ÇAKABEY'den
1 gün oldu ve ben onu hala bulamadım çıldırıcağım masadaki bütün eşyaları fırlatığımda saçlarımı çekmeye başladım onu bulamadığım her saniye parçalanıyor korumalardan biri içeri girdiğinde " konuş " diye bağırdım " Abi adamın binlerce yeri var hangi birine bakalım " dediğinde dahada sinirlenmiştim " Hepsine bakın gerekirse yakın hepsini yeterki Alpikeyi bulu bana güvendiğimiz herkese haber salın " dediğimde koruma başını sallayıp çıktı bende mekanlarından irini basmaya gideceğim tam hazırlanıp çıkacağım sırada kapı hayvanca çılınca odaya giren kişiye baktığımda sinirlerim zıplamıştı .
Dağhandı Alpikenin abisi küçükken Alpike ne yaşadıysa herkesden nefret ediyordu nedenini bilen yok kadın labirent gibi çözebilen yok yada çıkışa ulaşan yok çünkü bu onun oyunu çıkartmak istediğini çıkartır sokmak istediğini sokar o Alpike Yıldırım onun ne zaman , nereden çıkacağı belli olmaz ama onda fark ettiğim bir özellik var sanki başına gelecek iyi ve kötü olayları aslında biliyor olması ama bunlara önlem almaması çünkü sanki herşey oyunun parçası gibi zamanlaması felan herşey onun istediği gibi gidiyor ben bunları düşünürken dağhan beni silkeleyip .
" SEN BENİ DİNLİYORMUSUN ALPİKE NERDE ONU KİM KAÇIRDI " diye bağırdığında ona " SENİ İLGİLENDİRMEZ DUYDUNMU BENİ ŞİMDİ SİKTİR GİT " dediğimde onun silah çıkaracağını anladığımda bende çıkardım aynı anda birbirlerimizin kafasını nişan almıştık ona " Alpikeyi düşünüyosan ondan uzak dur " dediğimde biraz daha sinirli bir şekilde baktıktan sonra gitti bende hemen silahlarımı belime yerleştirip çıktım .
Evden çıktıktan sonra hemen arabaya atladım arabalarla ilk bir evi var gözden uzaklarda ona bakmak için yolla çıktım arabada'da son durumları takip ediyordum korumalarım şimdiye kadar 20 mekan basmışlar ama sonuç 0 olduktan sonra ne işe yarar sinirle sürmeye devam ettim eve geldiğimde hışımla arbadan indim kapıdaki korumalara aynı anda sıktım yere yığıldıklarında korumalarım kapıyı kırmışlar bile içeri girdiğimde boştu " HERYERE İYİCE BAKIN" diye bağırdım korumalar dağılırken bende mutfağa girdim bir kadın masanın altına sinmiş beni görünce gözleri korkuyla açıldı kadına bakınca içimden gülme hissi geldi ama dışıma yansıtmadım kadın ufacık minik birşeydi kadın dediğime bakmayın 19 yaşında kız bu kıza " sana zara vermeyeceğim ama bana sana sorduğum soruları cevaplayacaksın tamammı ? " .
Kız korkuyla başını salladı kızın elini tutuğum gibi kaldırdım ben önden yürümeye başladım kız arkamda geliyodu ona koltuğa oturmasını söyledim bende tam karşısına sandalye çektim "Başlıyalım , patronun en son ne zaman bu eve uğradı " kız gözlerini kaçırarak " Patronum beni öldürür söyleyemem " dediğinde sinirleniyordum söz konusu Alpikenin hayatıydı kimseyi tanımam kızın saçlarından tutuğum gibi kaldırdım ve duvara fırlattım kız kafasını tutarken bir hışımla boğazını sıkmaya başladım gözüm dönmüştü "Bir daha sorduğum sorulara cevap vereceksin tamammı ? " dedim dişlerimin arasından kız kafasını salladığında ellimi boğazından çektiğim an yere düştü kız kesik kesik nefes alırken bende eski yerime geçti oda karşıma geçti " Şimdi anlat " dedim sakin bir şekilde .
Kız konuşmaya başladı korkuyla " Patronum dün akşam eve gelmişti ama tek başına değil korumalar omzundan vurulmuş yaralı bir kız getirdi patronum hemen paralı doktorlarından birini buraya çağırdı ve kızı ameliyata soktu kızın ameliyatı bittiği an korumalar onu patronun emriyle bir yere götürdüler patron yorgun olduğu için odasına çıktı ve benden kahve istedi ben kahvesini yapıp merdivenlerin başına geldiğimde patronun sesi geliyordu bende dinlemeye başladım " Onu dediğim dağ evine götürün " dedi ve konuşma bitti bende hemen yukarı çıkıp kahvesini götürdüm kahveyi masaya koyarken siyah bir dosya vardı üstünde beyaz ince bir kağıtta ALPİKE YILDIRIM yazıyordu kırmızıyla ben hemen çıktım sabah kalktığımda patron yoktu ve şaşırdığım ise sadece 2 tane koruma vardı bildiklerim bu kadar yemin ediyorum" dedi endişeyle ben birşey demeden çıktım arabay bindiğim an gazı kökledim ve aynı anda korumalardan birini arayarak " Adamımız Aybars SOYLU bu adamın dağ evini arıyoruz eğer bulamazssan olacaklardan ben sorumlu değilim " dedim ve yüzüne kapatım direkt arabayı LUX'e sürmeye başladım bir kaç kadeh kırmam lazım geldiğimde arabanın anahtarını valeye fırlattım ve içeri geçtim içerde Alpikenin dizaynı vardı pole dans yapan kızlar ve ortada boş bir piano vardı orayı genel olarak bar boş olduğu zaman piano çalmak için kullanıyor ben bunları düşünürken barmen çocuk "Abi ne içersin " dediğinde "Bombay Sapphire" dedim önüme küçük bardakta koymuş yanınada şişeyi ,şişeyi alıp dikledim 2. şişeyi diklerken telefonum çaldı hemen açtım " Abi bulduk konumu mesajla atıyorum" dediği an kapatım LUX 'den hemen çıktım güvendiğimiz iş adamlarına konumu attım.
Arkamda sekiz arabyla yola çıktım ben gazı köklerken korumalarımda son hız gidiyordu iş adamlarıda attığım konuma korumalarını yollamışlar sonda dağ evine geldiğimde evin hiç bir yerinde koruma yoktu bir hışımla eski tahta kapıyı kırdım içerde mobilya bile yoktu eğer bana yanlış bir adres verdiyse o kuruma onu 15 parçaya böleceğim "ARAYIN" diye bağırdım korumalar dağılırken bende bakamya başladım ama odalar boştu aşşağıdan bir koruma "ABİ BURDA BİR ŞEY VAR " diyince hemen oraya indim soğuk bir depoydu ortada çelik tabut gibi zincirlerle kitlenmiş bir şey vardı hemen "KIRIN " dedim korumalar kırmaya çalışırken artık saçlarımı çekiyordum korumalar kilidi kırdığı an yanlarına gidip gri çelik kapağı açtığımda buzlar ve ölü gibi yatan bir Alpike vardı .
ŞİMDİ OKUDUĞUN
SINIR
ChickLitNE karanlık NE aydınlık Labirenti Yöneten O Seçilen Değil Seçen O Bu OYUNU Başlatan onlar BİTİREN O Olacak ...