Kek

288 4 0
                                    

Hoparlörde Sharon Van Etten, ve benim kesik kollarım.Evet hoparlörde.Plağım yok benim. Kaset çalarım da. Radyom da yok.Teknoloji çağında bir milenyum bebesiyim.Ölürken bile artistlik yapamadım.Kusura bakmasın kimse.İntihar mektubum yok.Sadece bir kağıt bıraktım 'hepinizin amına koymak isterdim ama vakit geldi' diye.Vaktin geldiğini nasıl anladın diye sorarsanız,anladım çünkü yaklaşık 45 dakika önce bütün ailem öldü. Artık kimsem kalmadığına göre,ceset kokusunu duyan bir komşuya bırakılmıştı bu not. 

 45 dakika önce,fazla trajik olaylar oldu.Markete gittim yoğurt almaya.Bir markete gidip geliş süresi içinde ne yaşanabilirdi? Yolda karnımın ne kadar aç olduğunu düşünürken köşeyi dönmemle açlığımın gitmesi bir oldu.Bizim apartmanın önünde polisler toplanmıştı.Olay var,tam benlik derken evden babamın kelepçelenip götürüldüğünü gördüm.Ambulansta vardı.Polis ve ambulans sesleri arasından karnımın guruldamasını duymak garipti.Biraz sonra apartmandan annemi çıkardılar.Sedyede.Yoğurdu köşe başına fırlatıp koşarak yanına gittim.Daha önce annemi pek çok kez sedyede gördüğüm olmuştu.Sinir krizleri,kalp spazmı,bayılma...Bu sefer karnından kanlar akıyordu.Elime bir kağıt tutuşturup ambulans tarafından götürüldü. Götürülürken: ''abini bul'' diye bağırdı bana.Babamın suratında garip bir ifade vardı,içinde pişmanlık,suç,acıma,zafer bulunduruyordu.Polislerin bana gidecek yerim olup olmadığını sormasıyla ağlamaya başladım.Ciğerlerim çıkıyor gibi,kalbim deşiliyor gibi,bütük sokak başımızda beni sakinleştirmeye çalışıyorlardı.Alt katımızdaki teyze, 'gel kek vereyim sana' deyince bu sefer gülmeye başladım.Kahkahalarla hemde. Bana kek verecekmiş? Etrafımdakiler Bakırköyden kaçan bir deli gibi bakıyorlardı bana.Asıl deli olan o teyze. -Kek,öyle mi? Bir kek benim ailem olabilir mi? dedim ağlamak ve gülmek arasında kalmış sesimle.Ailem gerçekten bir aile miydi,hayır.Ama parçalanmış da olsa bir ailem vardı.Beni markete yoğurt almaya gönderen bir ailem vardı.Veli toplantılarına gelmeseler de onlara kağıt götürebildiğim bir ailem vardı.Şimdi bir kek bunları karşılayabilir mi?Bu sırada bir şey hatırladım ki; annem giderken bana ''abini bul'' dedi.Ama benim abim yok ki?

Giderken yeni bir trajediyle baş başa bıraktılar beni.Komşulardan sıyrılıp köşe başına gittim.Fırlattığım yoğurdu alıp karnımı doyurmasını bekleyerek ellerimle yedim.Elimde bir yoğurt,iki lira,ve fazla samimiyetsizlik içeren komşular vardı. Bakalım hayatım daha ne kadar boka batacaktı.

Low StoriesHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin