Medya : Simay
Sabah kızları da uyandırıp kahvaltıyı hazırlamak için mutfağa doğru indik. Birlikte ilk kahvaltımız olacaktı. Daha önce de arkadaşlarımla kahvaltı etmiştim ama bu sefer ki daha farklıydı.
Dün gece olanları hatırladıkça sırıtıyordum."Simay neye eşşek gibi sırıtıyon" diye soran Nur'a anlatamazdım. Çünkü Zülal de buradaydı
"Ne sırıtması ya " deyip güldüm. Sonrasında erkekler de yavaştan uyanmaya başlamıştı. Ege ve Can yanımıza geldi ama Doruk yoktu.
"Ee Doruk nerde uyanmadı mı" diye sorduğumda Can'ın suratı biraz düşmüştü. Biraz kıskanç olduğundan yanında çok fazla erkek hakkında konuşmazdık. Zaten benim onlardan başka tanıdığım erkek yoktu. (Doruk hariç)
"Uyuyodu" deyip gözlerini Nur'a çevirdi.
"Zülal gidip kaldırsana kahvaltıya başlayalım" dedim
"Valla hiç onu uyandırmak gibi bi hata yapamam sen uyandır"
"Ben mi uyandırıyım" faltaşı gibi açılan gözlerimi Zülal'e doğrulttuktan sonra merdivenlerden çıkıp Doruk'un odasına gitmeye başladım. Heyecandan ellerim ayaklarım tir tir titriyordu.
Odaya girdiğimde saçları dağılmış bir şekilde uyuyordu. O kadar tatlı duruyordu ki uyandırmaya kıyamamıştım aslında. Bana ne oluyor böyle gerçekten anlayamıyorum.
Yanına yaklaşıp yatağın ucuna oturdum. Biraz yüzünü incelemeye başladığımda daha da fazla etkilendiğimi hissettim.
"Doruk...Doruk...Doruukk...hadi uyan kahvaltı yapıcaz...Doruk...Doruk hadii!" kolunu dürtüp onu uyandırmaya çalışıyordum. Ama uyanmıyordu.
"Of aman be sana uyanınca tekrar kahvaltı hazırlarım. Hayvan gibi yat sen" dedim ve tam yataktan kalkarken kolumdan tutup beni yatağa oturttu.
"Dur şurda deli etme adamı!" deyip başını bacaklarımın üstüne yasladı ve belimden sarıldı.
"Ya kalksana!" dedim hava zaten sıcaktı bide şimdi iyice ellerim sıcacık olmuştu. Napıyor bu çocuk bana? Gerçekten başkası yapmış olsa ıslak odunla öldüresiye döverdim.
"Ya uyuyalım işte kızım" uykulu uykulu konuşmaya çalışırken çok tatlı duruyordu. Aslında onunla bu şekilde tüm gün durabilirdim. Ama biraz daha gecikirsek başka şeyler düşünebilirlerdi.
"Ya Doruk kalkar mısın artık" dedim
"Of of tamam lan tamam" dedi ve kalktı.
Odadan çıkarken kulağıma eğildi
"Dün gece ki gibi bidaha ne zaman düşersin" deyip güldüğünde utanmıştım
"Doruk!" dediğimde 'tamam' deyip geçiştirmişti.
*
Kahvaltımızı ettikten sonra ne yapacağımız hakkında konuşmaya başlamıştık
"Sahile mi gitsek?" dedi Beste
"Sence ben seni bikiniyle o denize sokar mıyım? Sokmayı geç sen o bikiniyle o sahile girebilirmisin?" bizim öküz Ege kıza rahat vermeyeceğe benziyordu.
"Evet" deyip gülünce herkes Beste'nin dediğine güldü. Ege daha bişey diyemeden ben atladım
"Herkes bikiniyle giriyo ne büyütüyosunuz anlamıyorum ki " deyip kızlara göz kırptım
"Ha sende giriceksin yani?" diyen Doruk kıskanmışa benziyordu ama niye kıskansın dimi
"E tabi neyle gircem atlet don mu ?" deyip güldüm