı bulmayı teklif ettiler. İçime sinen olursa akşam Derin uyurken gelecekti ve birkaç saat bakması şartıyla kabul edecektik.

Hemen her şey ayarlanmış gibi iki sokak altta bunun bir ilanını görmüştü Yağmur. Numarasını alıp geldi ve aradık. Neyse ki bakıcı 40-45 yaşlarında bir kadındı ve daha önce de çok fazla bebek bakmıştı. Bu beni biraz rahatlattı. Saat yedide gelmesi için anlaştık. Akşam yedide de geldi. Bu zaman içerisinde ben zaten Derin'i doyurmuş ve tüm ihtiyaçlarını karşılamıştım. Gün içinde de uyumasına izin vermemiştim. Amacım erkenden uyumasını sağlamaktı. Gözüm bir süre arkada kalsa da onu bakıcıya bıraktıktan sonra evden çıkabildim. Beni teselli eden tek şey Derin'in ağlamamış olmasıydı. Yavrum o sırada emziğini emip, dalgın dalgın televizyona bakıyordu. Buna karışmamıştım artık. Ağlamadan uyusun diye dua ediyordum. Tam da bu anda, Kerem'in haklı olduğuna karar verdim. Kesinlikle yavrum büyümeden çalışmamalıydım. Gerekirse hiç çalışmazdım ama bir yabancıya bebeğimi daimi olarak da emanet edemezdim. Belki orada olsa anneme koyardık ama tatildeydik elimizde o imkan da yoktu.

Kapının önünde diğerleri bizi bekliyordu. Arabayla değil yürüyerek gidecektik bu yüzden birlikteydik. Kızlar anlayışlı bir ifadeyle yüzüme baktılar.

"Canım, rahatla biraz. Gezip çok geç olmadan döneriz. Kızın da zaten güvende."

"Sırf sizi kırmamak için bu Yağmur."

"Biliyorum balım."

Yanağıma sıkıca bir öpücük kondurdu.

Berra da bana anlayışla göz kırptı. O andan itibaren ben de rahatlamaya çalıştım. Aklıma kötü bir şey getirmeyecektim. Zaten bakıcıya da numaramı vermiştim. Telefonum da son sesteyken duyardım bir şey olursa. Hem belki rahatça takılmak bana da iyi gelebilirdi.

Dengesiz [ZeyKer]Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin