Umutsuz

Kıskançlık + devam bölümü +

"Bu ne güzellik :))"

1 yeni mesaj. Hem de Mert'ten! Ne yazsam ki?

'Yaa, teşekür ederiim 😊 Asıl senden bu ne hız? Daha profil resmimi değiştirir değiştirmez farketmeni beklemezdim :D'

Hımm. Göndersem mi bu mesajı? Ayy böyle de 'sen beni mi takip ediyosun' der gibi mi oldu ki daha bir iki haftadır tanıdığım çocuğa? Çocuk 'niye ki ne ima ediyosun' dese haklı valla... of! Kararsızlık ne kötü şey.

Amaan ya! Ne sanki, şakayla bir gönderme olduğu belli işte. Çocuk sanki beni mi stalklayacak. Ve bastım gönderme tuşuna.

Cevabın gelmesi uzun sürmedi.

"Bizim grup medyasına bakacaktım da oraya girince çarptı gözüme hehe 😅 Ee nereye gittin bakalım böyle?"

"Anladım... Babamın arkadaşlarından biri evleniyor ya onun düğününe geldik. Göbek atan teyzeler arasında kaldım resmen yardım et! 😂"

"Hahaha e bulmuşun fırsatı döktür sen de 😂 Yanındaki arkadaşın eğlenceli biri değil herhalde, sıkılmış görünüyorsun kurtarılmak istediğine göre? :)"

'Sıkıcı biri mi' mi? Nerden çıkardı ki şimdi bunu yaa niye durup dururken laf attı kuzenime?

"Yok canım! O olmasa nasıl atlatırdım bu akşamı bilmiyorum iyi ki var 😂" yazıp gönderdim.

Bir mesaj yazdı, ama yazdığını geri sildi. Bir kere daha yazıp göndermekten vazgeçti. Online halde bekledim karar verip yazacak diye ama, cık. Çevrimdışı oldu.

'Hıh, işi çıktı heralde' diye düşünüp telefonumu çantama kaldırıyordum geri ki mesaj geldi.

"Hımm.. Size iyi eğlenceler o zaman. :')"

Hem nokta hem gülücük? Trip mi atıyor gülümsüyor mu? Gerçi ne yazdım ki trip atsın. Yanlışlıkla koymuştur belki noktayı.

"Teşekkürler :)" diyerek konuşmayı bitirdim ve kuzenimle konuşmaya döndüm. Başka da bir şey yazmadı 😶. Genelde uzatacak bir şeyler bulurdu konuşmayı ama...

Ona döndüğümde kuzenimin elinde minik bir anahtarlık vardı ve en bilinen markada vodka şişelerinden birinin şeklindeydi. Tabii bunu "YANINDA ALKOL MÜ TAŞIYORSUN SEEN!?!" diye bağırmadan önce fark etmedim.

Sonra ne kadar tatlı bir anahtarlık olduğunu görünce kamerayı anahtarlık olduğunun anlaşılmayacağı kadar yaklaştırarak Snapchat'e resmini atıp "minik şişelerle minik kaçamaklar 😄🍸🔑" yazarak paylaştım.

~~

Gece, düğünde son ses açılmış müziğin başımı ne kadar ağrıttığını bir o kadar da yorgunlukla anladığımda eve yeni gelmiştik ve saat 1'i çeyrek geçiyordu.

Sabah 7de dersanem için uyanmam gerektiğini farkedince saçlarımı bile yıkamadan yatağa kendimi zor atabildim. Bacaklarımı da gerektiğinden fazla hissetmeme sebep olan şu zonklamalar olmasa uyuyabileceğim ama... Lanet olsun topuklu ayakkabılar!

~~~

Sabah olduğunda ALARM ÇALIYOO! diye bağırarak yataktan fırladım ve telefona koştum. Ama öyle hızlı kalktım ki panikleyince yataktan, başım döndü ve kendimi geri yatağa serilmiş buldum.

Bir kaç dakika sonra sanırım tansiyonum düzeldi ki kendime gelebildim.

Kalkıp dişlerimi fırçaladım, saçlarımı tarayıp giyinmeye başladım. Kahvaltı yapmayı sevmediğim için daha da erken kalkmama gerek kalmıyordu.

Dersaneye her zaman gittiğimden biraz daha geç varınca dersin başlamasını beklerken koridordaki oturaklarda sohbet eden okul grubumdan kocaman bir "Ooooo" sesi yükseldi.