Evcilik Oyunu (#Wattys2016)

Müzik Kulübü

Multi: EGE!

******
UYGAR
Evet onu öptüm ve artık içim çok rahat. Evet kız arkadaşım olabilir ama ben onun Doruğu öpmesini istemdim ve o bunun güzel olduğunu söyledi. Benimkinin güzel olması lazım. Beni öpmesi gerekirdi. Ona bendan vaikasının bakmasını,dokunmasını istemiyordum. Evet buna hakkım yok biliyorum. Evet sevgilim var biliyorum. İç ses söylemeden söyliyim dedim.

Ama bilmiyorum değişik hissediyorum ayrıca yanı da yattı. Tamamen deliksiz uyuyabildim. Tüm gün hiç uyanmadam. Annemden sonra hep arada uyanırdım ama ilk defa bu dün olmadı. Onu ondan hoşlandığım için değil Doruğu öpüp beni öpmediği için öptüm.

Hepimiz bizim kafeye gidip kahvaltı ettik. Ordan da okuşa geçtik. Sınav haftası başlamadan önceki son haftaydı ve bu aralar konservatuarda çok zaman geçiriyorduk. Ben orda olunca Arya'yı tercih edenler hariç benimle orada oluyolardı. Ki bu konuştukları konuya göre değişiyordu.

Onunla hiç normal sohbet etmemiştim. Ve bütün arkadaşlarım onunla konuşmaktan çok memnundular. Uzaktan onlara baktığımda hep mutlu görünüyorlardı. Bense hep atışıyodum onunla. Hep onun istemi dışında şeyler yapıyodum. Bunu hiç farketmemiştim.

"Aşkım daldın yine ama dinlemiyosun beni"
"Tamam İpek siyah deri olanları al" sanırım en son ayakkabı anlatıyordu.
"Senin deri sevmediğini samıyordum"
"Değişiklik olsun" dedim. Sanırım hala ayakkabı anlatıyordu. Okula girdiğimizde etrafa baktım. Arya hala gelmemişti. Hava yağıcak gibiydi. Bu yüzden zaman kaynetmeden içeri girdik ama neden bu kadar geç kaldığını düşünmeden edemedim.

ARYA
Kuaförden sonra canım okula gitmek istemedi. Ben de eve gittim. Evde de ne yapıcamı bilmiyordum açıkçası.

"Wow! Çok güzel olmuşsun"
"Teşekkür ederim" dedim. Yine ben olmuştum. Ve bu beni mutlu ediyodu.
"Neden okulda değilsin bu saatte?"
"Sen neden okulda değilsin?" Diye sordum ben de ona. Güldü. "Laf sokmayı çok seviyo olmalısın"
"Biraz öyle" dedim ve gülümsedim. Tam odaya giricekken kolumu tuttu. "Bu gün işin yoksa benle gelsene"
"Nereye?" Diye sordum. "Çok seveceğin bi yere. Sadece gelirsen öğrenirsin" dedi ve piç smile yaptı. Göz devirdim. Yapıcak bi işim yoktu ve sanırım gidebilirdim. Ayrıca merak da etmiştim.
"Peki üstümü değiştirip geliyorum" dedim. "5 dakikan var" dedi ve aşağı indi.

Hemen odaya girip kot ve uzu kollu v yaka pembe bi tişört giydim. Altıma da yüksek deri botlarımı giyip saçımı tepeden topladım ve siyah ceketimi alıp pdadan çıktım. Evet çanta almadım. Evet telefon cebimde. İç ses söylemeden söyliyim dedim. Aşağı Ege'nin yanına indiğimde beni süzdü ve hoşuna gitmişçesine gülümsedi.

Baba kaskı attı ve motora bindi. O sırada telefonum titredi

Mert: Kızım nerdesin ya bu deli arkadaşınla başım dertte.
Ben: Kusura bakma mertcik ama bu gün onunla kemdim baş etmek zorundasın ✌🏼
Mert: Niye lan yapma!!
Ben: Bu gün Egeyleyim hadi öptüm :*

"Arya hadi"
"Geldim" diyip hemen Ege'nin yanına gidip motora gindim. Yaklaşık 25-30 dakika sonra Ege beni müzik kulübü gibi bi yere getirdi.
İçeriye girdiğimde gözlerime inanamadım. Ağzım resmen o şeklini almıştı. Burası İngilteredeki yere çok benziyordu. Ege'ye baktığımda memnun olmuşçasına gülümsüyordu.