Bütün Sanal Reel Olmuş

Terbiyesizler

Yazardan...

3 Ayın sonunda birçok ülkeyi gezmişlerdi. Herkesin kendine ait hiç utumayacağı anıları artmıştı. Merveyle Ulaş bu süreçte çok yakın olmuşlardı. Başlarda Ulaş Merveyi arkadaş olarak görüyordu ve bunu Merve'ye söyleyince, Merve hayal kırıklığına uğramıştı hatta bir süre Ulaş'a konuşmamıştı. Ulaş bunu fark edince onunla konuştu;

Ulaş "Merve neyin var? Neden bana karşı bu kadar soğuksun. Ben... seni özledim" Merve kafasını kaldırıp dolu gözlerle ona baktı "Sadece... sizi kaybetmekten korkuyorum" Yalan uydurmak zorundayıdı. Ulaş, Mervenin ona hissettiklerini hissetmiyor olabilirdi. "Merve... Biz her zaman yanındayız. Bunları düşünme anı yaşa. Seni seviyoruz. Önemli olan da bu değil mi?" Ulaş ayağa kalkıp Merveyi kolundan çekiştirdi ve onu güneşin doğuşunu izlemek için karavandan aşağı indirdi. İkisi bir kayanın üstüne oturup doğuşu izlediler. Daha doğrusu... birbirlerini izlediler. O bakışların altında arkadaşlık yoktu. Aşk vardı. Mervenin ona neden soğuk davrandığını Ulaş o gün anladı. Ve dediğinden pişman oldu. Çünkü o da sanmıştı ki Merve onu sadece arkadaşı olarak gördüğünü. Ama birşey demedi. Sadece onun o mükkemmel yüzünü aklına kazıdı. Unutmayacak bir şekilde...

Kızlar okulun ilk günü için erken yattılar... Yani öyle sanıyorum. Nur hiç birini uyutmamıştı. Yatakta dönüp duruyordu ve uyuyamadığını fark edince odasından çıkıp diğer kızları uyandırmadan aşağı indi. Televizyonu açtığı anda bütün evi büyük bir gürültü sardı. Salak unutmuştu hoparlörleri devre dışı bırakmayı. Gaye bir anda yataktan düşüp "NOLUYOR LAN?!" diye anırdı. Ve bebekler gibi uyuyan Tuanayı uyandırdı. Tuana uykulu sesiyle "Sizin ananızı..." biraz daha yerle bakıştıktan sonra "Sikeyim" dedi ve kapıyı sert bir şekilde açıp koridorda yürümeye başladı. Kapının sesinden Doğa rüyasında gördüğü kolayı içemeden uyandı. "Beni uyandıranı fena becereceyim!" Diye bağırdı ve böylece Nehirle Merve uyandı. İkiside kapılarını açıp esnedi ve koridora çıktı. Tuğçe de uyanıp "Yangın mı var amına koyayım !" Dedi ve kızların yanına gitti. Damlada arkadan gelip "He yangın var da burada dikilip göbek atıyorduk" Tuğçe yüzünde şaşkın bir ifadeyle "NE YANGIN VAR VE SİZ BENİ UYANDIRMADINIZ MI?" kimse Tuğçeyi takmayıp hala uyanmaya çalışıyorlardı. Senem gelip "Ne bu gürültü gece gece amlarına kereviz soktuklarım? " Havva elinde sopayla yanlarına koşarak gelip "Noluyor? İyi misiniz? Sikilen yok ya?!" Hepsi mal mısın bakışı atıp ne olduğunu kavramaya çalıştı "TELEFONUM TUVALETE DÜŞTÜ AMIK YA" Dedi Yeşim saçı dağınık bir şekilde. Sude "Lan sen kaç saattir sıçıyon tuvalette ?" Yeşim sanane deyip geçiştirdi. Deniz elinde bıçakla aralarýna katıldı. "Kormşyın benş geldşim" dedi uykulu sesiyle mal. Merve birşey fark etmiş olacak ki "Şevval nerede? Normalde en hafif uykusu olan o" Hepsi kafa sallayıp Şevvalin odasına gitti. Bu sırada Şevval uykusunda "Merve... Hızlan. Evet Imm" diyordu. Kızlar fark etmiş olacak ki güldü. Merve ise 'Ne gülüyonuz' dermiş gibi bakıp Şevvalı uyandırdı. "Noluyor?" Dedi uykulu sesiyle Şevval. Hasan kapının arkasından kızlara seslenip "Aşağıdan sesler geliyor" bunu duyunca kızlar korkmaya başlamıştı. Merve "Nur nerede?" Doğa "Eğer bizi uyandıran Nursa onu Egeye siktirtirim" Hepsi koşar adımlarla aşağı indi. Ve koltukta uyuyan Nuru görür görmez sabah ebesinin sikileceğini akıllarına kazımışlardı. Nur dikkatli ol!

Şevval'in Gözünden...

Dün akşam hiç birimiz uyuyamamıştık. Nur sağolsun... Sabah hepimiz kalkıp zorda olsa giyindik ve kahvaltı için aşağıya indik. Nur'un kahve yaptığını görünce Deniz yavaş adımlarla Nur'a yaklaştı. Belinden onu çekip bize doğru çevirdikten sonra ona ölümcül bakışlar atıyorduk. "Ne var?" Yeşim "Senin üzerinde nasıl sikme fantezileri uygulayabiliriz onu düşünüyorduk" Nur 'manyak mısınız' bakışı attı ve masaya oturdu. "Kızım dün akşam ne bok yaptığını biliyor musun?" Dediğimde kafasını olumsuz anlamda salladı. Tuana "Rüyamda Hasan ile sevişiyordum ben amk! Senin sayende yarıda kaldı. Ve biliyorsun ben yarım kalmış şeyleri sevmem" Hasan atılıp "Gerçektede yapıyoruz bebeğim hatta okuldan döndükten sonra devam edebiliriz" dedi ve Tuanaya göz kırptı. Tuana göz devirip mutfaktan çıktı. Doğa "Nur dün ben rüyamda tam elime kolamı aldım, kafama dikeceğim seslerden uyandım. Bunun bir bedeli var biliyorsun" Nur hala anlamayan bakışlarla bize bakmaya devam ederken Merve "Ya bak şimdi sen televizyonu açınca galiba hoparlörleri devre dışı bırakmayı unutmuşsun bir an evde ses yankılanmış sonra sen kapatmışsın ama Gaye'yi çoktan uyandırmışsın bu salakta Noluyor diye bağırdı sonra Tuana felan bunla uyandı. Yani anlayacağın sayende gece uyuyamadık ve sen uykunun bizim için ne kadar önemli olduğunu biliyorsun" Nur korkar bakışlarla bize bakmaya başlamıştı. Damla "Nur bence kahvaltını hızla et ve bizden önce okulda ol yoksa sonu kötü olabilir kankacım" Nur hızla tıkınıp masadan kalktı ve evden çıktı.